Tarihi mezarın  üzerinde bir ilkokul!

İzmir’in Konak İlçesi’ne bağlı Kadifekale’de bulunan İnkılap İlkokulu, yüzyıllar öncesine ait Hristiyanlar ve Müslümanlar arasında çeşitli durumlara yol açmış Yusuf Baba mezarının üzerine kurulmuş durumda 


  • Oluşturulma Tarihi : 22.06.2019 06:53
  • Güncelleme Tarihi : 22.06.2019 06:53
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Tarihi mezarın  üzerinde bir ilkokul! haberinin görseli

BURCU YANAR/ÖZEL HABER
Kadifekale İzmir’in tarihi miraslarını içinde bulunduran önemli bir bölgeyi oluşturuyor. Helen, Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerine ait kalıntıların yer aldığı bölgede her geçen gün varlığından ve tarihinden bihaber olduğumuz eserler gün yüzüne çıkmaya devam ediyor. İşte kıyıda köşede kalmış, tarihi hakkında yalan yanlış pek çok bilgi barındıran o kalıntılardan biri de eskiden Yusuf Baba Edhemi Tekkesi’nin merkezini teşkil eden bir mezar taşına ait. Yüzyıllar boyunca Aziz Polycarp olarak bilinen ve Hristiyan vatandaşların boş yere dua etmesine sebep olan Yusuf Baba’nın mezarının üzerinde ise şimdilerle aktif olarak hizmet veren İnkılap İlkokulu bulunuyor. Konu ile ilgili olarak Aziziye Mahalle Muhtarı Özlem Kanmetin, şu anda gündemde böyle bir konu olmadığını belirtti. Tarih Araştırmacısı Mustafa Üzel ise, kimsenin üzerinde durmadığı bu konunun neden önem teşkil ettiğini tarihsel kanıtlara dayanarak anlattı.



BİR MİSYONER YÜZÜNDEN…
Araştırmacı/ Yazar Mustafa Üzel, kentin tarihine ışık tutarak eski Osmanlı kayıtlarında bulunan belgelerle birlikte bu konuyu aydınlatan önemli çalışmalara imza atarak Yusuf Baba Tekkesi’nin tarihi ile ilgili ilginç bilgileri ortaya koydu. Mustafa Üzel, 2 bin yıl öncesinde yani Hrıstiyanlığın erken dönemlerinde Romalıların Hrıstiyan avında olduklarını ve buldukları Hrıstiyanları inanılmaz işkencelerle katlettiklerini söyleyerek İzmir’in Pagos Dağı’nda ise Romalıların eğlence mekanı olan ve bugünkü İnkilap İlkokulunun çapraz arkasına gelen yerde bulunan stadyumda ise Aziz Polycarp’ı kimine göre yakarak kimine göre hayvanlara parçalatarak katledildiğini aktardı. Üzel, konu ile ilgili şu ifadelere yer verdi: “Aziz Polycarp öldürüldükten sonra bir mezar yapıldı mı yapılmadı mı ya da Hrıstiyanlara özgü bir şekilde kemikleri toplanarak bir kiliseye mi kaldırıldı, bilinmiyor ve halen de bilinmemekte. Bu olaydan yaklaşık bin 500 yıl geçtikten sonra, 1622 yılında İzmir’e bir misyoner gelir ve o dönemde Kadifekale’de bir Müslüman tekkesi olan Yusuf Baba Edhemi Tekkesi’nin merkezini teşkil eden bir mezar görür ve burasının Polycarp’ın mezarı olduğunu söyler, sonra da bütün Hrıstiyan alemi bir anda bunu sahiplenir, Türkler kötülenir ve ortalık ayağa kalkar.”



Üzel, “Bugüne kadar konusunda uzman arkeologlar, tarihçiler, araştırmacılar tarafından eğer gerçekten varsa yeri halen bulunamayan Aziz Polycarp’ın mezarı nedense, dinsel kimliğinin haricinde bir özelliği olmayan bu misyonerin içine doğar ve hiçbir mesnete dayanmadan söylediği bu iki cümle yüzünden burası kısa zamanda bir hac mekanı haline gelir. Her ne kadar arada ciddi araştırmacılar buna karşı çıksa da, dini liderler onları görmezden gelir. Yaklaşık 400 yıl boyunca Müslüman kesim de dahil kimse bu iki cümlenin gerçekliğini sorgulama ihtiyacı duymamış, batılılar da; Yusuf Baba’nın mezarının binlerce fotoğrafını çekip üstüne de ‘Tomb of St.Polycarp’ yazısını kondurarak ve bu konuda kitaplar yazarak burayı iyice sahiplenirler, yüzyıllar boyu burada dualar edip, ayinler düzenlerler” açıklamalarında bulundu.



İSLAMİ BİR MERKEZ OLDUĞU BELİRTİLMELİ
Araştırmalara başlayınca, Başbakanlık Osmanlı Arşivleri’nde ve Vakıflar arşivlerinde bahsi geçen Yusuf Baba’ya ait bol miktarda evrakla karşılaştığını belirten Üzel, “Arşiv evraklarında misyonerin geldiği tarihlerde burası bir Müslüman Tekkesi olarak gözüküyordu hatta vakıftı. Tekkenin adı da ‘Yusuf Baba Edhemi Tekkesi’ olarak geçmektedir. Arşiv belgelerine göre bırakın 17. yüzyılı 15. yüzyılda dahi burada bu tekke ve mezar mevcuttur ve imarethanesiyle, gelir getiren mülkleriyle burası bir vakıftır” dedi. Araştırdıkça konu hakkında daha enteresan bilgiler çıkmaya başladığını dile getiren Üzel, “Burada bulunan Yusuf Baba Tekkesi’nin, vakıf ve binalarını inşa ettirenin ise 1425-26 yıllarında şimdiki adıyla Doğanbey eski adıyla İpsili olan yerde bulunan kalede kardeşi Bayezid ile beraber öldürülen Aydınoğullarından olduğu söylenen ve fetret döneminin baş aktörü olarak kabul edilen  İzmiroğlu Cüneyd Bey olduğu ortaya çıktı. Yani, burasının Aziz Polycarp’ın mezarı olduğunu söyleyen misyonerden ve Polycarp’ın adını Yusuf Dede olarak değiştirmişler diyen seyyahtan 200-250 yıl önce dahi Yusuf Dede burada ve ismi de aynı. Bunu ben değil devletin resmi evrakları söylüyor” diyerek “Edhemi tarikatına bağlı bir tekke olan bu mekan zamanla Bektaşi Tekkesi’ne dönüşmüş ve Padişah ikinci Mahmut döneminde diğer Bektaşi tekkeleri gibi kapatılmıştır fakat vakıf olarak faaliyetini daha sonra sürdürse de bu da çok uzun süreli olmamıştır” ifadelerini kullandı.
Üzel, “Kadifekale bir inanç merkezidir. Hristiyan inançlarının, İslam inançlarının, zenci kültürlerinin, Bektaşi ve Mevlevilerin yüzyıllarca mekanı olmuştur. Bu açıdan bu bölgenin bir inanç merkezi olması ve bu yönüyle turizme açılmasının faydaları inanılmaz düzeyde olacaktır. Okulun yıkılması gibi bir şey elbette ki söz konusu olamaz fakat hemen yakınında katledilen Aziz Plycarp için, bu mezarın olduğu yerin duvarında eskiden İslami bir merkez olduğuna dair yazı yazılabilir. Şu anda din adamlarının bile bu durumdan haberi yok. Kadifekale’nin bir inanç merkezi olduğu ön plana çıkartılmalıdır” açıklamasını yaptı.
GÜNDEMDE YOK!
Okulun bulunduğu Aziziye Mahallesi Muhtarı Özlem Kanmetin, okulun durumu hakkında bilgiler vererek şunları söyledi: “Eski bir amfi tiyatronun o civardaki evlerin de okulun altında kalmış olduğunu biliyorum. Burada zaten pek çok tarihi eser mevcut durumda. Bildiğimiz kadarıyla şu andaki gündemde okulun yıkılmasıyla ilgili herhangi bir karar zaten yok. Buna belediyenin yetkili mercileri karar vermelidir.”