- Gündem
- 19.05.2025 01:20
Suriyeden Türkiyeye gelen Sıdıka Muhammed, dün yaşıtları gibi karne sevinci yaşadı. Fakat Sıdıkanın karnesinde diğer çocuklarınkinde olmayan bir şey vardı; öğretmeni tarafından yazılan umut dolu bir not
E. ÇAĞLA GENİŞ-ÖZEL HABER
Suriyeli Sıdıka Muhammed, 11 yaşında. İsmet ve Nevruz çiftinin 5 çocuğundan biri. 6 yıl önce savaş nedeniyle Suriyenin Halep kentinden kaçıp ailesiyle birlikte İzmire sığındı. Yaklaşık 3 yıldır Basmanede yaşıyorlar. Babası terzilik yaparak ailenin geçimini sağlamaya çalışıyor. 7 yaşındaki kardeşi Muhammedin kalbi delik; tedavi görüyor. Maddi imkansızlıklarla boğuşan ailesi, onun eğitim hayatına devam edebilmesi için zorluklarla boğuşuyor. Okula başladığı ilk günü unutamıyor. Türkçe bilmediği için derste konuşulan hiçbir şeyi anlamamış. Kendimi çok kötü hissetmiştim diyor. Zamanla öğretmenlerinin de yardımıyla okuma yazmayı öğrenmiş. Her şeye rağmen okuyabilmek ve öğretmen olmak istiyor.
BU ÜLKE ARTIK SENİN EVİN
Ülkesinden ayrı bir şekilde eğitimine devam etmeye çalışan Suriyeli öğrencilerden yalnızca bir tanesi olan Sıdıka, Konakta hizmet veren Kemal Atatürk Ortaokulunda eğitimine devam ediyor. Okumayı çok seven, başarılı bir öğrenci. Birçok öğrenci gibi o da dün karne sevinci yaşadı. Ama onunkinde diğer öğrencilerin karnesinde olmayan bir şey vardı; öğretmeni tarafından yazılmış umut dolu bir not. Notta sınıf öğretmeni Gonca Küçükdoğan, şunları söylüyordu: Sevgili öğrencim Sıdıka, yeni geldiğin bu ülke artık senin evin. Bu serüvende birçok yeni şey öğrenecek belki de uyum sağlamakta zorlanacaksın. Bunlar çok normal ve sen büyüdükçe hepsi azalarak geçecek. Önemli olan içindeki sevgiyi ve umut ışığını kaybetmemen. İnsan ilişkilerinde zorlandığın zaman ise şunu hatırla! Sen onlara sevgi ve iyilikle yaklaşırsan onlar da öyle yapacaklardır.
HAYALİ ÖĞRETMEN OLMAK
Okumayı çok sevdiğini söyleyen Sıdıka, geleceğe dair hayallerinden şöyle bahsetti: Büyünce öğretmen olmak istiyorum. Küçükken hep öğretmenlere özeniyordum. Suriyeden geldiğimizde çok küçüktüm. Okula ilk başladığımda çok zorlandım çünkü Türkçe bilmiyordum. Öğretmen okuma yaptırdığında bütün arkadaşlarım güzelce okurdu ama sıra bana geldiğinde okuyamazdım. Derste konuşulan hiçbir şeyi anlamıyordum. Zamanla Türkçeyi öğrenmeye başladım. Öğretmenlerim de çok yardımcı oldu. Şu an Kemal Atatürk Ortaokulunda 5inci sınıf öğrencisiyim. 15 tatilde okula gitmeye devam edeceğim. Çünkü bir öğretmenimiz takviye olarak Türkçe dersi verecek. 15 tatilde evde anneme yardım edeceğim bir de Türkçe dersleri alacağım.
ONLAR İÇİN ÜZÜLÜYORUM
Öğretmeninin karnesine yazdığı notu görünce çok duygulandığını anlatan Sıdıka, kendi gibi okul çağında olan ama imkansızlıklardan dolayı okula gidemeyen mülteci çocuklar için ise şu dilekte bulundu: Gonca öğretmenimizi çok seviyorum. Yazdığı notu okuyunca çok duygulandım. Ama başka bir okula tayini çıktı. Bir daha onu göremeyeceğim için üzgünüm. Ailemin maddi durumu iyi değil ama beni okutmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Okula gidebildiğim için şanslıyım, benim yaşımda olup okula gidemeyen çok mülteci çocuk var. Onlar için çok üzülüyorum. Umarım onlar da karne sevinci yaşayabilir. Suriyede çok akrabam ve arkadaşım vardı, onları çok özlüyorum. Bir gün ülkeme dönüp eğitimime orada devam edebilmeyi çok istiyorum.