Sayfa Yükleniyor...
Yüz yüze sınavların iptal edilmesi için sosyal medyadan Bakan Selçuk’a seslenen lise öğrencileri, “Girip çıktıktan sonra mı iptal olacak bu sınavlar?” diye sordular. Veliler ve eğitimciler ise kaygılı
SULTAN GÜMÜŞ / ÖZEL HABER
Lise öğrencileri, şu an için bir gün ertelenen ancak 2 Mart’tan sonra yapılması beklenen yüz yüze sınavların iptal edilmesi için sosyal medyada başlattıkları kampanyayı sürdürüyorlar. Birinci dönem yapılamayan sınavlar herhangi bir erteleme yapılmazsa, iki hafta içinde yüz yüze tamamlanacak. Öğrenciler, 1 Kasım 2020 tarihine kadar işlenen konulardan sorumlu olacak. İkinci dönemin birinci sınavları da 16 Nisan 2021 tarihine kadar tamamlanacak şekilde planlanacak. Tüm bu sınavlar yüz yüze yapılacak. Fakat öğrenciler uzaktan eğitimin sınavının yüz yüze yapılmasına tepki gösteriyorlar. #TurkishStudentsLivesMatte #Sinavyerineproje #neyapacağız hastagleriyle milyonlarca tweet atılırken, öte yandan veliler ve eğitimciler de kaygılarını, korkularını dile getirdi, sınavın ertelenmesinden ziyade tamamen iptal edilmesini talep etti.
ÖĞRENCİLER #NEYAPACAĞIZ DİYOR!
Öğrencilerin attıkları tweetlerden bazıları şu şekilde: “Kendi ağızları ile vakaların arttığını, öğretmenlere aşıların daha yapılmadığını söyleyip aynı zamanda da üç gün sonra sınavların yapılacağını söylüyorlar”, “Milyonlarca öğrencinin gireceği toplu alanda yapılan sınavları iptal etmeyerek mutasyonlu virüsleri nasıl dikkate almamızı bekliyorsunuz acaba?”, “Aşının süresi 6 hafta ama öğretmenlerin çoğu aşı olmamış. Olanlar da geçen gün oldu. Hayatımız bu kadar ucuz olmamalı”, “Hiçbir şey canımızdan değerli değil”, “Ailemden herhangi biri bu sınavlar yüzünden ölürse 100 almanın ne anlamı var?”, “Sınav kararı sınavların olduğu haftadan sonra alınacakmış”, “Zaten pazartesi sınavlar başlıyor. Daha hala ‘Kabinede pazartesi konuşacağız’ diyorsunuz”, “Girip çıktıktan sonra mı iptal olacak bu sınavlar?”, “Pazartesi günü olacak sınavın nasıl pazartesi günü tartışılacağını anlamaya çalışıyorum.”
SORUNLARI VE EŞİTSİZLİKLERİ ARTTIRACAK
Konuya ilişkin gazetemize konuşan Veli-Der Karşıyaka Şube Başkan Yardımcısı Yusuf Çakır ise uzaktan eğitime salgının başladığı günden bugüne erişemeyen, devamlılığı, sürekliliği ve nitelikli erişim koşulları sağlanmayan, dersleri yalnızca televizyondan takip edebilen, tarlada veya başka işlerde çalışmak zorunda bırakılan çocukların başarılarının, ısrarla notla değerlendirmesinin, yaşanılan sorunları ve eşitsizlikleri daha da arttıracağını belirtti. Milyonlarca çocuğun, salgının başladığı 16 Mart’ tan bugüne uzaktan eğitime ulaşamadığını ve bu sorunların hala devam ettiğini dile getiren Çakır, “UNICEF’in 2020 Ağustos ayında yayınladığı ‘Uzaktan Eğitimde Erişebilirlik Raporu’na göre, ülkemizde en az 6 milyon öğrenci uzaktan eğitime erişemedi. Uzaktan eğitime ulaşabilen çocuklarımızın ise MEB’ in verilerine göre yüzde 64’ ü ebeveynlerinin cep telefonları ile uzaktan eğitime ulaşmaya çalışıyor. Uzaktan eğitime erişebilen çocuklarımız açısından da nitelikli ve düzenli bir erişim imkanının olmadığı bir gerçekliktir” dedi.
TEMEL SORUMLULUK SINAVLAR DEĞİL!
Milli Eğitim Bakanlığının temel görevinin, sorumluluğunun sınavlar olmadığını belirten Çakır, MEB’in çocukların eğitimden kopuşunu engelleyen, devamlılığını sağlayan, salgında psikolojilerini güçlü tutan önlemler alması gerektiğini ve uzaktan eğitime erişemeyen çocukların internet erişimini, cihaz sorununu acilen ücretsiz karşılaması ve gereksinimi olan tüm çocuklara düzenli maddi eğitim desteği vermesi gerektiğini söyledi. Salgın yayılımının devam etmekte olduğunu hatırlatan ve başta Doğu Karadeniz olmak üzere vakaların artmakta olduğunu ve mutasyonlu virüsün saptandığı 23 ilin bilgisinin açıklandığını söyleyen Çakır, şunları da kaydetti: “Bu tabloya rağmen okullarda yeterli ve gerekli önlemler hala alınmamış, öğretmenler aşılanmamış, eğitime ek bütçe ayrılmamıştır. Bilim insanları salgının kontrol altına alınabilmesi ve okulların güvenli olabilmesi için acil kapanma, kamusal önlemler, test sayısının artırılması, herkesin hızlıca aşılanması çağrılarını yapmaktadır. Salgın yayılımının devam ettiği ve gerekli önlemlerin alınmadığı koşullarda yüz yüze sınavlarla fiziksel hareketlilik artacaktır. Bu durum çocuklarımızın, öğretmenlerin ve biz velilerin sağlık riskini ve kaygılarımızı arttırmaktadır.”
VELİLERİN YÜZDE 91,5’İ SINAVA KARŞI
Öğrenci Veli Derneği (Veli- Der) Karşıyaka Şubesi, yüz yüze sınavlarla ilgili velilerle yaptıkları anketin sonuçlarını paylaştı. 21-24 Şubat tarihlerinde 2 bin 449 lise öğrencisi velisiyle yapılan anketin sonucuna göre; velilerin yüzde 91,5’i öğrencilerin yüz yüze sınavlara katılmasını istemiyor. Ankete katılan velilerin, yüzde 81’i sağlık riskinden dolayı çocuklarının sınava katılmasını istemediğini belirtti. Çocuklarının sınava katılmasını istemeyen velilerin yüzde 13,4’ü “Öğrencim uzaktan eğitime katılamadı”; yüzde 62,4’ü “Uzaktan eğitimde etkili bir şekilde konuları öğrenemedi” , yüzde 81’i “Kalabalık grupla kapalı alanda bulunmasını Kovid-19 salgını nedeni ile sakıncalı buluyorum” yanıtını verdi.
EĞİTİMCİLER KAYGI DUYUYOR
Türkiye’nin birçok kentinde hizmet veren Eğitim-Sen başkanları da yaşadıkları kentlerde vakaların son dönemlerde artış gösterdiğini ve yüz yüze eğitime geçiş ile ilgili kaygı duyduklarını resmi sosyal medya hesaplarından kamuoyuna duyurdular. Eğitimciler, kentlerinde uzaktan eğitime erişebilen öğrenci sayısının oldukça az olduğunu ancak yüz yüze eğitimin de büyük riskler barındırdığını vurguladılar. Öğrencilerin uzaktan erişimdeki sorunun giderilmesini talep eden eğitimciler, yüz yüze eğitimin ertelenmesi, yüz yüze sınavların iptal edilmesi ve tüm eğitim emekçilerinin aşılanması noktasında ortaklaştılar.
Haber Merkezi