Sağlık emekçilerinden ‘ek ödeme kesintisi’ isyanı

Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi’nde görev yapan sağlık emekçileri, tasarruf gerekçesiyle ek ödemelerinde yüzde 20 kesinti yapılmasına tepki gösterdi. Hastane bahçesinde eylem yapan sağlık emekçileri,  “Alkış değil emeğimizin karşılığını istiyoruz” dedi


  • Oluşturulma Tarihi : 15.06.2020 11:48
  • Güncelleme Tarihi : 15.06.2020 11:48
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Sağlık emekçilerinden ‘ek ödeme kesintisi’ isyanı haberinin görseli

ÇAĞLA GENİŞ
Dokuz Eylül Üniversite Hastanesi’nde çalışan sağlık emekçileri, ek ödemelerinde yüzde 20 kesinti yapıldığını öğrenmelerinin ardından hastane bahçesinde bir ortak açıklama düzenledi. Demokratik Sağlık Sen, Eğitim Sen 3 No’lu şube, Eğitim İş, Genel Sağlık İş, İzmir Tabip Odası, Sağlık Emekçileri Sendikası (SES), Tez Koop İş Sendikası, Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası, Türk Sağlık Sen temsilciliklerinin bir araya gelerek kurduğu Asistan Hekim İnisiyatifi, ek ödeme kesintilerine ilişkin yaptığı basın açıklamasında pandemi sürecinde kurumun uğradığı zarar gerekçe gösterilerek çalışanların ek ödemelerinde yüzde 20’den başlayan kesintiler yapıldığı duyurdu.

YÖENTİM KADROSUNA ULAŞMAK SORUN!
DEÜ asistan hekimlerinden Ali Rıza Karabulut tarafından okunan ortak açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Biz Dokuz Eylül Üniversite Hastanesi çalışanları olarak kazanılmış hakkımız olan ek ödemelerde kesinti yapılmasını kabul etmiyoruz. Tasarruf yapılması gerektiğinde ilk yapılan çalışanların ücretlerinde kesintiye gitmek olmaktadır. 4D'li personelden yapılan kesintiler de, şu an izinlerinde radyoloji çalışanlarının ücret kesintisine uğraması da, vaat edildiği halde sürekli geciktirilen ve adaletsizliği ile çalışma barışımızı bozan pandemi ek ödemeleri de hep aynı sebeple karşımıza çıkmaktadır. Pandemi süreci hali hazırda var olan sorunları artırırken, yönetim kadrosuna ulaşamamak sorun ve taleplerimizi ifade edememek de biz hastane çalışanlarını giderek zorlaşan şartlarda çalışmaya itmiştir. Pandemi sürecinin başından itibaren bilgi paylaşımlarının eksik olması nedeniyle ilk talebimiz şeffaflık olmuştur. Sendikalar olarak ortak bir toplantı talep edilmiş ancak pandemi nedeniyle randevu verilemeyeceği yanıtı alınmıştır. Yazılı olarak ilettiğimiz sorular ise henüz cevaplanmamıştır.”

ÜCRET KESİNTİSİNDEN GERİ DÖNÜLMELİ
Sağlık emekçilerinin taleplerini bir kez daha hatırlatan Karabulut, “Bugün için acil olan yapılan ücret kesintisinden geri dönülmesidir. Temel ücretin en düşüğü yoksulluk sınırının üstünde olacak şekilde yükseltilmeli, üç ay tavandan yapılacağı duyurulan ek ödemeler tüm sağlık emekçilerini kapsayacak şekilde ve meslek grupları ve istihdam biçimleri arasında adaletsizliğe neden olmayacak şekilde ödenmeli, Fiili Hizmet Süresi Zammı (yıpranma payı) sağlık ve sosyal hizmet işkolunda çalışan bütün emekçileri ve geçmiş çalışma sürelerini de kapsayarak şekilde 5 yıla 1 yıl olarak düzenlenmeli, salgın döneminden kaynaklı olarak artı 1 yıl yıpranma payı hakkımız verilmeli, Covid-19 enfeksiyonu geçiren sağlık emekçisinin zararının tanzimi için ‘mesleki risklere bağlı ortaya çıkan hastalık’ olarak kabul edilip, iş kazası/meslek hastalığı olduğuna dair düzenlemeler derhal yapılmalı, Ek gösterge rakamlarının sağlık ve sosyal hizmet iş kolunda çalışan tüm emekçileri kapsayarak, en az 3600 ek gösterge olacak şekilde kademeli olarak yükseltilmeli, Sağlık alanında yeni atamaların kadrolu, güvenceli yapılmalı, 4B 4C 4D sözleşmeli, taşeron, ücretli, vekil vb. istihdam modelleri ile çalıştırılan bütün sağlık ve sosyal hizmet emekçileri 4A kadrosuna geçirilmelidir. Sağlık hizmeti, klinik destek personelleri ve temizlik işçilerinden asistan ve uzman hekimine ve öğretim üyesine, ebe ve hemşirelerden paramediklere, ambulans şoföründen her birimdeki tekniker ve teknisyenlerine, güvenlik görevlilerine; psikoloğundan, eczacısından sosyal hizmet emekçilerine, sekreterinden idari-teknik tüm personellerine bir bütün olarak sağlık çalışanlarının görev paylaşımı ve iş birliğiyle yürütülmektedir. Ekip üyelerinin sorumlulukları birbirinden daha önemli sayılamayacağı gibi, her biri ekibin olmazsa olmazları ve birbirinin tamamlayıcısıdır. Sağlık çalışanlarının asıl talebi üç ay sürecek adaletsiz ek ödeme değil, güvenceli çalışma ve güvenli gelecek için, insanca yaşam için temel ücret artışıdır. Bizler bu metinde imzası bulunan sağlık emek, meslek örgütleri yukarıdaki taleplerimizin karşılanmasını ve ayrıca performans ödemelerinde yaşanan adaletsizliğin giderilmesi için ortak mücadelemizi sürdüreceğimizi duyuruyoruz” ifadelerini kullandı.

EMEKLERİMİZİN KARŞILIĞINI İSTİYORUZ
Eylemde söz alan İzmir Tabip Odası Sekreteri Lütfi Çamlı ise, şunları söyledi: “Dünya ve ülke olarak zor günler yaşıyoruz. Bir pandemi ile karşı karşıyayız. Sağlık çalışanları pandeminin başından beri zor koşullarda hizmet vermeye çalıştı. Sağlık Bakanı o günlerde bu kahramanlara ne yapsak az. Hakları ödenmez dedi ve gerçekten ödemediler. Tavandan dedikleri yan ödemeler performansa göre dağıtılmaya çalışıldı. Ücretlerde ayrım yaptılar. İç barış bozuldu. Şimdi ek ödemelerde yüzde 20 kesinti yapılacak gerekçesi ise hastanelerin zarar ettiği... Hastaneler zarar ediyorsa, tasarruf gerekiyorsa hemen aklınıza sağlık emekçilerinin ücreti mi geliyor? Siz o tasarrufu şehir hastanelerinden yapın. Sabit ödemelerimizden tasarruf yapılmasını asla kabul edemeyiz. Biz o ücretleri alın terimizle kazandık. Yaşamlarımızı riske soktuk. Günlerce eve giremedik. Alkış değil emeğinizin karşılığını istiyoruz.”