Sokak köpekleri saldırılarına karşı çağrı: Toplumsal duyarlılık

Ülke genelinde artan sokak köpeklerinin saldırıları vatandaşlarda korku yaratırken hayvan dostu gönüllülerin birlik olması gerektiğini söyleyen Söğüt, toplumsal duyarlılık çağrısında bulundu


  • Oluşturulma Tarihi : 16.12.2023 08:09
  • Güncelleme Tarihi : 16.12.2023 06:55
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Sokak köpekleri saldırılarına  karşı çağrı: Toplumsal duyarlılık

Son günlerde artış gösteren sokak köpeklerinin saldırıları vatandaşlarda panik yaratıyor. Ankara’nın Keçiören ilçesinde başıboş köpeklerin saldırısına uğrayan 10 yaşındaki Tunahan Yılmaz’dan sonra sokak köpekleri, ülke gündemine yeniden geldi. Türkiye geneline bakıldığında 40’ı çocuk, 92 vatandaş köpek saldırısı sonucu hayatını kaybetti. Konuya ilişkin gazetemizde görüşlerine yer verdiğimiz İzmir Veteriner Hekimler Odası Başkanı Selim Özkan, sokak hayvanlarının olmadığını insanların bakmaktan sıkılıp sokağa attıkları hayvanlar olduğunu söyleyerek bu konuda vatandaşların bilinçlendirilmesi gerektiğini belirtti. Geçtiğimiz yaz döneminde ise Gaziemir Beyazevler Mahallesi’nde köpek saldırısına maruz kalan Gaziemir Beyazevler Mahalle Muhtar Adayı Mihrican Söğüt, yaşadığı yerdeki hayvan dostu gönüllülerin birlik olması gerektiğini vurgulayarak bu konuya öncülük edebileceğini ifade etti.

‘KISIRLAŞTIRMA SÜREKLİLİK ARZ ETMELİ

İzmir Veteriner Hekimler Odası Başkanı Selim Özkan, 2022 yılında İzmir Büyükşehir Belediyesi ile protokol imzaladıklarını, protokol çerçevesinde ise; 984’ü yasaklı ırk olan hayvanları gönüllülük esasına göre serbest kliniklerde kısırlaştırdıklarını ve sokağa atılmasını engellediklerini söyledi. Özkan, “Veteriner hekimler olarak biz bu durumu bir hizmet, bir sağlık sorunu olarak gördüğümüz için katkı koyduk ve diğer konuda da 4 bin hayvan yakalandı ve kısırlaştırıldı fakat bakıldığında yeterli değil. Burası büyük bir okyanus ve büyükşehirlerin süreklilik arz ederek kısırlaştırma operasyonlarını yapmaları gerekir. Bunu yapmadığımız taktirde üremelerinin önüne geçemeyiz. Bu durum belediyelerin ve yerel yönetimlerin karşısına daha ciddi boyutta geliyor” dedi.

SOKAK HAYVANI YOK, SOKAĞA ATILAN VAR

Özellikle kış aylarında insanlar gibi hayvanların da üşüdükleri için, daha çok enerji almak istedikleri için beslenme ihtiyacını karşılama gereksiniminde bulunduklarını belirten Özkan, “Bulundukları bölgeyi kendi yaşam alanı olarak tahsis ediyorlar insanlar yaşadıkları o bölgeye girdiği an köpeklerde kendi bölgesini korumak adına saldırma ya da bu tarz olaylar görülüyor. Bu vakaların ana sebebi bu. Buradaki en büyük sıkıntı şu ki, Büyükşehirlerde sokak hayvanı diye bir şey yok, sokağa atılan hayvan var. Sahipli hayvanların çiplemesi tamamen bitirildikten sonra kanunlarda yer alan cezalar bu sokağa atılan hayvanların çipi okutulduktan sonra hayvanın kime ait olduğu kesin tespit edildiği takdirde sokağa atan kişiye gerekli ceza verilirse insanlar hayvanları sokağa atamayacak. Bakamayacağı hayvanı almayacak ve bu şekilde de kaçak, kontrolsüz üretimler ve hayvan ticareti de yapılamayacak. Bunlarında önüne geçilmeli geçilmediği taktirde sokaktaki hayvan sayısını azaltmamız çok zor bir durum. Hayvanları bir araya toplayıp kapatmak bir çözüm değil bizim ana sorunumuz sokak hayvanlarının olmadığını sokağa atılan hayvanlar olduğu konusunda insanlarımızı bilinçlendirmeliyiz” şeklinde konuştu.

OLUMSUZ BİR EYLEMDE BULUNMADIM

Gaziemir Beyazevler Mahalle Muhtar Adayı Mihrican Söğüt, köpek saldırısına uğradığı günü anlattı. Söğüt, “Bu yaz temmuz veya ağustos ayında tam zamanını bilmiyorum. Sabah yürüyüşe çıktığımda arkamdan çok sessiz bir şekilde geldi, fark etmedim. Kendi mahallemden yaklaşık 250-300 metre mesafe uzaktaydım. Ayakkabımı bağlamak için eğildiğim esnada arkamdan saldırdı. Köpeğe olumsuz anlamda hiçbir eylemim olmadı zaten onu fark etmemiştim bile. Saldırıdan sonra biraz sıkıntılı süreç yaşadık. Belediyenin veterinerliği de köpek eğer mahallenizde yaşıyorsa, gözetime almamız gerektiğini söyledi. Isırılmamıza rağmen bakımını ve gözetimini onların yapması gerekirken biz yapıyoruz bu da ayrı bir olay” ifadelerini kullandı. Yaşadıkları muhitte sokak köpeklerinin çoğaldığını dile getiren Söğüt, “Köpekler, ilçe mahallelerden çok fazla bizim muhite bırakılmaya başladı. Biz 555. sokakta oturuyoruz ve bana saldıran bu köpeğe çevre evlerde yaşayan kişiler bakıyor. Arkadaşım geçen hafta yine aynı köpeğin bir genç kıza saldırdığını anlattı. Köpek, kızı durduk yere koşturmaya başlamış. Dışarıdan bakıldığında uysal sakin bir köpek gibi duruyor ama anlık olarak ne yapacağı belli olmuyor” dedi.

TÜRKİYE’DEKİ BARINAKLARI DOĞRU BULMUYORUM

Kendisinin de hayvan sever olduğunu söyleyen Mihrican Söğüt, evinde 2 köpeğinin ve bir kedisinin olduğunu belirtti. Söğüt, “Patili dostlarımızı tabi ki de koruyup besleyeceğiz. Son zamanlarda sokak köpekleri tarafından yaşanan saldırı olaylarındaki artış ben ve çoğu vatandaşta korku ve panik yaratmış durumda. Sokak köpeklerinin toplatılsın, uyutulsun asla demiyoruz. Doğal yaşam alanlarını da bozmayalım ama hayvanları seven gönüllü insanlarla iş birliği yaparak bu duruma el atabiliriz. Barınakları da çok sağlıklı bulmuyorum. Türkiye’deki barınak mantığı koca bir alanın etrafını çitlerle çevirip hayvanları içerisine bırakmak. Bu mantıkla olan bir barınak değil de yurtdışındaki barınakların nezdinde, hayvan haklarına yakışır bir şekilde barınaklar tahsis edilebilir” şeklinde konuştu.

DİĞER MAHALLELERE ÖRNEK OLABİLİRİZ

Mama fiyatlarındaki artışın vatandaşlarında ekonomik olarak zorladığını da ifade eden Söğüt, “İnsanlarda sokak hayvanlarına evde arta kalan yemekleri vermeye çalışıyor öyle olunca mahallelerde kirleniyor. Oturduğumuz mahalle doğayla iç içe bir yer. Mesela müsait boş bir alana hayvanlar için yaşam alanı inşa edebiliriz. Onlar içinde daha iyi olur. Bizim mahallemiz ve birçok mahalle de gönüllü olan kişilerle birlikte çok büyük olmasa da uygun standartlarda düzgün barınaklar sağlanabilir. Gönüllülerin de bu barınaklarda çalışabileceğini düşünüyorum. Bizim mahalle konum bakımından uygun fakat prosedürüne bakmak lazım. Bizim mahallemiz için bu konuya öncü olmak isterim biz bu projeyi gerçekleştirebilirsek diğer diğer mahalle ve çevre illerde de örnek oluruz. Bir başka sorun ise sokakta hayvanlar için koyduğumuz mama ve su kaplarını plastik toplayıcılar alıyorlar” diye konuştu. Son olarak da kontrolsüz hayvan satışları olmasına tepki gösteren Söğüt, insanların talepleri doğrultusunda hayvan üretimi yapıldığını söyleyerek bu durumun önüne geçilebilecek yaptırımların uygulanması konusunda talepte bulundu.

Haber Merkezi