“Ülkenin darbe kaldıracak gücü yok”

MEHMET ŞERİF TOPRAK

İLKSES TV'nin Tarihe Bakış yayınına konuk olan Tarihçi-Yazar Prof.Dr. Mehmet Çelik, 12 Eylül 1980 darbesine yönelik açıklamalarda bulundu. Moderatör Erdal Erek’in sorularını yanıtlayan Çelik, darbenin başlangıcından sonuna kadar gelinen süreci anlattı. Türkiye’deki demokrasinin her zaman darbelere açık olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Çelik, “Çünkü bu demokrasi aşiret demokrasisine benziyor” sözlerine dikkat çekti.

12 Eylül darbe girişiminin günümüze yansımalarından da bahseden Çelik, “Devletin bir sistemi olmalı. Hiçbir organize grubu devletin içerisine sokup da başıboş bırakmayacaksınız. Artık bu ülkenin darbe kaldıracak gücü yok. Darbenin iyisi, kötüsü yoktur. Darbe başlı başına kötü bir eylemdir. Özellikle vurgulamak istediğim şu ki siyasiler darbecilere zemin hazırlamasınlar. Siyasi partiler vatandaşı için siyaset yapmayı, kimlerle siyaset yapacağını öğrensin” yorumunda bulundu.

MECLİSİ LAV ETTİLER

Prof. Dr. Mehmet Çelik, konuşmasını şöyle sürdürdü: “O dönemde 517 kişiye idam cezası verildi. Bunların içerisinde 50 kişi idam edildi. Diğerlerinin ise davası uzatıldı sonra meclis affına uğradı. Bu süreçte epey insan yurtdışına kaçtı. 14 bin kişi vatandaşlıktan çıkarıldı. Darbe gerçekleştikten sonra bazı siyasi partiler de kapatıldı. Meclisi lağvettiler. 60 ihtilalının yaptığı anayasayı da, yeni anayasa devreye girene kadar darbe konseyi günlük kararlarla idare etmeye çalışıyordu. Sonunda bir anayasa yapmaya karar verdiler. Kafa yapılarına uygun olan hukukçuları topladılar. Metinler de hazırlandı. Bu anayasa yüzde 91.5 ‘evet’ oyu aldı.”

BİNGÖL DIŞINDA BÜTÜN İLLERDEN ‘EVET’

Çelik, şunları da ekledi: “Süleyman Demirel bütün teşkilatlara emri verdi, ‘Köy köy, ev ev gezin ve insanların bu anayasaya evet oyunu vermesini sağlayın’ dedi. Alparslan Türkeş, Necmettin Erbakan… Bütün siyasi parti liderleri dediler ki ‘Bu anayasa kabul edilmezse bunlar gitmeyecekler. Bu anayasa kabul edilirse biz parti kuracağız. Siyasi hayata yeniden devam edeceğiz.’ Yani bu oyu siyasi partilerin kendisi verdi anayasaya. Yoksa Kenan Evren’in marifeti değil, milletin bıkkınlığı değil. Erbakan, Türkeş, Ecevit, Demirel verdi bu oyları. Yoksa mümkün değildi yüzde 91.5 oy. Bir tek ret oyu Bingöl’den çıktı, delikanlı bir ildi. Bingöl dışında bütün illerden ‘evet’ oyu çıktı. Ve Bingöl’ü de cezalandırdı Kenan Evren.”

DARBENİN İYİSİ, KÖTÜSÜ YOK

“Bu darbenin askere zemini hazırlayan bizatihi siyasilerdi” sözlerini kullanan Çelik, “Tarih boyunca baktığınız zaman Almanya’da, Fransa’da, İngiltere’de toplum bölünmüyor… Türkiye’deki demokrasi her zaman darbelere açıktır. Çünkü bu demokrasi aşiret demokrasisine benziyor. Oy kullanma hususunda bir sıkıntımız yok. Ama bizim demokrasimizin esas ana noktasında bir sıkıntı var. Diyor ki siyasi parti lideri, ‘Sen milletvekilini seçemezsin, onu ben seçerim.’ Bu yüzden vekilde halkı değil, onu seçen parti liderini daha fazla önemsiyor. Halkın değil de partinin gözüne girmek için daha fazla çaba sarf eder. Yani birisi çıkıp da derse ki ‘Suç askerdedir’ yanlış. Yüzde 51 askerdeyse, yüzde 50’de sende. Sivrisineklerden şikayet mi ediyorsun? Kurut o zaman orayı. Niye artık İngiltere’de, Fransa’da, Almanya’da darbe olmuyor? Onlar sistemi kurdular. İslam dünyasında bu yok ki. Biz demokrat bir ülke olarak geçiniyoruz ama demokrasiyi inşa edebilmemiz için uygun saç ayakları yok” dedi.

Çelik, son olarak, “Devletin bir sistemi olmalı. Hiçbir organize grubu devletin içerisine sokup da başı boş bırakmayacaksınız. Artık bu ülkenin darbe kaldıracak gücü yok. Darbenin iyisi, kötüsü yoktur. Darbe başlı başına kötü bir eylemdir. Özellikle vurgulamak istediğim şu ki siyasiler darbecilere zemin hazırlamasınlar. Siyasi partiler vatandaşı için siyaset yapmayı, kimlerle siyaset yapacağını öğrensin” bilgisini paylaştı.