Sıkıntılar kartopu gibi büyüyerek artıyor

EMİNE YALÇIN

Türk Sağlık Sen İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Ahmet Doğruyol, var olan personel eksikliğini gidermek adına elbette personel alımı olacağının altını çizerek, ancak ilk önce sağlık sisteminin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini önerdi. Doğruyol, her geçen gün sağlık alanında var olan sıkıntıların kartopu gibi büyüyerek arttığını da sözlerine ekledi.

“KARTOPU GİBİ BÜYÜYEREK ARTMAKTA”

Türk Sağlık Sen İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Ahmet Doğruyol, sağlık sisteminin karmakarışık olduğunu öne sürerek, her gün yeni bir uygulama ile karşı karşıya kalındığını belirtti. Doğruyol, “Mesela aile hekimliğinde yapılan uygulamalar ile şu anda aile hekimliği bir çıkmaza girdi. Yine geçen günlerde bakanlık aile hekimlik sisteminin butik hastaneye dönüşeceği şeklinde bir açıklama yapmıştı. Bu dönüşümün nasıl olacağı da net değil. Sağlık alanında pek çok sıkıntı var. Ve her geçen gün sıkıntıların azalması yerine kartopu gibi büyüyerek var olan sıkıntılar artmaktadır” dedi.

“HEMŞİRE AÇIĞI HAT SAFHADA”

Sağlık alanında personel açığının olduğunu da ifade eden Doğruyol, daha önce sağlık ocakları sisteminde toplum sağlığı merkezlerinde çalışan ebe ve hemşirelere zorunlu tayin yapıldığını şu an için toplum sağlığı merkezine yeni atamaların gerçekleştiğini söyledi. Doğruyol, “Mesela İzmir’i ele alalım. Eğitim ve araştırma hastanelerimiz başta olmak üzere hemşire açığımız var. Her türlü personel açığımız var. Ancak hemşire açığı hat safhada. Var olan personel eksikliğini gidermek adına elbette personel alımı olacak. Ama öncelikle sağlık sistemi yeniden gözden geçirilmeli. Sağlık sisteminin temeli sağlam olması gerekiyor. Maalesef bakanlık yaptığı uygulamalarla sağlık sistemini allak bullak etti. Biz bu yüzden sürekli yeni problemlerle karşı karşıya kalıyoruz” diye konuştu.

“SAĞLIK SİSTEMİNDE İYİ NİYET KALMADI”

Doğruyol, sağlık sisteminde var olan sıkıntıların bir an önce kalıcı bir şekilde çözülmesini temenni ettiklerine de dikkat çekerek, “Sağlık Bakanlığı maalesef sivil toplum kuruluşları ile hiçbir fikir alışverişinde bulunmuyor. Ama alanı en iyi bilen alanda çalışanlardır. İlgili dernekler ya da sendikalardır. Ülkemiz şartlarında sağlık sitemi için en iyi koşulların oluşturulması gerekiyor. Burada bizim gördüğümüz kadarıyla sağlık sisteminde iyi niyet yok. Özellikle özel hastaneler başta olmak üzere eğitim ve araştırma hastanelerinde ve devlet hastanelerinde ‘ne kadar para kazanırız?’ mantığı var. Asıl olması gereken ‘vatandaşa daha iyi hizmeti nasıl sunabiliriz’ olması gerekiyor. Ama maalesef bu mantıktan gün geçtikçe uzaklaşıyoruz. Ancak sağlık politikalarından para kazanma derdinin ikinci plana atılması gerektiğini düşünüyorum” şeklinde konuştu.

“SAĞLIK ÇALIŞANI ÜVEY EVLAT KONUMUNDA”

2002 yıllarında bir hemşire ile bir polisin hemen hemen aynı maaşı aldığını ama günümüzde bir hemşirenin bir polisin maaşının 3’te 2’si kadar olduğunu iddia eden Doğruyol, “Şu an için bir uzman hekim arkadaşımız emekli olduğunda 2 bin ya da 2 bin 200 civarında maaş alıyor. Bu arkadaşlar uzman hekim. Bu arkadaşlar sağlık personeli. Bu ek ödemeler ile ilgili sıkıntı büyük. Özellikle 2002 yılından bu yana mevcut olan iktidar ile sağlık çalışanı üvey evlat konumuna düşmüştür. Gün geçtikçe de kötüye gittiğimizi düşünüyorum. Biz ümit ediyoruz ki Sağlık Bakanlığı 2016 yılında sivil toplum kuruluşları ile bir araya gelerek mevcut olan sorunları konuşacak” dedi.