- Gündem
- 09.05.2025 21:35
Taşeron işçiler ile ilgili Başbakan Ahmet Davutoğlu, 2014 yılının kasım ayında yapılan genel seçimleri sonrasından bu yana beklenen taşeron işçi kadroları ile ilgili gelişmeleri geçtiğimiz günlerde açıkladı
EMİNE YALÇIN
Başbakan Ahmet Davutoğlunun önceki günlerde taşeron işçilere kadro geleceği açıklamaları taşeron olarak çalışan işçilerin akıllarında soru işareti bıraktı. Bu tasarıya göre tüm taşeron işçiler alınacak mı? Herhangi bir sınav yapılacak mı? Herhangi bir şart olacak mı? gibi akıllara gelen soruları Sosyal Güvenlik Uzmanı Fuat Tütüncüoğlu gazetemize özel açıklamalar yaparak cevapladı.
Sosyal Güvenlik Uzmanı Fuat Tütüncüoğlu, hükümetin seçim beyannamesinde söz verdiği vaatlerini 3-6 ve 12 aylık dönemlerde olmak üzere uygulamaya koyduğunu ve taşeron işçilere kadro verilmesi sözünü gündeme getirdiğini ifade ederek, asıl işin şu an Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Maliye Bakanlığına düştüğünü söyledi.
ARADAKİ TAŞERON ŞİRKETLER ÇIKARILIYOR
Taşeron demenin kısa bir tabir ile alt işveren demek olduğunu açıklayan Tütüncüoğlu, Yani bir işin bir bölümünü, esas işi yapan kurum ya da kişiden alarak, o işi yapmaya başlayan kişi, kurum ya da firmaya biz taşeron, böylesi işyerinde çalışan işçiye de taşeron işçi diyoruz. Başbakanın açıkladığı şekliyle taşeron işçilere bir kadro mu verilecek yoksa taşeronluk müessesesi kaldırılarak onun yerine devlet mi görev alacak? asıl çözülmesi ve rahatlatılması gereken konu budur. Başbakan Ahmet Davutoğlunun ifade ettiği kadro olayı ile Maliye Bakanı Naci Ağbalın açıkladığı hususlar arasında ilginç bir farklılık vardır. Maliye Bakanının açıkladığı kadro değil. Sadece aradaki taşeron şirketler çıkarılıyor. Üstelik bu yapılırken, taşeron şirketlerin karları da işçilerin ücretlerine eklenmiyor. Kamudaki taşeron işçilerin kadroya alınması Sayın Davutoğlunun açıkladığı gibi olmalı. Bütün kamu taşeron işçileri asıl iş ya da yardımcı iş ayrımına bakılmadan 657 sayılı Kanunun 4. Maddesindeki gibi olmalı. 657 sayılı Kanunun 5. Maddesi der ki; dört istihdam şekli dışında personel çalıştırılamaz Metni de şöyle: Madde 5-Bu Kanuna tabi kurumlar, dördüncü maddede yazılı dört istihdam şekli dışında personel çalıştıramazlar diye konuştu.
YASAYA EKLEME YAPILACAK
Tütüncüoğlu, 657/4. Maddesinde var olan istihdam şekilleri dışında başka bir sözleşme türü ile devletin kimseyi çalıştıramayacağını ancak Maliye Bakanının açıklamalarının 657 sayılı yasanın 4. ve 5.inci maddelerine yeni bir düzenlemenin geleceğini gösterdiğini belirterek, yasaya ekleme yapılacağını ifade etti. Tütüncüoğlu, Mevcut kuruluş biçimine bakılmaksızın, devlet ve diğer kamu tüzel kişiliklerince genel idare esaslarına göre yürütülen asli ve sürekli kamu hizmetlerini ifa ile görevlendirilenler memur sayılır. Özel bir meslek bilgisine ve ihtisasına ihtiyaç gösteren geçici işlerde, belirlenen esas ve usuller çerçevesinde kurumun teklifi ve Personel Başkanlığının görüşü üzerine Maliyece vizelenen pozisyonlarda, mali yılla sınırlı olarak sözleşme ile çalıştırılmasına karar verilen ve işçi sayılmayan kamu hizmeti görevlilerine sözleşmeli personel denir. Bir yıldan az süreli veya mevsimlik hizmet olduğuna Bakanlar Kurulunca karar verilen görevlerde ve belirtilen ücret ve adet sınırları içinde sözleşme ile çalıştırılan ve işçi sayılmayan kimselere geçici personel denir. Bunların dışında kalan ve ilgili mevzuatı gereğince tahsis edilen sürekli işçi kadrolarında belirsiz süreli iş sözleşmeleriyle çalıştırılan sürekli işçiler ile mevsimlik veya kampanya işlerinde ya da orman yangınıyla mücadelede geçici iş pozisyonlarında altı aydan az olmak üzere belirli süreli iş sözleşmeleriyle çalıştırılan geçici işçilerdir şeklinde konuştu.
ALDIKLARI ÜCRET ARTMALIYDI
Şimdi ise yeni bir statü geldiğini ileri süren Tütüncüoğlu, Bunun adını ister özel personel ya da özel işçi deyin. Devlet kurumlarına personel çalıştırma statüsü olarak dört ana unsur bulunuyor. Bakanın açıklamasına göre kamu taşeron işçileri, ne memur ne sözleşmeli personel ne geçici personel ve ne de daimi işçi olacaklar. Bu istihdam şekillerine bir beşinci unsur daha eklenecek ve taşeron işçileri bu yeni statüye göre istihdam edilecekler. Kamuda çalışan taşeron şirket işçileri 657/4. Maddenin (D) bendine göre kamu işçisi olmalıydılar. İşçi sendikalara üye olup toplu iş sözleşmelerinden yararlandırılmalıydılar. Aldıkları ücret ve sosyal hakları artmalıydı. Kamu taşeron işçileri memur veya işçi yapılmayacaklar. Öyleyse burada kadro cümlesi olmaz. Kadro kelimesi sadece memurlar ve kamu daimi işçileri için söz konusudur. Devlette sözleşmeli personelin veya geçici personelin kadrosu olmaz, pozisyonu olur ve bu yeni statünün de kadrosu söz konusu değil, teşkil edilecek yeni pozisyonlar söz konusu olacaktır dedi.
SINAVIN AYRINTILARI TASARIDA BELİRLENECEK
Tütüncüoğlu, kamu kurumlarının ihtiyaç duyduğu kadar personel alacağına dikkat çekerek, belediyeye veya belediyenin bağlı kuruluşuna karşı bir asıl işveren yanında çalışan tüm çalışanların kapsama alınacağını söyledi. Tütüncüoğlu, sözlerini şu şekilde bitirdi: Kurumların ihtiyaçlarına göre yapılacak sınavlarla eleman alınacak. Kamuya geçişte kişinin mesleği ve kamu hizmetini yapabilmesi için gerekli bilgi ve donanıma sahip olup olmadığını belirlemeye yönelik sınav yapılacak. Sınavın ayrıntıları tasarıda belirlenecek. Her kurumun kendi özelliğine göre bir sınav sistemi getirilecek. Memur mu olacaklar? Hayır. Bugün kamuda farklı statüler var. Memur statüsü var, 4B sözleşmeli memur personel statüsü var. 4C denilen geçici personel statüsü var. Bir de 4D denilen kamu işçisi statüsü var. Taşeron işçiler özel sözleşmeli personel olarak istihdam edilecekleri için yeni bir statü olacak. Taşeron işçilerin 1 Kasımdan önce kamu kurumlarında çalışıyor olması ve halen çalışmaya devam ediyor olması gerekiyor. Bu kişilerin, devlet memurluğuna atanmak için aranan şartları taşıması gerekiyor. Emekli aylığı almaya hak kazanmış ya da 65 yaşını doldurmuş taşeron işçi düzenlemeden yararlanamayacak. Kapsama giren personel, yasa çıktıktan sonra 1 ay içinde kendi kurumlarına başvuruda bulunacak. Kadroya alınanların 3er yıllık sözleşme dönemleri olacak. Dolayısıyla çalışan bu statüye atandıktan 3 yıl sonra sözleşmesi yenilenecek. Taşeron işçiler hali hazırda kendi çalıştıkları işlerinde ne kadar ücret alıyorlarsa onu alacaklar.
MEMURLARLA AYNI ZAM ORANLARINI ALACAKLAR
Atandıktan sonra memurlar ve diğer sözleşmeli personelin tabi olduğu toplu sözleşme hükümlerine tabi olacaklar. Memurlarla aynı zam oranlarını alacaklar. 4Alı denilen SSKlı işçilerle aynı haklara sahipler. Böylece primleri ve SSK girişleri geçerli olacak. Özel sözleşmeli personel pozisyonunda istihdam edilecekler. Emekli oluncaya kadar bu pozisyonlarında çalışmaya devam edecekler. İlgili kamu kurumları başvuruları aldıktan sonra şartların oluşup oluşmadığını değerlendirecek, memur olmanın gerektirdiği güvenlik araştırmaları da ayrıca yapılacak. Maliye Bakanlığı, Devlet Personel Başkanlığı yasadaki gereken şartların taşınıp taşınmadığını, ihdas edilmesi gereken pozisyon sayılarını belirleyecek. Daha sonra kurum düzeyinde bir vize işlemi yapılacak. Örneğin; üniversite hastanesinde kaç kişi istihdam edilmesi gerekiyor, talep neyse ona göre hem sayı hem de isim vizesi yapılacak. Maliye Bakanlığı'nın verdiği pozisyon sayısı belli olduktan sonra bu sınav süreci işleyecek. O sınavı geçenler de pozisyonlara atanabilecek. Çalışanların iş ayrımı demek, ne demektir peki? Bir örnekle açıklamak gerekirse, kamuya bağlı bir devlet hastanesinde çalışan ve röntgen çeken bir teknisyen, şu anda taşeron statüsünde iş yapıyorsa, bu asıl iş olarak değerlendirilecek ve kadro alabilecek. Aynı hastanede, personelin gidiş gelişleri için kullanılan servisin şoförlüğünü yapan biri ise, yaptığı iş sağlık ile direkt ilgili olmadığından, yardımcı işler statüsünde değerlendirilecek ve kadrosu verilmeyecek. Taşerona kadro bu ayrıma göre yapılacak.
BAŞBAKAN AHMET DAVUTOĞLU KONU İLE İLGİLİ NE SÖYLEMİŞTİ?
Asıl işlerde çalışan personelimizi kamuya alıyoruz. Ayrıca, yardımcı işlerde çalışan kardeşlerimizi de kamuya almayı kararlaştırdık. Böylece ister asıl iş olsun ister yardımcı iş olsun, dışarıda kalan tek bir taşeron işçisi kalmayacak inşallah.