Termik santrallerde ÇED süreci eleştirisi

ÖZKAN PEKÇALIŞKAN

Türkiye’de termik santrali yatırımlarına çeşitli bölgelerde devam ediliyor. Yapılan yatırımlar ile ilgili olarak Çevre ve elektrik mühendisleri odaları, enerji üretiminde alternatif enerji kaynaklarına yönelinmesi gerektiğini belirtirken, termik santrallerin yapımına ve özelleştirilmesine şiddetle karşı çıkıyor.

Enerjinin ve çevresel boyutların ayrı tartışılması gerektiğini ve birbirinden bağımsız olmayan süreçler olduğunu söyleyen TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Helil İnay Kınay, “Türkiye’nin Çanakkale, Biga, Aliağa, Adana ve Türkiye’nin çok farklı bölgelerinde termik santral planlanmaya ve yapılmaya başlandı. Biz başından beri Türkiye’nin enerji politikalarının doğru yönlendirilmesi ve planlandırılması gerektiğini söylüyoruz. Bunlarla ilgili ÇED süreçlerini yönetiyoruz. Ancak ‘enerji açığı’ olduğu iddia edilerek kontrolsüz bir şekilde ve korunması gereken özel alanlara yapılan bu plansız termik santral yapılaşma süreçleri yaşam alanlarımızı, sağlığımızı ve o bölgenin doğa ve insan sağlığına geri dönülemez etkiler bırakıyor. Bu bölgelerde bütünsel bir planlama yapılmadan termik santral sürecine girilemez” diye konuştu.

“SAĞLIĞIMIZ ETKİLENİYOR”

Kınay, Aliağa’da yapımı tamamlan, ÇED süreçleri mahkemede devam eden ve yeni santrallerin yapımı planlanan en az 7 tane termik santral sorunu olduğuna dikkat çekerek, “Aliağa bölgesi; özellikle su, toprak ve hava kirliliği açısından çok ciddi kirliliğiyle, çevresel kirlilik kapasitesini doldurmuştur. Bu tarz bölgelere planlama yapılırken genel anlamda bir değerlendirme yapılmalıdır. Önce iyileştirme yapılması gerekirken tam tersine kirliliği arttıracak ve geriye dönülemez noktalara getirecek tesisler yapılıyor. Bu süreç Biga’da da benzer şekilde işletiliyor. Korunması gereken özel alanlara bu tesisler kurulmaya çalışılıyor. ÇED süreçleri doğru işletilmiyor. Bölgesel planlamalar yapılmıyor ve tüm bu süreçler bir araya geldiğinde sağlığımızı elimizden alan bir süreç başlıyor” şeklinde konuştu.