Sayfa Yükleniyor...
Traktör üretiminde yaşanan ciddi düşüşler sektörü düşündürüyor. Tabloyu değerlendiren Ziraat Yüksek Mühendisi Çiftçi, üreticinin yoksullaşması traktör üretimine de darbe vurduğunu savundu
NURETTİN BAKİ-ÖZEL HABER
Tarımdaki sorunlar, sektörün bağlantılı olduğu diğer alanlarda da domino etkisi yaratıyor. 2017’de 72 bini aşan traktör üretimi, 2018’de yüzde 33,8 azalarak 47 bin 689’a geriledi. Ocak-Nisan 2019’daki traktör üretimi ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 61,6 azaldı. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Ziraat Yüksek Mühendisi ve İzmir Ziraat Mühendisleri Odası önceki Başkanı Ferdan Çiftçi, bu durumu; çiftçinin son 15 yılda yaşadığı ekonomik sıkışmışlığın, tarım sektörünün tamamında olduğu gibi traktör üretimini de olumsuz etkilediğini savundu. Çiftçi, “2019 yılı itibariyle Türkiye’deki traktör varlığı 1 milyon 800 bin adet olarak tahmin ediliyor. Bu traktör parkının yüzde 60’ı 20 yaş ve üzeri verimsiz masraflı traktörlerden oluşuyor. Bu hem verimsizlik hem de daha fazla karbon emisyonu anlamına geliyor. Bunun için sektörün beklentisi hurda teşvikinin çıkarılması ve verimsiz traktör parkının değişmesi” diye konuştu.
SEKTÖRDE HEDEF KORKUSU
Çiftçinin son 15 yılda ciddi oranda yoksullaştığının altını çizen Çiftçi, piyasada; sektörün 2019 yılındaki 25 bin adetlik traktör satışının bile gerçekleşmeme korkusunun hâkim olduğunu söyledi. Çiftçi, “Traktör satışları tarım sektörünün içinde bulunduğu durumu anlamamız açısından önemli veriler. Sektördeki daralma son beş yıldır artarak devam ediyor. Son 2 yılın verileri bu daralmayı dramatik bir şekilde ortaya koyuyor. Bunun nedeni de çiftçinin son 15 yılda giderek yoksullaşması. Artan girdi maliyetleri ve düşük ürün fiyatları nedeniyle çiftçiler bırakın traktör almayı veya yenilemeyi mevcut durumunu sürdürmekte zorlanıyor. Ki traktör satışları çiftçinin finansman ihtiyacını karşılamak için kullandığı yöntemlerden birisidir. Artık çiftçi bunu da yapamaz hale gelmiştir. Çiftçinin yaşadığı bu ekonomik sıkışmışlık traktör üreticilerini vurmuş, sektördeki üretim ve satış daralması sektörde istihdam daralmasını getirmiştir. Bu da işten çıkarmalar ve sektördeki yetişmiş insan gücünün bile işsiz kalmasına neden olmuştur. 2019 yılı itibariyle sektörün satış beklentisi yaklaşık 25 bin adettir. Ancak sektörde bunun bile yakalanamayacağı görüşü hakim. Bu koşullarda ihracat yapamayan üreticilerin ayakta kalabilmesi zor gözüküyor” değerlendirmesinde bulundu.
HURDA PARKININ DEĞİŞMESİ LAZIM
Türkiye traktör parkının yaşlı ve verimsizliğinden de bahseden Çiftçi, ülkedeki traktörlerin yüzde 60’ının 20 yaşın üzerinde olduğunu ifade etti. Yetkililere seslenen Çiftçi, sektörün beklediği hurda teşvikinin çıkarılması ve verimsiz traktör parkının bir an önce değişmesi gerektiğini vurguladı. Çiftçi, “Önemli diğer bir konu 2019 yılı itibariyle Türkiye’deki traktör varlığı 1 milyon 800 bin adet olarak tahmin ediliyor. Bu traktör parkının yüzde 60’ı 20 yaş ve üzeri verimsiz masraflı traktörlerden oluşuyor. Bu hem verimsizlik hem de daha fazla karbon emisyonu anlamına geliyor. Bunun için sektörün beklentisi hurda teşvikinin çıkarılması ve verimsiz traktör parkının değişmesi” diye konuştu. Son olarak, tarım sorunlarının çözümünün çiftçinin ve üreticinin desteklemekten geçtiğini bildiren Çiftçi, “Son söz olarak tarımın sorunlarını çözemezsek ülkenin sorunları katlanarak büyüyecektir. Çözüm de çiftçiyi, üreticiyi doğru destekleme politikaları ile desteklemek, çiftçiyi bilgiyle buluşturmak, kooperatifçiliği desteklemek, tarım alanlarına, meralara sahip çıkmak, sulama yatırımlarını arttırılmak, basınçlı sulama sistemlerinin desteklemek, ithalata dayalı politikalardan vazgeçmek ve planlı bir üretime geçmektir” ifadelerine yer verdi.
Haber Merkezi