Sevginin yolu sınırları bilmekten geçiyor

Yaklaşan 14 Şubat Sevgililer Günü ile ilgili görüşlerini aldığımız sevgililer, sevginin yolunun saygıdan geçtiğini belirterek saygının yolunun ise bireysel sınırları iyi bilmekten geçtiğini söyledi


  • Oluşturulma Tarihi : 13.02.2017 07:08
  • Güncelleme Tarihi : 13.02.2017 07:08
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Sevginin yolu sınırları bilmekten geçiyor haberinin görseli

NİLGÜN TAZE - ÖZEL HABER

Sevgililer Günü’nün ortaya çıkışına dair yıllardır birçok hikaye anlatılır ancak bunların içinde gerçeğe en yakın olanı Aziz Valentine’nin hikayesi.

Seven bir insanın başka bir insana zarar veremeyeceğini fark eden İmparator 2. Claudius, Roma’yı kendi katı kuralları ile zalimce yöneten bir hükümdardı. Onun için en büyük problem ise erkeklerin kalbinde hala sevgi bulunmasıydı çünkü ordusunda savaşacak hiçbir asker bulamıyordu.

Ona göre bu durumun tek sebebi Romalı erkeklerin aşklarını ve ailelerini bırakmak istememeleriydi. İşte bu yüzden Roma’daki tüm nişan ve evlilikleri kaldırdı. Aziz Valentine ise Claudius’un hükümdarlığı zamanında Roma’da yaşayan bir papazdı. Kendisi gibi papaz olan Aziz Marius ile birlikte Claudius’un yasağına rağmen gizlice çiftleri buluşturmaya ve evlendirmeye devam etti. Ancak imparator bu durumu öğrendikten sonra Aziz Valentine’yi erkekleri sevmeye devam ettirdiği için tutuklatıp sopa ile dövdürterek öldürttü. 

SINIRLARI BİLMEK

Sevgililerin iyi anlaşabilmek ve aralarındaki sevgiyi koruyabilmek için birbirlerinin hak ve hürriyetlerini iyi bilmeleri gerektiğini ifade eden Aysu Özay ve Aytaç Sağay çifti, “Bizim tanışma hikayemiz çok tuhaf ve spontane oldu. Ben hastanede doktor sırası bekliyordum. Sonra yanıma çok tatlı bir delikanlının oturduğunu fark ettim. Bakıştık ve birbirimizle sohbet etmeye başladık. 25 dakika sonra muayene sırası bana geldi ve ben doktorun yanına girdim. Muayeneden sonra doktora aşık olduğumu söyledim. O da ‘Git şimdi söyle eğer şimdi söylemezsen belki de çok güzel bir birliktelik hiç oluşmayacak’ dedi. O anda kendimde nasıl bir cesaret bulduğumu bende bilmiyorum çünkü normal bir zaman diliminde böyle bir şeyi yapabilmem mümkün değildir. Kapıdan çıkar çıkmaz yanına gittim ve büyük bir cesaretle kendisinden çok hoşlandığımı söyledim. Biraz daha sohbet ettik ve sonrasında telefon numaramı istemesiyle de ilişkimiz başlamış oldu. Şimdi yaklaşık bir yıldır devam eden güzel bir birlikteliğimiz var” dedi.

LEYLADANSONRA.COM

Sevginin kendilerini hayata karşı daha derinden bağladığını ve mutluluk verdiğini ifade eden Gökçe Gökkaya ve Şahin Total çifti sevince hayatın çok daha güzel ve neşeli görünmeye başladığını ifade ederek tanışma hikayelerini ve sevgi ile ilgili hislerini şöyle paylaştı: “http://www.leyladansonra.com isimli tıp fakülteli öğrencilerin kurduğu siteye üye olmamızla başladı her şey. Bu platforma üye olan insanlar gönüllü olarak başta onkoloji servisinde yatanlar olmak üzere kronik hastalıklara sahip olan çocuklara yardımda bulunuyor. Bizde küçük hediyeler alarak çocukların dileklerini gerçekleştirmeye çalışıyor oyunlar oynayıp onlara masallar anlatıyorduk. Böylesine hayırlı bir işte daha hayırlı bir yola girdi birlikteliğimiz. Sevgi öylesine güzel ki denizi saatlerce birlikte sıkılmadan izleyebiliyoruz. Bizi diğer çiftlerden ayıran özelliğimiz aramızda bir tartışma yaşanmaması. Sanırım birbirimizin sınırlarını iyi anlamamamızdan ve birbirimizi olduğumuz gibi kabul edip değiştirmeye çalışmamaktan kaynaklanıyor bu sevgi. Birbirimizi iyi anlıyoruz ve birlikte yapmaktan hoşlandığımız birçok ortak ilgi alanımız var.”

UYUM VE AHENGİN SIRRI

Aralarında zaman zaman tartışmalar yaşandığını ancak bir tarafın sürekli alttan almasıyla sorunların üstesinden kolaylıkla gelindiğini ifade eden Ulu Er Özolçar ve Burcu Alan çifti, “Bence uyum ve ahenk dolu bir ilişki yaratabilmek için çiftlerin nelerden hoşlanıp nelerden hoşlanmadığını gözlemleyerek ona göre tavır alması çok önemli. Tartışmaların hiçbir sorunu çözmediğini fark ettikten sonra aslında geri adım atmanın kendisi de çözüm olabiliyor. Şunu fark ediyoruz ki huzurlu olmak haklı olma inatçılığı sergilemekten çok daha akıllıca bir seçim. Sevgi bize enerji verip bizi daha heyecanlı ve yaşamdan keyif alır hale getiriyor. Ben sevgimi sürekli olarak seni seviyorum diyerek göstermeyi tercih etmiyorum. Ben zaten sevdiğim insanın beni sevdiğini biliyorum. O da benim onu sevdiğimi. Her gün seni seviyorum demek sanki sevginin büyüsünü kaçırıp basitleştiriyor. Bence burada eylemlerimizle karşı tarafa hissettirdiklerimiz söylemlerimizden çok daha etkili oluyor” şeklinde konuştu.