Üç odadan gıda güvenliği paneli

7 Haziran Dünya Gıda Güvenliği etkinlikleri kapsamında; gıda, ziraat ve kimya mühendisleri tarafından organize edilen panelde bir araya gelen oda başkanları ve alanında uzman panelistler, sağlıklı ve güvenilir gıdaya dikkat çekti


  • Oluşturulma Tarihi : 07.06.2022 08:25
  • Güncelleme Tarihi : 07.06.2022 08:25
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Üç odadan gıda güvenliği paneli

NURETTİN BAKİ

TMMOB Gıda Mühendisleri İzmir Şubesi, TMMOB Kimya Mühendisleri Ege Bölgesi Şubesi ve TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi ‘Dünya Gıda Güvenliği Günü’ etkinlikleri kapsamında Bornova Belediyesi’nin destekleriyle düzenlenen panelde buluştu. Panele üç odanın İzmir şube yönetim kurulu başkanlarının yanı sıra üniversitelerden alanında uzman panelistler ve CHP İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır da hazır bulundu. Panelde gıda ve gıda üretimi tüm yönleriyle ele alınırken, gıda da hayvansal üretim, kooperatif, nakliye ve depolamadaki gıda güvenliğinin önemi ve gıda kaynaklı hastalıklara dikkat çekildi.

BİLİNÇSİZ İLAÇ KULLANIMI

Tarımda ve gıda da kimyasal ilaçların bilinçsizce kullanıldığını belirten TMMOB Kimya Mühendisleri Ege Bölgesi Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Mehlika Koç, bu sorunun üstesinden gelebilmek için ise ülke kaynaklarının en iyi şekilde değerlendirilmesi, bilimsel ve kapsayıcı politikaların üretilmesi gerektiğine dikkat çekti. Kılıç, “Güvenli bir gıdaya ve erişimine en büyük engellerden birisi tarımda ve endüstride bilinçsizce kimyasal ilaçların kullanılmasıdır. Bilinçsizce kullanılan kimyasal kullanımı toprak su ve havanın kalitesizleşmesine neden olmaktadır. Özellikle tarımsal üretimin yoğun olduğu ülkemizde bilinçsizce kullanılan tarımsal ilaç ve gübreler, toprakta kirliliği artırmakta ve biyoçeşitliliğe zarar vermektedir. Ülkemizde yeterli besin kaynaklarına birçok insan ulaşabilmekte ancak besinlerin güvenliği birçok sorunu ortaya çıkartmaktadır. Bu sorununun üstesinden gelebilmenin yolu ise ülke kaynaklarını en iyi şekilde değerlendirilmesi, bilimsel ve kapsayıcı politikaların üretilmesidir. Gıda güvenliği ve egemenliğine ilişkin kamusal politikaların, bilimsek yaklaşımla bileşenlerin katılımı ve katkılarıyla ihtiyaçları karşılayacak şekilde yeniden oluşturulması için gerekli çalışmalar vakit kaybedilmeden başlatılmalıdır” diye konuştu.

ÖNLEYİCİ TEDBİRLER ALINMALIDIR!

Halkın güvenli, yeterli ve sağlıklı gıdaya ulaşmasını sağlamak için önleyici tedbirlerin vakit kaybedilmeden ele alınması gerektiğini de söyleyen Koç, “Tarladan sofraya bütün aşamalarıyla gıda güvenliğini sağlanması ve yükümlü kurumların risk analizi yapması olası riskleri tanımlayarak, önleyici tedbirleri alması temel yaklaşım olmalıdır. Halkın yeterli, sağlıklı ekonomik ve güvenilir gıdaya ulaşımını sağlamakla ilgili kurumların asli görevidir. Bu görev gıda egemenliği bağlamında stratejik ve temel bir görevdir” dedi.

TARIM ALANLARI TEHDİT ALTINDA…

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Çakıcı ise “Her ne kadar bugünü kutluyor görünsek de çevre kirliliğinin hat safhada olduğu, tarım alanlarının tehdit altında olduğu, meralarımızın, tarım alanlarımızın, zeytinliklerimizin, tehdit altında olduğu gıda kirliliğinin hat safhaya geldiği bu dönemde aslında sıkıntılı günler yaşıyoruz. Özellikle son dönemde ülkemizde ve dünyada gıda krizinin oluştuğu günleri yaşıyoruz. Gıdaya ulaşmanın zor olduğu günleri yaşıyoruz. Dolayısıyla 7 Haziran Dünya Gıda Güvenliği Günü bizim için son derece buruk geçiyor” diye konuştu.

GIDA GÜVENCESİ YOKSA GÜVENLİĞİ DE YOKTUR!

TMMOB Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Toprak da yaptığı konuşmada “Gıda enflasyonunun kontrol edilemeyen bir şekilde yükseldiği ülkemizde, ekonomik kaygılar gıda güvenliği ve güvencesinin sağlanmasına ve sürdürülebilir olmasına büyük engel teşkil etmektedir. Gelinen bu noktada, dışa bağımlı olmayan sürdürülebilir tarım ve gıda üretimi ile gıda egemenliği politikalarını hayata geçirmemiz gerekmektedir. Bilinmeli ki, Gıda Güvencesi yoksa Gıda Güvenliği de yoktur. Ve unutulmamalıdır ki, yaşamak nasıl bir insan hakkı ise, sağlıklı, güvenli ve yeterli gıdaya uygun fiyatlarla sürdürülebilir bir biçimde ulaşabilmek de bir insan hakkıdır ve bunu sağlamak kamunun en önemli görevlerinden biridir” değerlendirmesinde bulundu. 

Haber Merkezi