Tuz değil su tüketin

ONURHAN ALPAGUT

Uluslararası Nefroloji Derneği ve Uluslararası Böbrek Vakıfları Federasyonu tarafından, her yıl mart ayının ikinci perşembe günü ‘Dünya Böbrek Günü’ olarak ilan edildi.

Her yıl belirli bir tema ile kutlanan böbrek gününde, bu yıl için çocukların böbrek hastalıklarından koruması yönünde tema belirlendi. ‘Dünya Böbrek Günü’ etkinlikleri kapsamında İzmir’de Tepecik Eğitim Araştırma Hastanesi’nde bir takım etkinlikler gerçekleştirildi.

‘SUYU SEV TUZU SEVME’

Sabahın erken saatlerinde hastanenin bahçesinde toplanan çocuklar, kortej oluşturarak yürüyüş yaptı. Tüm yürüyüş boyunca çocuklar hep bir ağızdan ‘Suyu sev tuzu sevme’ ‘Çocuklara spor, çocuklara özgürlük' gibi sloganlar attı. Etkinlik kapsamında hastanenin konferans salonunda böbrek ile ilgili kısa bir seminer düzenlendi. Gülen böbrek çocuk korosu ise, şarkılarıyla katılımcılara müzik şöleni verdi.

ERKEN TEŞHİSİN ÖNEMİNE VURGU YAPTI

Düzenlenen seminerde, kronik böbrek yetmezliğinde erken teşhise dikkat çekildi. Seminerin açılış konuşmasını gerçekleştiren Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden Doç.Dr. Ömer Çalışkan, “Kronik böbrek hastalığı, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de adeta salgın halini almış olan önemli bir halk sağlığı sorunudur. Çocukların yüzde 1-2’sinde görülen idrar yolu enfeksiyonu ciddiye alınması gereken en önemli sağlık sorunları arasında yer almaktadır” diye konuştu.

“BÖBREK YETMEZLİĞİNE DÖNÜŞEBİLİYOR”

Çalışkan, “Çocukların yüzde 1-2’sinde görülen idrar yolu enfeksiyonu ciddiye alınması gereken en önemli sağlık sorunları arasında yer almaktadır. Erken tanı ve tedavi yapılamazsa, böbrek yetmezliğine kadar ilerleme riski mevcuttur. Özellikle yüksek ateş söz konusu olduğunda idrar yolu enfeksiyonlarının da mutlaka akla getirilmesi ve bu yönde de inceleme yapılması gerekmektedir. Bu enfeksiyonlar böbreğe ulaştığında yüksek ateşle seyreder ve böbreklerde hasarlara yol açabilir” açıklamasında bulundu.

“RİSKİ MİNİMALE İNDİRMEK MÜMKÜN”

Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Sağlık Bakım Hizmetleri Müdüresi Uzm.Dr. Esma Çelik ise gerçekleştirdiği konuşmada, “Dünyada yapılan çalışmalarda hastalığın farkındalık oranı yüzde 10’dur. Kronik böbrek hastalığı, böbrek işlevinin ilerleyen dönemde böbrek kaybı ile karakterizedir. Böbrek işlevini yerine getirmez ise böbrek yetmezliği gelişir ve organ kaybına dahi neden olabilir. Bu durumla birlikte birçok organda da farklı sorunlar ortaya çıkar. Erken dönemde hastalık saptanır ve uygun tedavi edilirse, ilerlemesi engellenir, yavaşlatılır, ölüm riski minimale indirilir” dedi.

Haber Merkezi