Sayfa Yükleniyor...
Son günlerde ülke gündemini oldukça meşgul eden şarbon hastalığı hakkında bilgiler veren Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Mustafa Torun, şarbonun ciddi bir enfeksiyon hastalığı olduğuna dikkat çekti
YUSUF ÇAĞIRETKİN-ÖZEL HABER
Edirne’de geçtiğimiz günlerde bazı büyükbaş hayvanlarda şarbon hastalığına rastlanınca, şarbon hastalığı tekrar ülke gündemini meşgul etmeye başladı. Hemen her gün şarbonla ilgili ülkenin dört bir yanından iddialar duyulurken, kırmızı et tüketiminin de durma noktasına geldiği belirtiliyor. Bizde şarbon hastalığını Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Mustafa Torun ile değerlendirdik. Şarbon hakkında önemli bilgiler veren Mustafa Torun, şarbonun ciddi bir enfeksiyon hastalığı olduğuna dikkat çekerek, “Genellikle toprakta sporları bulunan şarbon ile enfekte hayvanların etlerine insanların temas etmesi ve ciltte bulunan açık yaralara etkenin girmesi sonucu ortaya çıkabilir. Tedavi edilemezse ölüme kadar yol açan ciddi bir enfeksiyon hastalığıdır” dedi.
ÖLÜME KADAR GİDEBİLİR
Şarbonun çok dikkat edilmesi gereken bir hastalık olduğuna dikkat çeken Mustafa Torun, “Yüzde, boyunda veya kollarda çıkan siyah bir çıban şeklinde çıktığı gibi akciğer ve bağırsakları da tutabilir. Gündeme gelmeden önce pek önemsenmiyordu fakat Edirne’de yaşanan olayın ardından birçok yerde şarbon tehlikesi olduğunu duyuyoruz. İthal etlerde de bu tehlikenin olduğu iddia ediliyor fakat Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının gerekli denetlemeleri yaptığını düşünüyoruz. Ciddi bir hastalıkla karşı karşıyayız. Yeterli önlem alınmaz ise ölüme kadar gidebilir. Geçtiğimiz günlerde Kurban Bayramı’nda da gerekli önlemlerin alınması gerektiğini belirtmiştik” diye konuştu.
3 TİP ŞARBON
Şarbonun üç çeşidi olduğuna dikkat çeken Mustafa Torun, “Şarbon hastalığını; ‘Akciğer Şarbonu, Deri Şarbonu ve Sindirim Şarbonu’ olarak üçe ayırabiliriz. Akciğer şarbonunda solunum yoluyla vücuda alınan mikrop akciğerlere taşınır. Akciğerde yara oluşturur ve kişinin soluk almasını güçleştirebilir. Belirtileri bakterinin vücuda yerleşmesinden yaklaşık bir hafta sonra görülmektedir. Erken tedavi hayat kurtarır. Deri şarbonundan bahsedecek olursak; hayvandaki bakterinin deriyle temas etmesi sonucu ortaya çıkan bir hastalıktır. En çok deri şarbonu ile karşılaşıyoruz. Ateş, bulantı, kusma gibi belirtiler gösterir. Tedavi edilmezse, ölüme kadar gidebilir. Son olarak sindirim şarbonundan bahsedecek olursak; şarbonlu etlerin tüketilmesiyle ortaya çıkan bir durumdur. Etlerin az pişmesi, çiğ tüketilmesiyle ortaya çıkar. Ölüme en çok neden olan Şarbon tipi olduğunu söylemek gerekir. Kan kusma ve kanlı dışkı gibi belirtileri vardır. Hasta kısa sürede şoka girebilir. Hastanın erken tedavi edilmesi gerekir yoksa ölüme kadar yol açabilir” ifadelerini kullandı.
ERKEN TEŞHİS ÖNEMLİ!
Şarbonun tedavisinde erken teşhisin önemli olduğuna vurgu yapan Mustafa Torun, “Şarbonda en önemli şeyin erken tedavi olduğunu söylemek gerekir. Hastalık erken dönemde teşhis edilirse iyileşme şansı yüksektir. Şarbonu tedavi etmenin yöntemi ise antibiyotik tedavisidir. Yalnız akciğer şarbonu olan hastalarda yüksek dozlarda antibiyotik verilir. Antibiyotik tedavi süresi de yapılan testler sonucu bakterinin hala vücutta olup olmadığına bağlıdır. Deri şarbonu olan hastalarda ise, yaraların olduğu deri bölgesine pansuman yapılmalıdır. Bu tip şarbonda cerrahi operasyona ihtiyaç duyulmamaktadır. Şarbon insandan insana bulaşan bir hastalık değildir bu sebeple hastanın yakınlarına herhangi bir tedavi uygulanmasına gerek yoktur” değerlendirmelerinde bulundu.
Haber Merkezi