Tekne var, barınak yok!

NURETTİN BAKİ - ÖZEL HABER

Bazen akşamları bazen de sabahları ‘Vira bismillah’ diyerek doğal avlanma yapan küçük tekneli balıkçılar, son dönemde sıkıntılı zamanlar geçiriyor. En büyük sorunları ise balıkçı barınaklarının sayısının az olması ve balık çiftliklerinin her geçen gün çoğalması… Balıkçılara göre İzmir ve Ege Bölgesi’nde tekne ehliyeti alanların sayısı her geçen gün artarken, balıkçı barınaklarının sayısı artmıyor, tekneler demirlenecek yer bulamıyor. Konuyla ilgili Karşıyaka Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Tuncay Küçük ve İzmir Balıkçı İşadamları Derneği Başkanı Şahin Çakan gazetemize açıklamalarda bulundu. İki isim de balıkçı barınaklarında yaşanan sorunlara dikkat çekti.

SOĞUK ZİNCİR KIRILMASI

Balıkçı barınaklarının son dönemde hak ettiği ilgiyi görmediğinin altını çizen İzmir Balıkçı İşadamları Derneği Başkanı Şahin Çakan, barınaklarda yaşanan sorunları şu şekilde dile getirdi: “Balıkçı barınakları her boy ve her su kesimindeki balıkçı gemilerine hizmet vermek maksadı ile mendireklerle korunmuş, yöre balıkçılarının ihtiyacına yetebilecek kadar havuz ve geri alana sahip, yükleme, boşaltma, bağlama rıhtımları ile suyu, elektriği, ağ kurutma sahası, satış yeri, idare binası, balıkçı gemilerinin ihtiyacını karşılayan küçük balıkçıların küçük ama güvenli limanlarıdır. Ancak bu yapılar son dönemde hak ettikleri ilgiyi görmüyor. Balıkçı barınakları dediğimiz yer endüstriyel gemilerin değil de küçük kooperatiflerin olduğu yerlerdir. Teknesi ile balığa çıkan balıkçı iki üç kasa balık avlıyor ancak avladığı balığın soğutma zincirinden geçmesi gerekiyor. En büyük sorun da budur. Bu sorunun kesinlikle düzeltilmesi gerekiyor. Balıkların soğuk zinciri kırmaması gerekiyor. Çünkü soğuk zincir kırıldığı zaman balığın katma değeri bitiyor. Soğuk zincir dediğimiz şey küçük balıkçılar avladıkları balıkları kooperatiflere getiriyor ama burada bu balıkları muhafaza edecekleri alanlar yok. Balıkçı barınaklarının soğuk odaları ve soğutma makinaları yok. Dolayısıyla balıkçı barınaklarının en büyük sorunu budur. Bu konuyu sürekli gündeme getiriyoruz ama genelde lafta kalıyor.”

EHLİYET VAR AMA BARINAK YOK!

Herkesin tekne aldığını ve herkese tekne ehliyetinin verildiğini ancak bu teknelerin bağlanacağı balıkçı barınaklarının sayısının sabit kaldığını dile getiren Karşıyaka Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Tuncay Küçük ise şunları söyledi: “Deniz kirliliği, denize atan çöpler ve poşetlerle herkesin gündeminde bu çöpler denizin doğasını da etkiliyor. Buradan en çok etkilenen kesim ise geçimini denizden sağlayan balıkçılar oluyor. Balıkçı barınaklarındaki en büyük problem ise genelde korunaksız, herkesin girip çıkabildiği alanlar olması. Herkese ehliyet verildi, herkes tekne aldı ama tekne bağlanacak yer yok. Barınaklar dolu. Bu kapsamda yeni balıkçı barınakların yapılaması gerektiğini düşünüyoruz. Yapılmalıdır, çünkü ihtiyaç fazla. Mesela Bayraklı ve Mavişehir bölgelerinde barınaklar acilen yapılmalıdır.”

DOĞAL BALIKÇILIK BİTECEK

Balık çiftliklerinin sayısının her geçen gün arttığını bu durumun da küçük ve doğal avlanma yapan balıkçıların alanlarını daralttığına vurgu yapan Küçük, “İzmir Körfezi’ndeki kirlilik balık çeşitlerini azaltıyor. Bunun dışında denizlerin ortasında balık çiftlikleri kuruluyor. Bu çiftliklerin sayısı her geçen gün artıyor. Durum böyle olunca balık avlayabileceğimiz alanlar azalıyor. Biz bu balık çiftliklerinin sayısının her geçen gün artmasından şikayetçiyiz. Sanayiden değil, doğadan balıkçılık olsun. Doğal avlanma daha sağlıklı oluyor. Balık çiftlikleri aynı zamanda balık fiyatlarını da düşürüyor ve balıkçı istediği kazancı elde edemiyor. Daha fazla balık çiftliklerin yapılamasına karşıyız, çünkü bu çiftlikler arttıkça doğal olarak yapılan balıkçılık bitecek. Bu gidişle insanlar sağlıklı ve doğal balık yerine kimyasala batmış balıkları tüketecek. Balıkçı balıkçılığı yapamaz duruma getiriliyor” diye konuştu.

Haber Merkezi