TMMOB Gıda Mühendisleri Odası: Yaşadığımız vahim durum ne yazık ki ne ilk ne de son

TMMOB Gıda Mühendisleri Odası, Samandağ’da tapulu arazileri, bahçeleri ve zeytinlikleri ellerinden alınmak istenen vatandaşlara destek oldu. Öte yandan oda yönetimi, söz konusu talanın Türkiye’deki diğer örneklerini sundu 


  • Oluşturulma Tarihi : 20.04.2025 10:04
  • Güncelleme Tarihi : 20.04.2025 10:04
  • Kaynak : SULTAN GÜMÜŞ KAYA
TMMOB Gıda Mühendisleri Odası: Yaşadığımız vahim durum ne yazık ki ne ilk ne de son haberinin görseli

Hatay Samandağ’da yurttaşların tapulu tarım arazileri, bahçeleri ve zeytinlikleri, ‘acele kamulaştırma’ adı altında, Toplu Konut İdaresi (TOKİ) aracılığıyla konut projeleri için elinden alınıyor ve ranta teslim ediliyor. Konuya ilişkin bir açıklama yayımlayan TMMOB Gıda Mühendisleri Odası, bu sürecin yalnızca Samandağ’la sınırlı olmayıp, Türkiye’nin dört bir yanında tarım arazilerinin, meraların, zeytinliklerin, sulak alanların ve su havzalarının sağlık turizmi, inşaat, madencilik vb. projeler uğruna yok edilmesiyle devam ettiğini belirtti. 

Oda yönetimi, “Bu politikalar, bu rant hırsı, bu beton ekonomisi her gün gıda güvenliğimizi ve gıda güvencemizi tehdit eden bir felakete dönüşmektedir. Tarım arazileri, meralar, zeytinlikler, ormanlar, sulak alanlar ve su havzaları ranta peşkeş çekilmeyecek kadar değerlidir. Bugün Hatay Samandağ’da yaşadığımız vahim durum ne yazık ki ne ilk ne de son” dedi. 

İZMİR’DEN İSTANBUL’A BİRÇOK ÖRNEK

Açıklamanın devamında, “Balıkesir’de verimli tarım arazileri ve fıstık çamları, acele kamulaştırma ile maden şirketine devredilmiştir. Bölge halkı, bu kararların kamu yararı değil, şirket çıkarları için alındığını vurgulamaktadır… İzmir, Çeşme’de, Narlıdere’de turizm ve sağlık turizmi projeleri için zeytinlikler ve tarım arazileri yapılaşmaya açılmak istenmekte, bölgenin tarımsal üretimi tehdit altına girmektedir… Muğla, Milas, İkizköy’de zeytinlikler ve tarım arazileri, termik santraller ve maden ocakları için yok edilmekte, köylüler yaşam alanlarını savunmak için yıllardır direnmektedir… Konya, Karapınar’da verimli tarım arazileri, enerji ve sanayi projeleri için kamulaştırılmakta, bölge çiftçileri gıda üretiminde büyük kayıplar yaşamaktadır… İstanbul’da Kanal İstanbul projesi kapsamında, tarım arazileri, meralar ve su havzaları geri dönüşü olmayan bir şekilde tahrip edilecek, bölgenin gıda üretim kapasitesi ve su kaynakları büyük tehdit altına girecektedir. Bu proje, İstanbul’un ekolojik dengesini bozarak gıda güvencesini riske atmaktadır” örnekleri verildi. 

TALANA DUR DE

Son olarak ise, “Tarım ve Orman Bakanı Sayın İbrahim Yumaklı’yı bir kez daha görevini yapmaya, devlet eliyle yapılan bu talana dur demeye, beton ekonomisi yerine üretim ekonomisini desteklemeye davet ediyoruz. TMMOB Gıda Mühendisleri Odası olarak, bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da doğru bildiklerimizi her platformda yüksek sesle ve inatla söylemeye, Samandağ’dan başlayarak Türkiye’nin dört bir yanındaki yurttaşlarımızla birlikte tarım arazilerimiz, meralarımız, zeytinliklerimiz, ormanlarımız, su havzalarımız ve sulak alanlarımız için, tüm canlıların yaşam alanları için ekoloji mücadelesinden bir geri adım dahi atmadan direnmeye, mücadele etmeye var gücümüzle devam edeceğiz. Adı her ne olursa olsun, hangi gerekçeyle olursa olsun, buraların ranta kurban edilmesine karşı sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz. Gıda güvenliğimiz ve gıda güvencemiz için, çocuklarımızın geleceği için ve ekosistemimizin sağlığı için bu talana dur demeye devam edeceğiz! Çünkü tarım arazileri, meralar, zeytinlikler, ormanlar, sulak alanlar ve su havzaları ranta peşkeş çekilmeyecek kadar değerlidir” çağrısı yapıldı. 

Yazarımız Kim ?

SULTAN GÜMÜŞ KAYA