“Olumsuz gelişmeler” konut yokluğu getirdi

NURETTİN BAKİ-ÖZEL HABER

İnşaat sektöründe girdi maliyetlerinin artması ile yeni konut yapımı durma noktasına geldi. Vatandaşlar konut stokuna yöneldi, arz talebi karşılayamadı ve kira fiyatları arttı. İzmir’in merkez ilçeleri daha önce hiç olmadığı gibi boş konut yokluğu çekiyor. Kentin merkez ilçelerinde 6 bin 257 boş konut mevcut, bu rakam pandemi ve İzmir depremi öncesinde 20 bindi. Gayrimenkul temsilcileri konuyla ilgili gazetemize açıklamalarda bulundu. Müteahhitler Federasyonu Başkanı İsmail Kahraman, yaşanan olumsuz gelişmelerden sonra inşaatların durma noktasına geldiğini belirtirken, Tüm Girişimci Emlak Müşavirleri Derneği (TÜGEM) İzmir Şubesi Başkanı Emlakçı Onur Karademir de ikinci el konutlarda talebin canlı kalacağını ve ikinci el konut piyasası artış trendinin bir süre daha yükselerek devam edeceğini sözlerine ekledi.

YÜKSELİŞ TRENDİNİ KORUYACAK

Tüm Girişimci Emlak Müşavirleri Derneği (TÜGEM) İzmir Şubesi Başkanı Emlakçı Onur Karademir, “Son 2 yıldır dünya çapında yaşanan pandemi nedeniyle demir ve çimento başta olmak üzere artan inşaat girdi maliyetleri ve geçen yıl İzmir’de yaşamış olduğumuz deprem nedeniyle azalan konut arzı, bu yıl pandeminin etkilerinin azalması ile başlayan yüz yüze eğitim hazırlıkları ve tayinlerin başlaması ile kiralama talebinin çok yüksek talep görmesi, zaten az olan konut stokunun erimesine fiyatların beklenenin de üzerinde artmasına sebep oluşturmakta. Enflasyonda önümüzdeki dönemde de beklenen yükseliş trendi nedeniyle konut arzı inşaat yapım süreçlerini de olumsuz yönde etkileyeceği için yerine ikinci el konutlara olan talebi canlı kılacak ve satış-kiralama süreçleri yükseliş trendini bir süre daha koruyacak olarak görünmektedir. Bornova, Bayraklı ve Karşıyaka aksında hala devam etmekte olan yıkım süreçleri ne yazık ki beklenen düzeyde olmadığı için konut arzı merkez bölgelerde kötü etkilenmekte ve ikinci el konut piyasası artış trendini daha da yükseltmektedir” ifadelerini kullandı.

İNŞAAT DURMA NOKTASINA GELDİ

İnşaat sektörünün durma noktasına geldiğini ifade eden İsmail Kahraman, inşaat sektörünün de fahiş fiyatlardan çok çektiğini söyledi. İsmail Kahraman, “Pandemi, İzmir depremi ve İnşaat malzemelerine gelen fahiş zamlar adeta sektörü durma noktasına getirdi. Ülkemizin lokomotif sektörlerinden olan inşaat sektörü 250 alt sektörü desteklemesi ile ekonomimizin can damarı olan sektörlerden bir tanesidir. Aynı zamanda gayrimenkul piyasa dengesini sağlayan iyi bir yatırım aracıdır. Ülkemizde riskli yapı stokuna baktığımızda dönüşecek yüzde 60-70 konut bulunmaktadır. Bu nedenle sektörün durması bütün ülkeye zarar ettirecektir. Son bir yıldır inşaat malzemelerine yüzde 40 ile yüzde 300 arasında artan fahiş fiyatlar söz konusu bu artışlarla ortalama yüzde 80 civarında inşaat maliyetine zam gelmiştir. Böyle bir durumda müteahhitler yeni proje yapmakta tereddütte düşmüş stoklarını eriterek haklı olarak beklemeyi tercih etmişti. Burada en önemli etken fahiş fiyatlardır. Müteahhitler bu fiyatlarla proje üretmekten imtina ediyor çünkü vatandaşımız aynı oranda zenginleşmedi, alım gücü düştü. Gayrimenkule yatırım aracı olarak kullanan vatandaşlarımız ise tercihlerini değiştirdi, değiştiriyor” diye konuştu.

ARSA SAHİPLERİ ORANLARI DEĞİŞTİRMELİ

İnşaat piyasasının düzelmesi için arsa sahiplerinin de elini taşın altına koyarak kat karşılığı oranlarını düşürmeleri gerektiğine vurgu yapan Kahraman, “Bugün geldiğimiz nokta itibarıyla stokların azalması, proje ürettirmemesi arz talep dengesini bozmuş bu da konut ve kira fiyatlarına yansımaya başlamıştır. İnşaat malzemelerine gelen aşırı zamlar nedeniyle müteahhitlerimiz projelerini askıya aldı. İzmir Bayraklı Başta olmak üzere birçok bölgede bina yenileme işi zamlardan dolayı askıya alınmış durumda. Tüm bu olumsuz koşullar sadece sektör değil özelikle vatandaşlarımız kiralayacak ve satın alacak konuta ulaşmakta güçlük çekiyor. Tabi bu da maalesef fiyatlara yansıyor. Kat karşılığı oranlarının yüzde 50-55 oranında seyretmesi de sektörü olumsuz etkilemede yapacağınız 2 dairenin 1.1 arsa sahiplerine verildiğinde 400 bine maliyeti olan bir dairenin müteahhitte maliyeti yaklaşık 900 bin TL olacaktır. Kastedildiğimiz örnekte 95-100 metre kare bir daire. Müteahhit yüzde 20 kar elde ettiğinde bin 80 TL en az satış fiyat olacaktır. Böyle bir konuta zamlardan önce vatandaşlarımız ortalama 450 bin TL ödeyerek gayrı menkul sahibi olmaktaydı. Bu süreçte istikrarın sağlanması adına fiyatların makul seviyeye gelmesi ve arsa sahiplerinin kat karşılığı oranlarını bir miktar düşürmesi piyasalara önemli katkı sağlayacaktır” şeklinde konuştu.