Seçmenin CHP’ye teveccühünden ziyade saraya tepkisidir!

Siyaset sosyolojisi alanında önemli çalışmalar yürüten Dr. Önen, seçimin toplum üzerindeki etkisine değindi. Öte yandan CHP’ye de vurgu yapan Önen, “Seçmen kitlesinin CHP’ye teveccühünden ziyade saraya tepkisidir” dedi


  • Oluşturulma Tarihi : 01.04.2024 15:21
  • Güncelleme Tarihi : 01.04.2024 12:50
  • Kaynak : GURBET YAVUKLU
Seçmenin CHP’ye teveccühünden ziyade saraya tepkisidir!

31 Mart 2024 Mahalli İdareler Genel Seçimi’ni geride bırakırken, seçimin topluma yansımasını Sosyolog Dr. Engin Önen, İLKSES TV ekranlarında yayınlanan Sultan Gümüş Kaya ile Birinci Sayfa programında yorumladı.

Siyaset sosyolojisi alanında da önemli çalışmalar yürüten Önen, özellikle 1977 yılından bu yana ilk kez birinci parti olarak yer alan Cumhuriyet Halk Partisi’ni merkezine aldı. Partinin ‘zafer sarhoşluğuna’ kapılmaması gerektiğini savunan Önen, söz konusu 5 yıllık süreci iyi değerlendirmesi gerektiğini vurguladı.

BİR TEPKİ, BİR PROTESTO

Seçim sonucunu değerlendiren Önen, şunları ekledi: “Çokta beklenen bir sonuç değildi. CHP Genel Merkezi tarafından da beklenen bir sonuç değildi. Onların dahi hissettiği bir tedirginlik vardı. İstanbul ve Ankara tahmin edilebiliyordu, İzmir zaten sosyolojik yapısı olarak AK Parti’ye mesafeliydi. Ama Manisa, Afyon, Uşak gibi sağ ve muhafazakar seçmen yoğunluğu olan ve Cumhuriyet Halk Partisi’ne tarihi boyunca hiç destek vermemiş olan illerdeki değişim çok anlamlı. Bir süredir seçmen blokları adeta kalıplaşmıştı. Bir bloktan diğer bloğa seçmen geçmiyordu. Fakat dün bir enerji patlaması yaşandı, bir birikim söz konusuydu. CHP’nin başarısından çok (Ankara ve İstanbul adaylarını ayrı tutmak kaydıyla) halkın bastırdığı sitem asıl etkendi… Uzun zamandır yoksulluk, ekonomi, ücret meselesi vardı ama ilk defa Demirel’in de deyimiyle ‘tencere sarayı sarstı’. Bıçak kemiğe dayanmış durumda, ekonomik nedenler baskın geldi. Emeklilerin tavrı çok önemliydi. Dikkat ederseniz zaten tartışmalar yerel yönetim üzerinden olmadı, daha çok emekliler, çiftçiler üzerinden, Turgut Altınok’un serveti, Murat Kurum’un gafları üzerinden oldu. Seçmenin fikir birikimi iktidar karşısında en şanslı olan partiye yöneldi. AK Parti ve MHP seçmeni dahi CHP’ye oyunu verdi. Bir tepki, bir protesto anlamına geliyor bu.”

SEÇMEN ERDOĞAN’A, SARAYA MESAJ VERDİ!

“Seçim öncesinde ya da sonrasında meydanlarda bir gerginlik, taşkınlık görmedik evet, ancak bir heyecan da göremedik” diyen Önen, “İzmir mesela… Hiçbir genel başkanın tarih boyunca İzmir’e bu kadar geldiğini görmedik. Çünkü Özgür Özel’in İzmir ilçelerine dair bir seçim kaygısı vardı. Özgür Özel’in mitinglerinde dahi coşkulu bir seçmen göremiyorduk. Daha ilgisiz, pasif ama bir o kadar da iktidara tepkili bir seçmen söz konusuydu. Seçmen gidip Özgür Özel’in peşinden koşmadı, adayların peşinden ise hiç koşmadı. Ama Erdoğan’a, saraya mesaj verdi. Dolayısıyla sokağa dökülmedi seçmen. Sadece ekranları başında sevindi, umutlandı, ‘saraya mesajımı verdim’ dedi. Bir eşiği geçtik. Bu seçmen kitlesinin CHP’ye teveccühünden ziyade saraya tepkisidir. Bu sonuç CHP’nin yürüttüğü kampanya ya da izlediği politika sayesinde olmadı” bilgisini paylaştı.  

AK PARTİ’YE BİR UYARI NİTELİĞİNDEYDİ

CHP’nin İzmir’de uzun zaman sonra yeniden karşılık bulduğu Kiraz, Kınık ve Bergama’ya da değinen Önen, “Demirel’in söylediği şöyle bir söz var; ‘Daha durun köyler gelmedi…’ Evet, emekliler bu seçimde çok önemli bir faktördü, ama çiftçiler de öyle. Bergama, Kınık ve Kiraz… Buralar çiftçinin yeri. Buralara CHP’ye oyların çıkması açıkçası çokta adayın niteliğiyle alakalı bir durum değildi. Çiftçiler en az emekliler kadar çaresiz. Hayvancılık bitti Türkiye’de, çiftçiler üretim yapmaktan vazgeçti. Elbette ki bu isyan sandığa da yansıdı! Kırsal kesimde de yangın vardı. Seçmenin çoğu adayı bile tanımıyor. Adaya baktıkları noktalar da var, ancak bu seçimde neler yaşadığı, önüne nelerin konduğu önemliydi. AK Parti’ye bir uyarı niteliğindeydi ve bunu çok sert yaptı” yorumunda bulundu.  

EĞRETİ SEÇMEN!

CHP’nin süreç içerisinde seçmende olumlu bir etki yaratması gerektiğini savunan Önen, “Bakınız, 1989 seçimlerinde ANAP iktidarına karşı SHP yüzde 28 oy ile Türkiye’nin bütün bölgelerinde birinci parti oldu. Ama bir dönem sürdü. Skandallar, yolsuzluklar, iyi yönetememe… Dolayısıyla CHP için şu an böyle bir tehlike var. Seçim döneminde iyi, nitelikli adaylar açıklanmadı ama sonrası çok önemli. İyi bir yol izlenmezse seçmenin güvenini kaybedebilir. CHP bunu bir teveccüh olarak yorumlarsa çok yanlış yorumlar. CHP sadece belediye başkanlarının inisiyatifine bırakmamalı, onları denetlemeli, proje etrafında ilerlemeli. Belediye başkanlarının ve öne çıkan aktörlerin kompleks yapmaması lazım. Bu başarının altı doldurulamazsa sandıkta destekleyenler ‘eğreti seçmen’ olarak kalır. Çok kalıcı olmayabilir. Kalıcı hale getirmek için siyasi mesajların iyi verilmesi gerekiyor. Toplumun refahı üzerinden yapılacak çalışmalara olanak sağlanmalı. Aksi halde o haritadaki kırmızı alanlar daralabilir” uyarısında bulundu.  

GURBET YAVUKLU

Yazarımız Kim ?

GURBET YAVUKLU