- Gündem
- 08.06.2025 18:28
UNESCO Dünya Mirası Listesine alınan Bergamanın en önemli simgelerinden olan parşömen, bu işe gönül vermiş iki kadın öncülüğünde anavatanında üretilmeye devam ediyor
Antik kent Bergamada iki kadın geleneksel doğal yöntemlerle parşömen üretiyor. Hala geleneksel doğal yöntemlerle üretilen parşömen, gerektiği gibi işlendiğinde her iki yüzüne de yazılabilmesi, yırtılmaması, alev almaması, dayanıklılığı, hat ve tezhip sanatına uygunluğu, üstündeki yazıların okunduğunda gözü yormaması özellikleriyle dikkat çekiyor.
Asıl mesleği restorasyon olan Demet Sağlam Tokbay, Anadolunun son kara tabağı olan İsmail Araçın yanında çırak olarak başladığı parşömen yolculuğunda kalfalık ve sonrasında geleneksel olarak düzenlenen peştamal töreni ile birlikte artık usta olarak parşömen üretiyor. Nesrin Ermiş ise Bergama Belediyesi UNESCO Dünya Mirası Ofisinde çalışıyor. Bulunuşu milattan önceye dayanan parşömenin öyküsü, uzun yıllar sonra ilk kez 2013 yılında tabak ustası İsmail Araç tarafından yeniden yazılmaya başlandı. Araç, kendisini Bergama aşığı olarak tanımlayan Macit Gönlügür ile birlikte işe büyük emek veriyor. Genelde oğlak derisinden yapılan parşömenin geleneksel yöntemlerle üretmesi için kolları sıvayan Araç ve Gönlügürün girişimleriyle başlatılan parşömen üretimi, şimdi her geçen gün daha büyük ilgi görüyor.
ÇIRAK OLARAK BAŞLADILAR
İsmail Araçın yanında 2007 yılında çırak olarak işe başlayan Demet Sağlam Tokbay, daha sonra kalfa oldu ve geçtiğimiz yıl temmuz ayında düzenlenen geleneksel peştamal kuşanma töreni ile ustalık derecesine yükseldi. Asıl mesleği restorasyon olan Tokbay, Arkeoloji Restorasyon mezunuyum. Uzun yıllar boyunca restorasyon üzerine çalışmalar yaptım İstanbul ve Bergamada. 2005 yılında parşömen ile tanıştım. İsmail Amca ile tanıştıktan sonra onun yaptığı bu mesleği öğrenmeye merak saldım. 2007 yılında beraber çalışmaya başladık. Geçen seneye kadar kendime ait bir atölyem vardı. Orada hem üretim hem de desen tasarım olarak parşömen ile ilgili çalışmalar yapıyordum. İsmail Amca beni önce çırak olarak kabul etti, daha sonra kalfa oldum ve en son geçen yıl Temmuz ayında da geleneksel peştamal kuşanma töreni ile ustalık mertebesine eriştim. Halen devam ediyorum parşömen üretmeye. Şu anda İngilterede kalıyorum. Orada ustamdan öğrendiğim parşömen teknikleri ile aynı şekilde üretim yapmaya devam ediyorum. Maalesef şu anda ülkemizde antik dönem yapım teknikleri ile İsmail Amca, Nesrin ve benim dışımda yapan kimse yok. Bunun dışında birkaç firma var onlar da fabrikasyon parşömen üretim yapıyorlar dedi.
Bergama Belediyesi UNESCO Dünya Mirası Ofisinde çalışmayı sürdüren parşömen kalfası Nesrin Ermiş ise 2013 yılında parşömen üretimine başladı. Kendi hikayesini anlatan Ermiş, İsmail Amcanın yanında bu işe çırak olarak başladım. İlk başlarda işim dolayısıyla çok fazla emek veremedim bu işe. Geçtiğimiz Temmuz ayında peştamal kuşanma töreninde İsmail Amca beni çırağı olarak kabul etti ve halen çırağıyım. Burada dedem ve anneannemin bahçesinde basit bir tabakhane kurdum ve İsmail Amca ile birlikte çalışmaya devam ediyorum. Ayrıca bu işi burada yapmamın bir önemli noktası daha var. Dedemin babası Tabak Yusuf eskiden burada tabaklık yaparmış. Şimdi eğer beni görüyorsa eminim mutlu oluyordur ifadelerini kullandı. İHA