Staj ve Çıraklık Sigortası Mağdurları haklarını istiyor

Hakları için mücadele eden İzmir Staj ve Çıraklık Sigortası Mağdurları Federasyonu Başkanı Özek, “Devlet kendi içinde çatışıyor. Milli Eğitim bizi öğrenci olarak kabul ederken TÜİK işçi olarak görüyor. İki devlet kurumunun arasında bizler çaresiz kalıyoruz” dedi


  • Oluşturulma Tarihi : 14.02.2024 08:33
  • Güncelleme Tarihi : 14.02.2024 05:33
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Staj ve Çıraklık Sigortası Mağdurları haklarını istiyor

AYSELİN UZUN-ÖZEL HABER- Türkiye’de Eylül 1999 öncesi sigorta girişi yapılan ancak emeklilik başvurusu 'staj' ve 'çıraklık' nedeniyle kabul edilmeyen 250 bin mağdur var. Mağdurlar devletin kendilerine verdiği sözleri tutmadığını ve başta Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) olmak üzere tüm siyasi partilerin kendilerine yıllardır bu sorunun çözüleceğine dair vaatlerde bulunduğunu ancak hiçbirinin sözlerinde durmadıklarını belirtti. Yaşanan mağduriyetin giderilmesine yönelik 2009 yılında bizzat konunun mağdurları tarafından kurulan Staj ve Çıraklık Sigortası Mağdurları Federasyonu ise 18 Şubat Pazar günü İstanbul’da büyük bir miting yapacaklarını duyurdu.

İzmir Staj ve Çıraklık Sigortası Mağdurları Federasyonu Başkanı Semiha Özek, “Devlet kendi içinde çatışıyor. Milli Eğitim bizi öğrenci olarak kabul ederken TÜİK işçi olarak görüyor. İki devlet kurumunun arasında bizler çaresiz kalıyoruz. Demem o ki devlet bu konuda maalesef işine geldiği gibi davranıyor” dedi. Konuyu yakından takip eden ve staj ve çıraklık mağdurlarına her anlamda destek olduğunu belirten Cumhuriyet Halk Patisi (CHP) İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç ise “Emeğiyle, alın teriyle çalışmış vergisini vermiş ancak emekli olamamış bu vatandaşlarımızın her zaman yanında olacağız” ifadelerini kullandı.

semiha

DEVLET KENDİ İÇİNDE ÇATIŞIYOR

Kendisinin de 1992 staj mağduru olduğunu dile getiren Başkan Semiha Özek, staj yaparken en ağır işlerde çalıştırıldıklarını ve normal bir işçiden hiçbir farkları olmadığını belirtti. Özek, emeklerinin karşılıksız kaldığından yakınarak “Bizlere o zaman henüz 17 yaşında olmamıza rağmen her türlü işi yaptırdılar. Hatta orada bir iş kazası bile geçirdim. Yani şöyle söyleyeyim; işçiler görevi neyse onu yapardı ancak biz stajyer olduğumuz için bize tuvalet bile temizlettiler. Bizler bilfiil işçiydik ve bu uğurda kimimiz hayatını kaybetti, kimimiz ise uzuvlarını. Hatta geçen gün Arda Tombul diye bir kardeşimiz de makineye kafası sıkışarak hayatını kaybetti. Bu ne ilk olacak ne de son. Bizler ezilmeye devam edeceğiz. Öğrencinin yeri okuldur. Fabrikalar ve atölyelerde değil. Öte yandan devlet kendi içinde çatışıyor. Milli Eğitim bizi öğrenci olarak kabul ederken TÜİK işçi olarak görüyor. İki devlet kurumunun arasında bizler çaresiz kalıyoruz. Demem o ki devlet bu konuda maalesef işine geldiği gibi davranıyor. İşsizlik verilerini düşürürken TÜİK çırak ve stajyerlere işçi diyor ama Milli Eğitim’e baktığımızda aynı kişiler eğitimin bir parçası gösteriliyor” açıklamasında bulundu.

BİZİ SGK VE DEVLET KANDIRDI

Staj ve çıraklık konusunda devletin iş verenin çıkarını gözettiğini iddia eden Semiha Özek, “Bizim elimize bir SGK kartı verildi. Girişim 1992 olarak gösterildi. Hatta o zamanlar bize, siz çok şanslısınız, sigorta girişiniz erkenden yapıldı. Erkenden emekli olursunuz dendi. Ancak bize o zamanlar verdikleri sözü tutmadılar. Bizlerin mağduriyeti o zamanlardan başladı. Bizi SGK ve devlet kandırdı. Ben eğer sigorta girişimin geçersiz olduğunu bilseydim bir dahi olsa bir yerde çalışıp sigorta girişimi başlatırdım. Biz bunun böyle olmadığını çok geç öğrendik. 2008 senesinde SSK ve BAĞ-KUR tek çatı altında toplandığı anda bizim iki tane girişimiz çıktı. Bir insanın nasıl iki tane doğum tarihi olmayacağına göre iki tane sigorta girişi de olamaz. Oluyorsa çıkış da olmalı. Bu tamamen iş vereni destekleyen bir yöntem. İş veren bizi ucuz işçi olarak kullandı. Daha doğrusu devlet kullanmalarına izin verdi. Yani iki taraf kazandı biz kaybettik. Yıllardır MHP’nin seçim vaatlerinde varız ama yerine getirilmiyor. Biz sözlerin tutulmasını istiyoruz. Bizler hakkımızı istiyoruz” dedi.

8 EVLADIMIZ FECİ ŞEKİLDE HAYATINI KAYBETTİ

CHP’li Sevda Erdan Kılıç, zamanında iş makinelerinde uzuvlarını kaybeden ve yeri geldiğinde patronları uğruna ölen stajyer ve çırakların, sıra hakkını almaya gelince devlet tarafından ötekileştirildiklerini vurgulayarak “Maalesef 3308 Sayılı Kanun kapsamında işletmelere zorunlu olarak çalışmaya gönderilen stajyer ve çırakların o günkü sigorta girişleri bugün sigorta girişi olarak kabul edilmiyor. O gün sigortaları başladı, o dönem T.C. kimlik numarası olmadığı için sigorta kartı verilirdi. O zaman sigorta kartları da verildi ancak bugün o işe giriş tarihiniz geçersiz deniyor. Bu insanların suçu, günahı ne? Eğer adaletten bahsedeceksek staj ve çıraklık sigortası mağdurları hakkını almalı. Son bir yılda MESEM kapsamında çıraklık eğitimi gören 8 evladımız feci şekilde hayatını kaybetti. Analar babalar evlatlarını kaybederken iktidar sessizce izliyor. 3308 sayılı yasa artık gözden geçirilmeli! 5510 Sayılı Kanun ile de staj ve çıraklık sigortası mağdurlarının geçmişten gelen mağduriyetleri çözülmelidir. CHP olarak konuyla ilgili kanun tekliflerimiz de var. Eğer iktidar sizin verdiğiniz teklifi kabul etmeyiz diyorsa, bu mağduriyeti giderecek kendilerinin getireceği her türlü kanun teklifine de destek oluruz. Emeğiyle, alın teriyle çalışmış vergisini vermiş ancak emekli olamamış bu vatandaşlarımızın her zaman yanında olacağız” diye konuştu.

HABER MERKEZİ

Yazarımız Kim ?

HABER MERKEZİ