Şehirlerdeki büyük tehlike: ‘Dizel yakıtlı araçlar’

Alternatif yakıt teknolojileri üreticisi BRC’nin Türkiye CEO’su Kadir Örücü, koronavirüs ölümlerinin yüzde 70’inden fazlasının hava kirliliğinin yoğun olduğu bölgelerde gözlemlendiğini vurguladı

  • Oluşturulma Tarihi : 27.04.2020 21:26
  • Güncelleme Tarihi : 27.04.2020 21:26
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Şehirlerdeki büyük tehlike: ‘Dizel yakıtlı araçlar’ haberinin görseli

SULTAN GÜMÜŞ
Tüm dünyada etkisini gösteren koronavirüs pandemisi hayatı durma noktasına getirdi. Hastalığın insan sağlığını nasıl etkilediğini araştıran bilim insanları hava kirliliği ile koronavirüs ölümleri arasındaki bağlantıyı keşfetti. Harvard Üniversitesinde yapılan araştırmaya göre, hava kirliliğine sebep olan ‘katı parçacık (PM)’ yoğunluğunun artışı koronavirüs ölümlerini tetikliyor. ABD genelinde 3 bin farklı lokasyondan alınan örneklerde PM oranı yüksek bölgelerdeki koronavirüs ölümlerinin, PM oranı düşük bölgelere göre yüzde 15 artış kaydettiği gözlemlendi. Hava kirliliğine karşı mücadelede ön saflarda yer alan dünyanın en büyük alternatif yakıt teknolojileri üreticisi BRC’nin Türkiye CEO’su Kadir Örücü, “Hava kirliliğine sebep olan katı parçacıkların şehirlerdeki en büyük kaynağı dizel yakıtlı araçlardır. Dizel, diğer fosil yakıtlarla karşılaştırıldığında 10 kat daha fazla katı parçacığı atmosfere salıyor. Avrupa’nın pek çok ülkesinde bu nedenle dizel yasağı uygulanıyor. Ülkemizde de zorunlu emisyon testi uygulamasını 3 ay içerisinde göreceğiz” ifadelerini kullandı.
YÜZDE 70’İ HAVA KİRLİLİĞİNDEN
Pandemi olmasa bile katı parçacıkların insan sağlığına ciddi zararlar verdiğini ortaya koyan çalışmaların olduğunu belirten Örücü, ayrıca koronavirüs kaynaklı hastaneye kaldırılma ve ölüm riskinin de hava kirliliğinin yüksek olduğu yerlerde daha fazla olduğunu ifade etti. Koronavirüs ölümlerinin yüzde 70’inden fazlasının hava kirliliğinin yoğun olduğu bölgelerde gözlemlendiğini söyleyen Örücü, hava kirliliğine sebep olan katı parçacıkların endüstriyel üretimin olmadığı yoğun nüfuslu şehirlerde dizel yakıttan kaynaklandığını aktardı. Örücü, şöyle devam etti: “Katı parçacıkların en temel kaynağı kömür ve kömürün olmadığı yerlerdeyse dizel yakıttır. LPG’nin ürettiği katı parçacık miktarı kömürden 35 kat, dizelden 10 kat ve benzinden yüzde 30 daha azdır. Bu nedenle Avrupa Birliği üyesi ülkeler ‘yeşil bölge’ dedikleri dizel araçların yasaklandığı bölgeler oluşturdu. Almanya’nın Köln kentinde başlayan yasaklar geçtiğimiz yıl İtalya ve İspanya’ya taşındı. Ülkemizdeyse 3 ay içerisinde başlaması beklenen zorunlu emisyon testleriyle katı parçacıkların atmosfere salınımı kontrol altında tutulmaya çalışılacak.”
İNSAN SAĞLIĞINI TEHDİT EDİYOR
Katı parçacıkların bugün koronavirüs salgınıyla gündeme geldiğini ancak daha pek çok sağlık sorununa yol açtığının altını çizen Kadir Örücü, “Avrupa Birliği (AB) verilerine göre büyük şehirlerin havasında yer alan yüksek PM oranları nedeniyle insanların ömrü 6 ila 8 ay kısalıyor. Yüksek PM değerlerinin yarattığı sağlık sorunlarına harcanan para ise ton başına 75 bin Euro olarak hesaplanıyor. Bu nedenle AB ülkelerinde dizel yasakları gündeme geldi. Önümüzdeki 5 yıl içerisinde Avrupa’da dizel araç göremeyeceğiz. Bu araçların dizel yasağının uygulanmadığı ülkelere kaydırılması ihtimali hepimiz için tehdit oluşturuyor” dedi.
ZORUNLU EMİSYON TESTİNE 3 AY KALDI
Avrupa’daki dizel yasaklarının Türkiye’deki iş düşümünün zorunlu emisyon testi olduğunu söyleyen Kadir Örücü, “Dizel yakıtın insan sağlığı ve çevreye olan zararı devletlerin yadsıyamayacağı verilerle kanıtlandı. AB ülkelerinde başlayan ‘yeşil bölge’ uygulamalarının büyük şehirlerimizde uygulamaya geçirileceğini öngörüyorduk. Yeni Çevre Kanunu ile getirilen zorunlu emisyon testi olası dizel yasağının ilk adımı olarak yorumlanabilir” şeklinde konuştu. Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 2019 yılından beri gündeminde bulunan zorunlu emisyon ölçümü 2020 yılının ilk günlerinde yasalaştı ve 3 ay içerisinde tüm Türkiye’de uygulanması bekleniyor. Trafikte bulunan 500 binin üzerindeki aracın zorunlu emisyon testini geçemeyeceği tahmin ediliyor. Yeni Çevre Kanunu ile zorunlu egzoz emisyon ölçümü yaptırmayan araç sahiplerine yeni yıl itibariyle bin 895 lira, standartların dışındaki emisyona sahip araç sahiplerineyse 3 bin 790 lira idari para cezası uygulanacak” şeklinde konuştu. Yaşadığımız koronavirüs pandemisinden ders çıkararak dünyamıza karşı olan sorumluluklarımızı unutmamız gerektiğini kaydeden Örücü, “İyi bir yaşam, yalnızca bugün içinde yaşayan bizlerin değil, bizlerden sonra gelecek nesillerin de hakkı” dedi.