Torun: Çin menşeli araçlara yeni vergi, Togg’u korumaya yönelik bir adım

Muhabir - Merve Ağrıç / Geçtiğimiz günlerde Resmî Gazete’de yayımlanan kararla, Çin menşeli araçlara 7 Temmuz 2024 itibariyle ek yüzde 40 vergi getirildi. Bu yeni düzenlemeyle birlikte, vergi kapsamı elektrikli araçların dışına çıkarılarak, içten yanmalı motorlar da dahil olmak üzere tüm yakıt türlerini kapsayacak şekilde genişletildi. Bu kapsamda, Çin’den ithal edilen her araç için yüzde 10 gümrük vergisine ek olarak yüzde 40’lık ek vergi uygulanacak ve toplamda yüzde 50’lik bir vergi oranı söz konusu olacak. Bu durumun otomotiv piyasasına yansımasını değerlendiren Ege Otomotiv Derneği (EGOD) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Torun, “Araç fiyatları Çin’de de tüm dünyada da çok ucuz. Türkiye’ye gelişini zorlaştırmalarının sebebi ise Togg’u koruyabilmek” dedi.

DAHA FAZLA RAĞBET GÖRECEK

Çin’de elektrik araç üretiminin çok fazla olduğuna değinen Torun, bir önceki yıl dünyada genelinde üretilen 90 milyon aracın 38 milyonunu Çin’in ürettiğini belirtti. Bu araçların tamamının elektrikli olduğunu vurgulayan Torun, “Çin’in en büyük otomotiv markasının ürettiği modeller, Türkiye’de lüks marka olarak en üst paketleriyle sunuluyor ve birtakım donanımlarla standart fiyatlar sağlayan üretimler yapılıyor. Araç fiyatları Çin’de de tüm dünyada da çok ucuz. Türkiye’ye gelişini zorlaştırmalarının sebebi ise Togg’u koruyabilmek gibi görünüyor. Şu ana kadar Türkiye’de satılmış olan elektrikli araçlar arasında bu yıl yüzde 50’lik bir kısmı Togg götürüyor. Buradaki asıl amaç Togg’u korumak olsa da yine de Çin’deki markaların ülkeye girişi çok daha fazla rağbet görecek. Nedeni ise özellikle Çin araçlarının standartta sundukları birçok donanımlar, burada üst segmentlerde ve üst paketlerde satılıyor. Ancak şu bir gerçek ne kadar vergi konulsa da sektörde bir gün her şey değişecek. Vergi artırımları Togg’u korumak için yapılan geçici önlemler” diye aktardı.

OTOMOBİLİN BİLİNEN DEVLERİ DEĞİŞECEK

Elektrikli araçlardaki vergi ödemelerinin artırılmasının otomotiv sektörüne yansımasını değerlendiren Torun, “Şarj istasyonu sıkıntısı olmasa Türkiye’de elektrikli araçlar daha yoğun bir ilgi görecek. Türkiye genelinde bu konuda çok fazla lisans almış şirket olmasına rağmen yeterli yatırım yapılmıyor. Özellikle şehir içlerinde şarj istasyonlarını neredeyse hiç görmüyorum. Bu nedenle şarj istasyonu sıkıntısı çözüldükten sonra elektrikli araçlar çok daha fazla satılacak. Şu an elektrikli bir araç almak istesem her yerde şarj istasyonu bulamam, evimden kablo çekmem gerekecek. Otoparklarda da şarj istasyonları yeterli değil. Çin araçları ile ilgili yapılan son açıklamaya göre, şu an tek dolumla 2 bin kilometreye kadar gidebilen modellerin üretildiği söyleniyor. Türkiye’deki araçlara baktığımızda ise henüz 300-400 kilometreye kadar gidebiliyor. Bu nedenle sürekli sürücüde şarj bitme kaygısı oluyor. Bir sonraki yüzyılda, otomobilin bilinen devleri çok değişecek” ifadelerini kullandı.

İKİNCİ EL ARAÇ PİYASASI DURMA NOKTASINA GELDİ

Türkiye’de geçtiğimiz mayıs ayında 100 bin adet civarında aracın satıldığını aktaran Torun, “Mevduat faizleri bu kadar yüksekken ve sıfır araç kredisine erişim fazlasıyla kısıtlanmışken bile satılan araç sayısı oldukça fazla. 2’nci el piyasası durmuş olsa dahi birçok kişi ilk 5 sene sonrasına yatırım yapmak için araç almaya devam ediyor. 7 Temmuz’dan itibaren geçerli olacak yeni yönetmelikle beraber sıfır otomobillerde güvenlik önlemleri zorunlu olacak. Ancak şu an bayiler tarafından ithalatı gerçekleştirilmiş, gümrükte sahada bekleyen ve satıldıkça gümrükten çekilerek plakası verilecek olan araçların yüzde 85'ine yakını bu mevzuata uygun değil. Yani ithalatı yapılmış, parası ödenmiş mal ama 7 Temmuz'dan önce araçları satmaları lazım. Türkiye’de araçların birçoğu o segmente girmediği için markalar büyük kampanya başlattı. Bayilerin tamamı elinde fazla olan aracı satabilmek için ciddi kampanyalar yaptı. Hatta bayilerde fiyatlar çok daha uygun. Hal böyleyken vatandaş 2’nci el araçlara bakmıyor. Bu nedenle 2’nci el araç piyasası ise durma noktasına geldi” diye belirtti.

ARAÇ FİYATLARINA 50 BİN TL ZAM GELEBİLİR

Önümüzdeki dönemlerde, güvenlik önlemleriyle ilgili gelecek olan zorunlulukların araç piyasasında fiyat artışına neden olabileceğine değinen Torun, “Güvenlik paketinin uygun olduğu araçlar satışa çıkacak. Bu paketlerin tamamının fiyatı markadan markaya göre değişir. Yaklaşık bin 500 euro ile 6 bin euro arasında değişiyor. En kötüsü yani yol, şerit takibi ve park yardım asistanı, sürücü yorgunluk algılayıcısı ya da ön arka kamerası olan bir araç için bugün ödenen rakamın en kötüsü bin 500 euro ve KDV oranları var. Genel olarak araç fiyatlarına 50 bin TL’ye yakın bir zam gelecek. İşçilik maliyetleri ve enflasyon sürekli artıyor. İşletmelerde devamlılığını sağlayabilmek adına kararlılıkların az rekabetin çok yoğun olduğu ortamda masrafları karşılayabilmek adına elbette fiyatlara yansıtacak” sözlerine yer verdi.

MERVE AĞRIÇ