Süt tüketimi sivilce yapmaz!

EÜ Süt Teknolojisi Bölüm Başkan Vekili Prof.Dr. Harun Raşit Uysal, sütün akne ve sivilceye neden olmadığını belirterek, “Bütün sivilceler süt ürünlerini tükettiğimiz için mi oluyor?” dedi


  • Oluşturulma Tarihi : 07.07.2020 07:58
  • Güncelleme Tarihi : 07.07.2020 07:58
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Süt tüketimi sivilce yapmaz!

ÖZKAN PEKÇALIŞKAN-ÖZEL HABER
Ege Üniversitesi (EÜ) Ziraat Fakültesi Süt Teknolojisi Bölüm Başkan Vekili Prof.Dr. Harun Raşit Uysal, Ergenlik çağında ve yetişkin dönemde karşılaşılan sivilce ve akne oluşumunda süt ve süt ürünlerinin etkili olduğuna dair yaklaşımların gerçeği yansıtmadığını belirtti. Sivilce ve akne oluşumuna neden olan yağların bir tek süt ve süt ürünlerinde olmadığını söyleyen Prof.Dr.Uysal, “Doğada başka besinlerde yağ yok mu? Balıkta, hazır gıdalarda yağ yok mu? Süt ve süt ürünlerini dünyada kötüleyen bir lobi var. Ama baktığınız vakit insanlar doğdukları süreçten itibaren Türkiye’de ve dünyada anne sütünden başlamak üzere hep süt içerek büyüdüler. Bütün sivilceler süt ürünlerini tükettiğimiz için mi oluyor? Süt ürünlerinden başka gıdalar sivilceye sebep olmuyor mu?” dedi.



BİNLERCE ÇALIŞMA VAR
İnsanların bağışıklık sisteminin güçlü olması gereken pandemi döneminde insanların süt ve süt ürünlerine karşı kafalarında önyargı oluşturulmasının doğru bir yaklaşım olmadığını ifade eden Prof.Dr. Uysal, “Sütteki; mineral maddeler, faydalı proteinler ve Omega-3 gibi mikrobesin öğeleri bağışıklık sistemimizi güçlü kılan en güçlü besinlerin başında geliyor. Bu dönemde süt ürünleri tüketmeyin, sivilce yapar, akne yapar yaklaşımı hiç doğru bir yaklaşım değil. Böyle bir iddianın karşısında karşı iddiada bulunan insanlara ve bilim adamlarına da söz verilmelidir. Sivilce ve akne oluşumunun sadece süte bağlanması doğru değil. Bununla ilgili tek çalışma yapılmış fakat süt ve ürünlerinin ne kadar faydalı olduğuna dair binlerce çalışma var. Sonuçta bu tür bilgileri gelişme çağındaki çocuklarda görüyor ve bu tür yaklaşımlarla gelişme çağındaki çocukların sütten uzaklaştırılmasını anlayamıyorum” diye konuştu.


 
KİŞİ BAŞI 100 LİTRE TÜKETİLİYOR
Pandemi döneminde bağışıklığı kuvvetlendirici süt ürünlerinden olan tereyağı ve kefir gibi gıdaları tavsiye ettiklerinin altını çizen Prof.Dr. Uysal, “Bu dönemde insanlar aynı zamanda açık gıdalardan paketli gıdalara doğru yöneldiler. Buna bağlı olarak süt ve süt ürünlerinde de paketli ürün kullanımı arttı. Ayrıca Türkiye ve Çin şu anda süt ve süt ürünleri konusunda anlaşma aşamasında. Çin’e süt ve süt ürünleri göndermeye başlarsak Türkiye’nin süt üretimi zaten buna yetmez. Türkiye’de süt ve ürünleri konusunda yeni yatırımların geleceğini çok yakın zamanda göreceğiz. Çin neden süt ve süt ürünlerini talep ediyor? Avrupa’da neden okul çağındaki çocuklara okul sütü projeleri uygulanıyor? Avrupa’da kişi başı süt tüketimi 100 litreden fazladır. AB’deki ya da Çin’deki bilim adamları bunları bilmiyor mu? Türkiye’de de neden devlet süt fabrikası ve soğutma tesisi kurmak isteyenler ile ilgili teşvik veriliyor?” şeklinde konuştu.
BÜTÜN SEKTÖR ETKİLENİYOR
Sivilce akne oluşumunun yanı sıra bağırsak sağlığına zarar veriyor ya da mideye zarar veriyor şeklinde haberlerin de çıkartılarak süt üzerinde devamlı algı yaratılmaya çalışıldığına dikkat çeken Prof.Dr. Uysal, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Bir bebek 3,5 kg doğduğunda 6 kilo olana kadar ilk ay sadece anne sütü ile besleniyor. Bebek 6 kilo olana kadar geçen 6 aylık sürede bir insan yavrusunun ihtiyacı olan tüm maddeler anne sütünde var. Böyle bir gıda maddesi dünyada yok. Bebekler doğduğu andan itibaren sütle besleniyor. Ardından verilen bebek mamaları da süt ve süt ürünleri ile yapılıyor. Arkasından yoğurt ve peynir yediriliyor. İnsan yavrusu hayatı boyunca süt ve süt ürünleri ile besleniyor. İlkokulda okul sütü programından geçiyor. Süt ve süt ürünleri tüketiminde alışkanlık kazanıyor. Ortaçağ’dan bu yana insan ömrünün artmasının sebebi tıbbın gelişmesinin yanında gıdada burada etkili oldu. Gıdalar pastörize ve sterilize edilerek gıda güvenliği sağlanmaya başlandı. Burada doktorlar, eczacılar, ziraat mühendisleri, gıda mühendisleri ve veteriner hekimlerden oluşan bir beşli sacayağı var. Bu beşli sacayağı toplumun sağlığının korunmasında ve hastalığa yakalanmamasında bu beşli sacayağı çok önemli. Doktorlar hastalığa yakalandıktan sonra da tedavi ediyor ama temelde sağlıklı gıda üretmek açısından gıda ve ziraat mühendisleri ile veteriner hekimler çok önemli. Bütün bu kesimler toplumun sağlıklı beslenmesi için uğraşıyor. Sonra bu şekilde iddialar gündeme gelince geriye dönük olarak bütün bu sektörler etkileniyor. Doğru olsa kabul etmek mümkündür. Çünkü insanların sağlığı mı para mı derseniz kesinlikle sağlık deriz ancak bu tür yaklaşımlar doğru değil.”
 
 

Haber Merkezi