- Gündem
- 30.04.2025 17:19
Akın Gürlek davasının duruşmasından çıkan Özgür Özel önemli açıklamalarda bulundu.
CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Cem Aydın’ın, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’i hedef gösterdiği iddiasıyla yargılandığı davanın ilk duruşması, Silivri Marmara Cezaevi’ndeki mahkeme salonunda görüldü. Duruşmayı takip eden CHP Genel Başkanı Özgür Özel, çıkışta çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Özel, duruşmanın İstanbul yerine Silivri’de yapılmasını eleştirerek şunları söyledi:
"Çağlayan’da görülmesi gereken mahkemeyi Silivri’ye getirdiler. Cem tutuklu değil, Silivri’yle bir bağı da yok. Ama gençlerin ilgisinden uzak bir yerde olsun istediler."
Özel, basına da yansıyan duruşmadaki gerginliği anlattı.
Özel, şunları söyledi:
"Suçluluğun, beceriksizliğin telaşını bu salona taşıyıp "Efendim daha üçüncü cümle. Onu diyemezsiniz." Hay Akın Gürlek kadar." dedi. Bütün salon ona baktı. "Sonunu getirmeyeceğim." dedi. İstanbul milletvekilimiz Engin Altay da "Böyle diyecektin." deyip sonunu tamamladı. "Başınıza taş düşsün diyecekti bize." dedi. Öyle diyeceğini kendi de itiraf ediyor. "Hadi tamamlamayayım." diyor. Sonra hakim bey "Kim söyledi bunu?" falan derken ortalık da bir karıştı. Bir de hadsizce kalkıp bizim tarafa doğru dönünce arkadaşlarımız da püskürttüler onu. Elbette püskürtecekler, hadsizi. Buraya hadsizlik yapmaya yollanmış. Buraya aklı sıra "Benim dokunulmazlığım var. Beni yargılayamıyor. Bana bir şey diyemiyor, beni alıp götüremiyor. Dokunulmazlığı olmayan Gençlik Kolları Genel Başkanım üzerinden bizimle hesaplaşacak. O salonda da bu ifadeleri yargılayacak." Sana yargılatırlar mı? Sana yargılatırlar mı? Elbette o lafı ağzına tıkan Engin Altay da milletin kendisine verdiği görevi yapıyor. Seni oradan püskürten milletvekilleri de bunu yapıyor. Hiç, arada metreler var. Sadece ona bunu yapamayacağını söyledikleri için eli ayağına karışmış, dört tane jandarmanın arasında titreye titreye gitmiş. Bir de sonra "Genel başkandan özür dilerim." içeriden haber yolluyor. Meydanda yapılan kusurun tenha da özrü olmaz.
Bu akşamki Kanal İstanbul mitingine de çağrıda bulunan Özel şöyle konuştu:
Buraya vekil yollayıp Cumhuriyet Halk Partisi'nin ifadelerini yargılayamayacağını bugün bir kez daha gördük.
O ancak ve ancak kendine verilen görev üzerinden birilerinin kendisine verdiği talimatla bir hukuk insanı olarak değil, aylar öncesinin siyasi bir kişiliği olarak burada Tayyip Erdoğan'ın bükemediği bilekleri yargı yetkisiyle bükmeye, kırmaya çalışmakla görevlendirilmiş bir kişidir kendisi.
Bir bükemediği bilek arkada yatıyor, Ekrem İmamoğlu'nun bileği. Bir bükemeyeceği bilek burada, bir diğeri Cem Aydın'da. Cumhuriyet Halk Partililerin bileği bükülmez. Teker teker biz bir şey değiliz ama biz her birimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün partisinde görev yapan kişileriz. İşte bu bilekler demir bileklerdir, bükülmez. Onun gibi o cübbesinin olmayan düğmelerini ilikleyerek siyaseten burada bir sürü olumsuz kararı ver, ver, koştur git. "Aferin Akın." Bugün avukatı cümleyi tamamlamadan önce şöyle söylüyordu: "Terörle mücadele konusunda yiğitmiş." Ne yiğitlik yaptı?
Selahattin Demirtaş'ı içeri attı. Şimdi hep beraber "Nasıl çıkarırız?" diye uğraşıyorlar. Elbette ki de çıkmalıdır. Selahattin Demirtaş kararını vermekle övünen bir adamla karşı karşıyayız.
Şimdi Sayın Bahçeli terörsüz Türkiye ile meşgul ve Selahattin Demirtaş ve diğer Kürt siyasetçiler, haksız yere içeride tutulan tüm siyasetçiler "Nasıl çıksın?" diye uğraşılıyor.
Akın Gürlek dünün talimatıyla bir iş yaptı, şimdi bütün siyaset kurumu "Bu iş nasıl temizlenecek?" onunla uğraşıyor.
Sen dünün kullandığı adamı, dün yaptığın iş bugün cari değil ki. Dur bakalım daha senin arkandan neler çekilecek. Selahattin Demirtaş kararını verdi diye kendisi terörle mücadele kahramanıymış.
Bu Akın Gürlek, bu Akın Gürlek'in avukatları biraz daha konuşursa Sayın Bahçeli'nin bunları bir kez daha ihtar etmesi gerekecek, o kadar söylüyorum.
Bundan sonra da Cumhuriyet Halk Partisi'nin bütün gençlik kolları üyeleriyle gurur duyuyoruz. Genel Başkanımızdan gurur duyuyoruz. Sonuna kadar arkalarındayız. Öyle karşımızdakilerin bugün gördük, ağızları kuruyor, elleri titriyor, dizleri titriyor. Ellerinde bir su şişesini tutamaz hale gelmiş zavallılarla muhatabız. Bizim moralimiz yerinde, başımız dik, alnımız açık. Ekrem İmamoğlu bir hücrede tutuluyor ama yerin yedi kat üstünde bir morali var. Birileri sarayda oturuyor, yerin yedi kat dibine batmış durumdalar. Ahlaki üstünlüğümüz, psikolojik üstünlüğümüz elimizdedir. Çoğunluk enerjimizle iktidara yürüyoruz. Bugün akşam da Başakşehir'de çarşamba mitinglerinden, gece mitinglerinden bir tanesini daha Kanal İstanbul ana temasıyla bütün hukuksuzluklara itiraz edeceğimiz, İmamoğlu'na özgürlük, adayımızı yanımızda, sandığı önümüzde istediğimizi ifade edeceğimiz mitingimiz var. Hep birlikte orada olacağız ve adaletten yana olan herkesi, demokrasiden yana olan herkesi de 20.30'da Başakşehir mitingimize bekliyoruz.