Sayfa Yükleniyor...
Lisanslı depolarda yapılan stoklar sayesinde una erişim konusunda bir sıkıntılarının olmadığını belirten EUSD Başkanı Haluk Tezcan, ekmek israfı konusunda da vatandaşları uyardı
NURETTİN BAKİ-ÖZEL HABER
Maliyetlerdeki artış nedeniyle Türkiye’de unun fiyatı son altı ayda ikiye katlandı. ‘2022 daha zor geçebilir’ uyarısı yapılıyor. Özellikle son günlerde artan un fiyatlarına paralel ekmek zamları da gelmeye başladı. Birçok kentte olduğu gibi İzmir’de de ekmeğin fiyatı 2 TL’den 2.50 TL’ye yükseldi. Tam da bu noktada artan un fiyatlarını Ege Bölgesi Un Sanayicileri Derneği (EUSD) Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Tezcan ile konuştuk. Un fiyatlarının yükselmesinin ana sebeplerinin başında hammaddesi buğdayda hem döviz kuruna hem de ülke genelinde yaşanan kuraklıkla gelen zamlardan kaynaklandığını belirten Tezcan, ekmeğin israfı konusunda da vatandaşlara çağrıda bulundu.
YANLIŞ BİR ALGI VAR!
Döviz kurunda yaşanan artışın un fiyatlarını da doğrudan etkilediğini belirten Tezcan, piyasada un fiyatlarını sanki un sanayicilerinin bile isteyerek yükselttiği gibi bir algının da kesinlikle doğru olmadığını ifade etti. Tezcan, “Buğday genellikle yurt dışından ithal edildiği için döviz kurunda yaşanan artış ister istemez un fiyatlarımızı da artırıyor. Dövizin artışıyla beraber dünya fiyatlarının da neredeyse ikiye katlanması, yani 220 dolardan 400 dolarlara çıkması dediğim gibi bizi fiyat anlamında olumsuz etkiliyor. Buğdaya gelen zamlar alım fiyatlarımızın yüksek olmasına sebep oluyor. Sanki un sanayicisi un fiyatlarını artırıyormuş gibi bir algı var. Bu algı son derece yanlış bir algı. Böyle bir şey söz konusu değil, un sanayicileri olarak hammaddeye gelen zamları mecburen ürünlere yansıtmak durumundayız” diye konuştu.
BUĞDAYI İYİ Kİ STOKLAMIŞLAR
Buğdayın lisanslı depolarda stoklanmasının bu dönemde un sanayicisi için de olumlu etkiler yarattığını söyleyen Tezcan, şöyle konuştu: “Zamlardan önce çiftçimiz zaten harmanını bitirmişti. Lisanslı depolarda stok yapan tüccar ya da çiftçi varsa bu durum onlara olumlu yansımış oldu. İyi ki stok yapmışlar ki şu anda elimizde hammadde var. Zaten ürünün ulaşılabilirliği açısından stok yapan tüccarın olması sektörün dinamizmi açısından kıymetli. Evet, bazen fiyat yüksek olabiliyor ama fiyat yükselmiş olmasına rağmen mala ulaşamayabiliyorsunuz. Allah korusun öyle bir kıtlık ve yokluk çok sıkıntılı süreçler Allah bugüne kadar bize yaşatmadı bugünden sonra da yaşatmasın diyoruz. Çünkü buğday bizim temel gıda maddemiz.”
DEVLET TÜKETİCİYİ KORUYOR
Ekmek fiyatlarına yapılan zamları da değerlendiren Tezcan, “Devlet çok ciddi anlamda fırıncıyı korumak anlamında fiyatlarda sübvansiyon uyguluyor. Dolayısıyla fırıncıya indirimli ürün verilmesi konusunda destek sağlıyor. Bu da üretici ve tüketici arasında gelen zammı bir miktar daha aşağıda tutuyor. Ve bu şekilde direkt tüketiciyi koruyan bir destek de sağlamış oluyor” dedi.
UN SIKINTIMIZ YOK
Un sanayicilerinin una rahat bir şekilde ulaşabildiğini de sözlerine ekleyen Tezcan, “İzmir’deki un sanayicileri, Toprak Mahsulleri Ofisinden (TMO) ve dünya piyasalarından hammadde tedarik ediyor. Dolayısıyla kapasite kullanımlarını tüketicinin isteği doğrultusunda organize ediyor. Herhangi bir un sıkıntısı ya da una erişim konusunda bir sorun yok. Un sanayicisi bütün gücüyle hammaddeye ulaşıyor ve onu da en iyi üretim modeliyle tüketicilerin hizmetine sunuyor. Yani ‘ben un bulamıyorum, una erişemiyorum’ gibi bir sıkıntı yok. Herkes kolaylıkla una erişebiliyor” şeklinde konuştu.
İKLİM KRİZİ UYARISI!
Yaşanan kuraklıkla birlikte buğday üretiminde önümüzdeki dönemde sıkıntıların yaşanabileceğine de dikkat çeken Tezcan, israf konusuna vurgu yaptı. Tezcan, “Çok sıkıntılı bir süreçten geçiyoruz. Küresel ısınmanın etkisiyle buğdaya ulaşmakta güçlük çekeceğimiz dönemler geliyor. Onun için de en azından yediğimize dikkat edelim. Böyle dönemlerde ekmeğimizin israf edilmemesi gerektiği, böyle dönemlerde buğdayın, unun ne kadar kıymetli, ekmeğin ne kadar değerli olduğunu anlamamız gerekiyor. Onun için de ekmeği tüketirken israf etmeden ihtiyacımız kadar almalıyız, ihtiyacımız kadar tüketmeliyiz. Bu anlamda hepimize çok önemli görev düşüyor. Çok ciddi miktarda israf ediyoruz. İsrafla ilgili mücadelemiz, çalışmalarımız devletimizin öncülüğünde devam ediyor. Biz Ege Un Sanayicileri Derneği olarak bu çalışmalara sonuna kadar destek veriyoruz” ifadelerine yer verdi.
Haber Merkezi