“Sıra dini yapıların talanına geldi”

Tarihi Esnaf Şeyh Camii’nde hırsızlık olayı yaşandı. Caminin abdest muslukları, kapıları ve pencereleri çalınırken, günümüzde İzmir tarihinin en büyük metal hırsızlığının gerçekleştiği vurgulandı


  • Oluşturulma Tarihi : 19.04.2022 07:12
  • Güncelleme Tarihi : 19.04.2022 07:12
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
“Sıra dini yapıların talanına geldi”

SULTAN GÜMÜŞ KAYA / ÖZEL HABER

İzmir’in kadim semtlerindeki tarihi yapılara verilen zararlar yürek burkarken, son olarak Kemeraltı Çarşısı’nda, 442 Sokak’ta bulunan Esnaf Şeyh Camii’nin kapıları, pencereleri, abdest muslukları çalındı ve eşyalarına zarar verildi. Kente dair birçok araştırma yapan ve tarihi yapılarda yaşanan kayıpların önüne geçmeye çalışan Kent Gözlemcisi Ertuğrul Susup, meydana gelen hırsızlık olayının ardından, “Sıra dini yapıların talanına geldi” dedi. Restorasyonu yapılacağı için kapalı tutulan, 17. yüzyılın sonu-18. yüzyılın başlarına tarihlenen, doğu duvarında yıllardır akmayan çeşmesi, bakımsız haziresinde İzmir Valisi Hacı İsmail Paşa’nın mezarı olan, avlulu minareli Esnaf Şeyh Camii, korunmayı beklerken, yağmalanan tarihi yapılar endişe uyandırmaya devam ediyor. İzmir tarihinin en büyük metal hırsızlığının bu dönemde yaşandığını kaydeden Susup, “Bu günlere ulaşan mirasımız… Birlikte güçlü ses çıkmaz ise yarına yoklar! Hızla yağmalanıyorlar” sözlerine vurgu yaptı.

ÖZGÜN HALİNİ TAMAMEN KAYBETMİŞ

Öncelikle, Esnaf Şeyh Camii hakkında bilgi veren Ertuğrul Susup, “Camii’nin inşa tarihini, kurucusunu veya mimarını belirten bir kitabesi olmaması nedeniyle, cami hakkında detaylı bilgiye sahip değiliz. Ancak, haziresinden dolayı bu caminin önemli olduğu düşünülmekte. Caminin haziresinde bulunan yaklaşık 15 mezar taşından, en eskisinin Hicri 1149 (Miladi 1736-1737) yılına ait olması, caminin bu tarihte var olduğunu gösteriyor. 1807 tarihli mezar taşı, İzmir valilerinden Hacı İsmail Paşa’ya ait. Caminin beş köşeli bir kaide üzerine oturan minaresi 1957 senesinde yeniden yapılmış. Kiremit kaplı ana kubbe, sekizgen bir kasnak üzerine oturtulmuş. Camekânlar ile dışarıya bakan son cemaat yeri özgün halini tamamen kaybetmiş. Mihrabı niş şeklinde, minberi ise ahşaptan yapılmış. Mihrabın üst kesimine çevresi alçıdan yapılmış bitkisel motiflerle bezeli 1843 tarihli ayet kitabesi yerleştirilmiş. İçinde yoğun süslemeler bulunmayan Esnaf Şeyh Camii, sade bir şekilde tasarlanmış” cümlelerini kullandı.

EN BÜYÜK METAL HIRSIZLIĞI YAŞANIYOR!

Tarihi caminin, İzmir Konak’ta, işyerlerinin yoğun olduğu bir mahallede bulunduğunu aktaran Susup, “Tromplu yayvan bir kubbeyle örtülü. Avlusundaki küçük mezarlığı ile dikkat çeken Kemeraltı’ndaki nadir camilerden biri. Camiyi yaptıran kişi ve yapım tarihi hakkında ayrıntılı bilgiye ulaşılamıyor. Fakat şunu söyleyebiliriz ki caminin haziresi perişan bir halde! Ne yazık ki çoğu mezarların kime ait olduğu da bilinemiyor… Kültür karmaşasının çok yoğun olduğu bu memlekette, evsizlerin gelip yattığı, kalktığı bir yerde böylesine tarihi bir değerin korunması şart. Sıra dini yapıların talanına geldi. Bu günlere ulaşan tarih mirasımız… 1 buçuk asra yaklaşan zaman diliminde yıkılmadan, eksilmeden bu güne gelmişler. Birlikte güçlü ses çıkmaz ise yarına yoklar! Hızla yağmalanıyorlar. Son dönem mülteci yoğunluğu bilhassa bu bölgede arttı. Tarihin yağmalanması olayları da buna paralel olarak her geçen gün artıyor. Hatta günümüzde İzmir tarihinin en büyük metal hırsızlığı yaşanıyor. Kentin tarihi maalesef çaresiz! Güvenlik bir tanesini yakalasın çete iplik gibi çözülür. Fakat hiçbir önlemin alınamadığını, korunamadığını acı bir şekilde deneyimliyoruz” şeklinde eleştiri yaptı.

DİPNOT: Fotoğraflar Kent Gözlemcisi Orhan Beşikçi’ye aittir.

Haber Merkezi