Salgının gölgesinde engelli hayatlar

Günlük yaşamda bile birçok zorluk ve hak kaybı uğrayan engelli bireyler, salgın sürecinde neler yaşadıklarını anlattı. Onlar için önleme, ihtiyaca ulaşmak ayrı tedaviye, eğitime ulaşmak ayrı dert…

  • Oluşturulma Tarihi : 14.10.2020 07:15
  • Güncelleme Tarihi : 14.10.2020 07:15
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Salgının gölgesinde engelli hayatlar haberinin görseli

ÇAĞLA GENİŞ-ÖZEL HABER
Salgının en çok etkilediği kesimlerden biri de günlük yaşamda bile birçok zorluk ve hak kaybı yaşayan engelli bireyler… Maske, mesafe ve hijyen kurallarının üst düzeyde tutulduğu son aylarda, kimi mesafeyi sağlayamıyor, kimi hijyen kurallarına uyamıyor. Hastalandıklarında ise hem sağlık sistemine erişimde hem de ihtiyaçlarını karşılamada zorluk çekiyorlar. Doğuştan iki kolu olmayan İlknur Peder ile görme engelli Mustafa İşçier ve Yusuf Ak, onlardan sadece bazıları…
HİÇBİR ÖNLEM YOK
Doğuştan iki kolu olmayan, bir bacağında protez bulunan psikolog İlknur Peder, günlerce süren tedavinin ardından koronavirüsü yendi. “Fiziksel desteğe ihtiyacı olan bir engelliyseniz işler daha da zorlaşıyor” diyen Peder, “Eylül ayının ikinci yarısında Kovid-19’a yakalandım. Bir türlü geçmeyen bir baş ağrıları yaşadım. Ardından müthiş bir halsizlik... Sonra semptomlar giderek arttı. Hastalık sürecinde evdeydim. Bildiğiniz gibi yalnız başınıza yaşanan bir süreç… Bir yandan hastalıkla boğuşuyorsunuz diğer yandan yanınızda size destek olan insana hastalık bulaştırmamaya çabalıyorsunuz. Ve yalnız kalırsam bu durumla nasıl başa çıkarımın derdine düşüyorsunuz. Ki bir süre sonra yardımcım da hastalandı… Benim için zor günlerdi gerçekten. Hastalığı hastanelik filan olmadan evde bile atlatmış olsanız fiziksel ve psikolojik etkileri devam ediyor. Hemen normale dönemiyorsunuz” ifadelerini kullandı.



‘KİM DESTEK OLACAK’ KAYGISI…
Dezavantajlı grupların Kovid-19’a yakalandıklarında yaşadıkları mağduriyetin çok daha ağır olduğunun altını çizen Peder, “Fiziksel bakıma, desteğe ihtiyacı olan kişi, Kovid-19’a yakalandığında virüsün getirdiği semptomlar ve oluşabilecek yaşamsal risklerin yanı sıra kendisine kimin destek olacağı yönünde bir kaygı da yaşıyor. Kendisine destek olan aile bireyi ya da bakıcı Kovid-19 olduğunda ise ciddi bir mağduriyet oluşuyor. Bildiğimiz kadarıyla maalesef bu mağduriyetle ilgili herhangi bir kurumsal çalışma söz konusu değil. Bu konuda aktif bir çalışma sistemi oluşturulduğu takdirde sağlık durumları zaten kırılgan olan bu vatandaşlarımızın hastalık sürecini daha ağır semptomlarla geçirmelerinin ve hastanede tedavi gerekliliğinin de önüne geçilebilir. Böylece sağlık kurumlarımızın üzerindeki yük de belli bir miktar azaltılabilir” diye konuştu.
BİRÇOK YERE TEMAS ETMEK ZORUNDA KALIYORUZ
Mesafe… Salgınla mücadelenin en önemli kuralı ama maalesef herkes uyamıyor. Görme engelli öğretmen Mustafa İşçier de onlardan biri… İşçier, görme engelli bireylerin salgın sürecinde yaşadığı zorluklardan şöyle bahsetti: “Ne kadar maskemizi taksak da, dezenfektanları kullansak da, sokakta özellikle toplu taşımada ve kalabalık yerlerde dolaşırken sorun yaşıyoruz. İnsanların sosyal mesafe konusunda bize dikkat etmeleri gerekiyor. Bunu ne kadar yapıp yapmadıklarına biz emin olamıyoruz. Toplu taşıma araçlarında birçok yere temas etmek zorunda kalıyoruz. Buralara virüslü biri hapşırmışsa ya da dokunmuşsa oraya temas etmiş oluyoruz.”



EBA’YA GİRİŞ YAPAMIYORLAR
Görme engelli öğretmen Yusuf Ak ise görme engellilerin uzaktan eğitimin yürütüldüğü EBA’ya giriş yapamadığını çünkü EBA giriş ekranına konulan güvenlik kodunun sesli alternatifinin olmadığını vurguladı. Ak, “Birleşmiş Milletlerin ‘Covid-19’un Engelliler Üzerine Etkisi’ başlıklı bir politika belgesi hazırlandı. Devletlerin bu belgeye dikkat etmesi gerekiyor. Engellilerin bu süreçte en sıklıkla karşılaştığı sorun EBA… Şu an birçok ülkede olduğu gibi uzaktan eğitim uygulanıyor ama ne yazık ki EBA, görme engellilerin ekran okuyucusu ile erişilebilir değil. Buna yönelik birçok kampanya yapılmasına rağmen Milli Eğitim Bakanlığı, görme engellilerin ekran okuyucusuna uygun bir sistem oluşturamadı. Bu süreci daha kapsayıcı hale getirmek için tüm paydaşlarla iletişimi kuvvetli tutmak gerekiyor. Buna görme engelliler de dahil” dedi.


 

Kabul Ediyorum
İlkses Gazetesi olarak sistemimizde sadece sizin izinleriniz doğrultusunda bilgilerinizi kullanıyoruz. Detaylı Bilgi cookie script