“Sansüre dur de”

Basına yönelik sansür ve engelleme girişimlerine tepki gösteren İzmir’deki basın çalışanları her şeye rağmen halkın yanında yer alarak gerçekleri yazmaya devam edeceklerini duyurdu


  • Oluşturulma Tarihi : 16.09.2015 07:19
  • Güncelleme Tarihi : 16.09.2015 07:19
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
“Sansüre dur de” haberinin görseli

E. ÇAĞLA GENİŞ

İzmir’de bulunan bazı basın çalışanları Kıbrıs Şehitleri Caddesi üzerinde basın üzerindeki sansür politikalarına dikkat çekmek ve gazetecilere yönelik artan şiddetini bir basın açıklaması düzenleyerek protesto etti. Basın emekçilerinin yanı sıra çeşitli siyasi parti ve sivil toplum kuruluşları temsilcilerinin de katıldığı açıklamada, “Sansüre karşı dayanışmaya” pankartı açılarak, “Susmadık, susmayacağız”, “Sansüre hayır”  ve “TİB elini basından çek” yazılı dövizler taşındı. Grup sık sık “Özgür basın susturulamaz” sloganları attı.

“ÖZGÜR BASIN SUSTURULMAK İSTENİYOR”

Basın açıklamasını grup adına okuyan Ceren Karlıdağ, 25 Temmuz sabahından itibaren ise aralarında Sendika.org, ANF, ANHA, Rojnews, Yüksekova Haber, Özgür Gündem, BestaNûçe ve DİHA gibi muhalif basın kurumlarının bulunduğu 103 ajans ve internet sitesinden fazlası sansüre maruz kaldığını vurguladı. Karlıdağ, “DİHA’nın internet sitesi 25 Temmuz’dan bugüne kadar günde 17 kez sansürlendi ve halen de sansüre uğramaya devam ediyor. Nokta Dergisine baskın yapılarak Erdoğan’ın selfie çeken fotoğrafını kullandığı için dergi hakkında toplatılma kararı verildi. Yine bu süreçte 20 gazeteci işten atıldı, 9’u polis tarafından, 10 kişi darp edildi. Erdoğan’ın Dağlıca açıklamasını yayınlayan Hürriyet Gazetesi, iki gün üst üste AKP’lilerce tekbir sesleri eşliğinde basıldı. Gazete binasına zarar verilerek çalışanları darp edildi. Tüm bunlar gösteriyor ki, özgür basın sadece yargı ve sansür yoluyla değil, fiili saldırılarla da susturulmak istenmektedir” ifadelerini kullandı.

“SANSÜRE KARŞI DAYANIŞMAYA ÇAĞIRIYORUZ”

Açıklamasını sürdüren Karlıdağ, “Bizler özgür basının emekçileri olarak tarafsızlık safsatasının birer piyonu değil halkın yanında, özgürlük ve demokrasi mücadelesinin yanında yer aldık, ezene karşı ezilenin, yalana karşı gerçeğin yanında taraf olduk. Olmaya da devam edeceğiz. Sansürüne boyun eğmeyeceğiz, gerçekleri söylemeye devam edeceğiz. Dün olduğu gibi bugün de, yarın da, gazetelerimiz kapanırsa kitaplarda, kitaplar yakılırsa filmlerde, filmler yasaklanırsa sokak duvarlarında bildiğimizi söylemekten vazgeçmeyeceğiz. Mücadele sürdükçe özgür basın da varlığını sürdürecek, yazacak, çizecek, susmayacak! Bu nedenle herkesi sansüre karşı dayanışmaya çağırıyoruz” diye konuştu.