Neden yoruluyoruz?

Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Uzm.Dr. Mustafa Torun, mevsim normallerinin üzerinde seyreden sıcak havalarla birlikte halk arasında yaygınlaşan yorgunluk sendromunu değerlendirdi


  • Oluşturulma Tarihi : 06.05.2017 09:00
  • Güncelleme Tarihi : 06.05.2017 09:00
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Neden yoruluyoruz?

EMİRCAN IŞILDAK  ÖZEL HABER

Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Uzm.Dr. Mustafa Torun, halk arasında bahar aylarıyla birlikte artış gösteren kronik yorgunluk hastalığını özetledi. Yorgunluk sendromunun özellikle sıcak havaların gelmesiyle birlikte artış gösteren bir rahatsızlık olduğunu dile getiren Uzm.Dr. Torun, düzenli uykunun altını çizdi. Yorgunluğa sebep olan nedenleri de sıralayan Torun, fiziksel aktivitenin rahatsızlığın tedavisindeki önemine değindi.

“CİDDİYE ALINMASI GEREKİR”

Torun, yorgunluğun ve kronik yorgunluğun tanımlarını yaptı. Yorgunluğun gündelik hayatı olumsuz etkileyen bir rahatsızlık olduğunu söyleyen Torun, “Yorgunluğun tanımını yapacak olursak, hastalığın çeşitli tanımlamaları olmasına rağmen basitçe güçsüzlük, dermansızlık, keyifsizlik, yoğunlaşamama halleri ile kendini gösteren durum diyebiliriz. Kronik yorgunluk ise çok daha uzun sürer ve ciddiye alınması gereken bir rahatsızlıktır. Kronik yorgunluk 6 aydan uzun süren yorgunluk durumudur. Genellikle de ruhsal nedenlere bağlı olarak kendisini gösterir. Yorgunluğun çok az kısmı ise kronik yorgunluk sendromu dediğimiz tablodur. Bu tablonun nedeni ise bilinmemektedir” dedi. Torun, hastalığın ciddiye alınması gerektiğine vurgu yaptı.

HASTALIĞIN NEDENLERİ

Hastalığın nedenlerini de sıralayan Torun, “Yorgunluk hastalığının birçok nedeni bulunmaktadır. Bunların en başında ise uyku bozukluğu gelir. Uyku bozukluğu ve düzensizliği yorgunluğa neden olur. Yorgunluğun en önemli nedenlerinden de biridir. Eğer yaptığınız işten dolayı veya ruhsal sorununuzdan dolayı uyumakta zorluk çekiyorsanız ya da geceleri uykudan uyanıyorsanız, bunun nedenlerini saptayıp, sorunu çözüp, düzenli uyumaya geçerseniz yorgunluğunuzda belirgin bir azalma olur. Bunun yanı sıra tiroit bezi hastalıkları da rahatsızlığı tetikleyen başlıca sebeplerden birisidir. Özellikle tiroit bezinin az çalışması yorgunluk belirtisidir. Tiroit testleri ile tanıya varıp ilgili uzmana başvurarak sorunu gidermek gerekir. Tiroit bezinin yetersiz çalışması durumuna hipotiroidizim olur. Üşüme, kilo alma, saçlarda matlık ve kırılma, unutkanlık, deride kuruma önemli belirtileridir. Kansızlık da yorgunluğa neden olabilir. Renginiz soluk, nefes daralması, nefes sıkışması, çarpıntı gibi durumlar varsa kansızlık akla gelmelidir. Kan testleri yaptırarak bu durumu saptamak gerekir. Demir eksikliğine bağlı kansızlık saptanırsa, nedenlerini saptayarak demir takviyesi ve demirden zengin diyetle bu durumu düzeltebiliriz. Unutmamamız gereken nokta kansızlığın nedenini mutlaka araştırarak nedene yönelik tedavi yapmaktır” dedi.

ALKOL VE DEPRESYON UYARISI

“Bunların yanı sıra düzenli alkol alımı yorgunluğu arttırır. Alkol kesildiği takdirde yorgunluk seviyesinde azalma görülürse hastalığın nedeni olarak tanılanmış olur. Ayrıca yorgunluğun en büyük sebeplerinden biri de depresyondur. Bir konuya yoğunlaşamama, dikkat eksikliği, keyifsizlik, mutsuzluk, sabahları çok erken kalkma önemli bulgularıdır. İlgili uzmana (Psikiyatrist) giderek tedavi olunmalıdır. Verilecek antidepresifleri önerilen doz ve sürede kullanmak gerekir.” diyerek alkol tüketimi ve depresyonun da hastalığın sebepleri arasında yer aldığını söyleyen Torun, konuşmasına şu şekilde devam etti: “Yorgunlukların büyük çoğunluğu ruhsal olup geriye kalanı organik nedenli olabilir. Bazı enfeksiyon hastalıkları (Viral Hepatitler, İdrar Yolu Enfeksiyonları, Nezle, Grip, Brusellozis, Tüberküloz), kanserler, akciğer, karaciğer, böbrek ve kas iskelet sistemi hastalıkları ile kalp hastalıklarını unutmamak gerekir. Organik nedenli değilse fiziksel aktivite, düzenli uyku, sağlıklı beslenme ve stresten uzak yaşam önemli noktalardır.”

Haber Merkezi