- Gündem
- 07.07.2025 23:26
Yaşanan İzmir depreminin ardından yıkılan ve yıkım kararı verilen binaların bazılarının konut yapı kooperatiflerine ait olduğu iddia edilirken, konu hakkında işin uzmanları gazetemize açıklamalarda bulundu
BURCU YANAR/ÖZEL HABER
Sanayi Ticaret İl Müdürlüğü tarafından tescil edilen kooperatif sayısının oldukça fazla olduğunu belirten İzmir Emlak Kulübü (İZEMDER) Başkanı Rıdvan Akgün, İzmir’de kurulu bulunan kooperatiflerin sadece yüzde 5’inin konut üretimi yaptığını ve İzmir depreminde yıkılan binaların bazılarının konut yapı kooperatiflerine ait olduğunu iddia etti. Konu hakkında görüşlerini dile getiren Ege Koop. Genel Başkanı Hüseyin Aslan ise konut yapı kooperatifçiliği hakkında önemli bilgilere yer verdi.
DOĞRU KOOPERATİFÇİLİK YAPILMALI
“Kooperatif sayısı çok fazla ama verilen hizmete baktığınızda ‘Arsa bulamadık’ gibi bahanelerle normalde 1 yılda ya da 18 ayda bitecek olan konutların 20 yıla kadar sürüncemede kaldığını iddia eden İZEMDER Başkanı Rıdvan Akgün, “Bugüne kadar süregelen kooperatifçilik böyleydi. Normalde piyasada bugün 500-600 bin liraya aldığınız bir konutu kooperatif marifetiyle birkaç yüz bin liraya alabilirsiniz. Gerçek amacı ile kullanıldığında konut yapı kooperatifçiliği Türkiye’de konut ihtiyacını çözebilecek nitelikli bir enstrümanlardır” dedi. Konut kooperatifçiliğinin hakkaniyetli bir şekilde sadece ortaklardan toplanan aidatlarla uygun olan arsalara yapılması halinde Türkiye’de konut sorununu çözecek kurumsal yapılar olduğunu söyleyen Akgün, “Bugün İzmir’de kurulu bulunan konut kooperatifçiliğinin yüzde 5’i ve Türkiye’de kurulu bulunan konut yapı kooperatiflerinin yüzde 8’i aktif konumdadır. Onun haricinde diğer kooperatifler ya arsa bulamadığından ya da güven vermediklerinden dolayı üye bulamadığından kurulmuş ve atıl bir şekilde kalmış kurumlardır” şeklinde konuştu.
EN GÜZEL ÖRNEĞİ EVKA PROJELERİ
Konut kooperatifçiliğinde dikkat edilmesi gerekenleri de aktaran Akgün, “Kooperatifin yönetiminde olan insanlar kötü niyetli ise, eğer kooperatifte toplanan paraları doğru zamanda, doğru yönde ve doğru kişilere yönlendiremezse ve inşaat firmalarını tam olarak denetlemezse, binalardan malzeme çalınır da inşaat zamanında bitirilemezse o konutlar güvenli olmadığından dolayı kooperatif konutlarının daha çabuk yıkılacağının da altını çizmek gerekiyor. İzmir depreminde yıkılan birçok binanın kooperatif tarafından yapıldığı ve sağlıklı malzemelerin kullanılmadığı ortaya çıkıyor” diye konuştu. En ucuz ve en güvenilir bir şekilde konut edinmeni yolunun konut kooperatifçiliğinden geçtiğini de aktaran Akgün, “İzmir’deki tüm Evka’lar kooperatifle kurulmuştur. En güzel konut kooperatifçiliği Burhan Özfatura’nın İzmir büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde Evka projeleri ile gerçekleşmiştir. Evka’larla birlikte İzmir’de 25 bin konut yapıldı. Buralarda 100 milyondan fazla insan yaşıyor” ifadelerine yer verdi.
DEPREM MASTER PLANI UYGULANSAYDI…
İzmir depreminde yıkılan binaların zemin etütlerinin neden yapılmadığını sorgulayan, Ege Koop. Genel Başkanı Hüseyin Aslan, “Binaya inşat ruhsatı veren belediyeler görevini yapmış olsaydı bu binalar yıkılmazdı. Eğer deprem master planı uygulanmış olsaydı ve zemin etütleri yapılabilseydi Bayraklı bölgesine bina yapılmaması gerektiği ortaya çıkardı. Eğer bütün ovaları imara açarsak ve İzmir’in en güzel ovalarında yapılaşmaya izin verirsek sonuç budur. Tabi ki her sektörde olduğu gibi kooperatiflerde de başarısız olanlar vardır. Sorumluluk alan konut yapı kooperatiflerinin az sayıda olduğuna ben de katılıyorum. Aslında Türkiye’deki konutların birçoğuna baktığımızda geçmişte de kooperatiflerin yaptığı görülüyor” diye belirtti.
DENETLEMELER DÜZGÜN YAPILMALI
Kooperatiflerin yeteri kadar denetlenmediği de değinen Aslan, “Yanlış iş yapanlar bir türlü fark edilemiyor. Bu denetleme görevi hem merkezi yönetimin hem de yerel yönetimlerin görevidir. Türkiye’de daha planlı bir yapılaşma için kooperatiflerin özendirilmesi gerekiyor. Kooperatif yönetimlerin müteahhitlik yapmaması ve direk olarak inşaat işine girişmemesi gerekiyor. Onlar sadece paranın doğru yere harcanıp harcanmadığını kontrol etmelidirler. Aslında her kooperatifi öncelikli olarak denetlemesi gereken o kooperatifin ortaklarıdır. Kooperatif ortakları her yıl yapılan genel kurul toplantılarına katılırsa ve yapılan işin hesabını sorarsa hiç kimse yanlış yapmaz. Umarım bu deprem herkese ders olur ve bilime ve tekniğe önem verirler” diye konuştu.