Niteliksiz bir durum

Üniversiteye hazırlanan öğrenciler okullarını bırakıp, temel liselere geçiyor. Okulların öğrenci kaybettiği bu durumu Eğitim ve Rehberlik Danışmanı Cansu Toptaş değerlendirdi


  • Oluşturulma Tarihi : 23.01.2016 08:21
  • Güncelleme Tarihi : 23.01.2016 08:21
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Niteliksiz bir durum

EMİRCAN IŞILDAK

Ortaöğretimlerde öğrencilerin sınav kaygısı ile kayıtlı okullarından ayrılıp, yalnızca sınavlara yönelik eğitim veren temel liselere ve özel eğitim kurumlarına geçişi, okullarda sıraların boşalmasına neden oldu.

En gözde liselerin bile öğrenci kayıpları ciddi boyutlara ulaştı. Eğitimde yaşanan bu durumu, Eğitim ve Rehberlik Danışmanı Cansu Toptaş yorumladı.

“AİLELERE EKSTRA MALİYET”

Toptaş, ailelerin sınav heyecanıyla özel kurumlara başvurduklarını ifade etti. Temel liselerin de normal okullar gibi imkan sunabildiğini ifade eden Toptaş, “Sınav sistemimiz öğrenci ve velilerimizi paniğe sevk etti. İnsanlar sınava hazırlanacak kurs bulamama telaşı yaşadı. Bakıldığı zaman temel liseler, öğrencilerin hem sınava hazırlanabilecekleri hem de rahat edecekleri birer kurum haline geldi. Bu okullar hem normal statüde eğitim verip diploma imkanı sunuyor, hem de kolej havasında bir ortam vadediyor. Ancak burada altını çizmemiz gereken bir nokta da okulların maliyetleri olacaktır. Çünkü hem veliler hem de öğrenciler, yaşadıkları sınav telaşıyla ironik rakamlar vererek bu okullara kayıt yaptırıyorlar. Bu da aileler için ekstra bir maliyet, ilave bir külfet demektir. Göz ardı edilmemesi gerekir” dedi.

“TEOG NEDEN YAPILIYOR?”

Öğrencilerin temel eğitimden ortaöğretime geçerken, kaliteli ve gözde okullara girmek için mücadele verdiklerini söyleyen Toptaş, “Bizler bu çocuklarımızı, anadolu liselerine, fen liselerine girebilsinler diye çalıştırıyoruz. Çocuklar bunca sınav stresini bu yüzden çekiyorlar. Sadece gözde okullara girebilmek için birbirleriyle yarışıyorlar. Hatta bu sınav sürecinde de maalesef istemediğimiz tablolarla karşılaşıyoruz. Son günlerde TEOG Sınavı için intihar eden öğrenciler oldu. Böyle bir durumdan sonra da girdikleri liseleri terk ediyorlar. Bu kez de üniversite sınavları için okullarını bırakıp, başka yerlere gidiyorlar. O zaman biz bu çocukları neden liseler için çalıştırıyoruz. Uğruna emek verdikleri okulları, sınav için zaten onlara yeterli gelmiyor. Bu tam anlamıyla niteliksiz bir durumdur. Sınavın gerekliliğini sorgulatır” yorumunu yaptı.

“OKUSUN DA BÜYÜSÜNLER”

Toptaş, eğitim sisteminin daha sağlıklı işlemesi için temelinden iyileştirmeler yapılması gerektiğini belirterek, “Bizler eğitim sistemimiz için sürekli iyi sistemler bakıyoruz. En iyi olanı ülkemize getirmeye çalışıyoruz fakat maalesef ki temelimize oturtamıyoruz. Olaya temelden bakılması gerekiyor. Başka sistemlerle sağlıklı bir eğitim sistemi işletemiyoruz. Sistemsiz olduğumuz için, bir puzzle parçası gibi getirip bu eğitim düzenlerini ülkemize devşiremiyoruz. Daha çok sorunu büyütmüş oluyoruz” ifadelerini kullandı. Toptaş ayrıca çocukların yalnızca sınav için ders çalıştıklarını söyleyerek, “Öğrencilerimiz sadece sınavdan geçebilmek için ders çalışıyor, emek sarf ediyor. Kendini geliştirmiyor, inisiyatif almaktan kaçınıyor. Burada resmen bir çıkar ilişkisi oluşmuş durumda. Bunun önüne geçilmeli. Çocuklarımız için her zaman ‘Uyusun da büyüsün’ klişesini kullanırız. Aslında ‘Okusun da büyüsün’ dememiz lazım. Eğitim bir ülkenin can damarıdır. İhmal edilmemeli” dedi.

Haber Merkezi