- Gündem
- 26.07.2025 21:41
Sayfa Yükleniyor...
Artan trafik denetimleri nedeniyle bazı vatandaşlar kendilerine haksız ceza yazıldığı yönünde paylaşım yaparken; Avukat Kaan Kara ise sürücülere araçlarında yol kayıt kamerası takması tavsiyesinde bulundu
Kara yolları ve otoyollarda yapılan denetimler yerli radar teknolojileri ve yapay zeka kullanımıyla her geçen arttırılıyorken; İçişleri Bakanlığı’nın paylaştığı verilere göre Kurban Bayramı süresince 68 bin 829 polis ve jandarmanın katıldığı denetimlerde 500 bin 704 araca yüz yüze kontrol yapıldı. Bakanlığın verilerine göre 15 bin 153 adet araca hız limitleri nedeniyle ceza kesilirken; vatandaşlardan ise özellikle sosyal medya ve internet siteleri üzerinden cezalara çeşitli tepkiler yükseldi. Şikayetvar.com gibi siteler üzerinden haksız trafik cezasına maruz kaldıklarını belirten vatandaşlar söz konusu cezaların iptalini isterken, Avukat M. Kaan Kara ise yaptığı açıklama ile kesilen trafik cezalarının hangi şartlar altında iptal edilebildiği konusunda bilgiler paylaştı. Trafik cezasına yapılacak itirazlarda en önemli unsurun delil sunulması olduğunu ifade eden Kara, sürücülere yol kayıt kamerası kullanmaları tavsiyelerinde bulunurken; kolluk kuvvetleri tarafından yayılan denetimlerde uygulanabilecek hukuk dışı işlemler karşısında vatandaşlara sahip oldukları yasal hakları hatırlattı.
Kesilen trafik cezalarına itiraz için söz konusu cezayı gerektirecek bir davranışta bulunmadığınızı deliller ile birlikte sunmanız gerektiğini ifade eden Kara, bunun için en etkili yolun yol kamerası kullanmak olduğunu söyledi. Polis kontrolü sırasında polisin yüzü gözükmedikçe kamera kaydının devam ettirilebildiğini de dile getiren Kara, “Yapılan kural ihlalleri sonucunda ihlal eden kişi hakkında düzenlenen trafik idari para cezalarında itiraz hakkı bulunmaktadır. Eğer ki düzenlenen cezanın haksız ve mesnetsiz yere düzenlendiği düşünülüyorsa, tutanağın açıklamalar kısmında bulunan itiraz mercine dilekçe ile itirazda bulunulabilir. İtiraz dilekçesinde ceza tutanağındaki ilgili maddelere neden itiraz edildiği detaylıca açıklanmalıdır. Burada en önemli unsurlardan biri de itirazın delillere dayandırılmasıdır. Örneğin o gün bulunmadığınız farklı bir şehirden aracınıza ceza düzenlendiği tutanak tarafınıza tebliğ edildiğinde buna gerekli itirazları yaparken tutanağın düzenlendiği tarihte orada olmadığını ispat edebileceğiniz bir fiş bile sizin bu durumda dayanağınız olur. Tavsiye niteliğinde konuşacak olursak, aracınızda yol kayıt kamerası bulunması, bu durumlarda sizin haklılığınızı ispat konusunda en iyi delil olacaktır. Ülkemizde bu konuda Yargıtay içtihadı halihazırda bulunmasa da ispat niteliğinde delil sayılmaktadır. Ayrıca şu konuya da değinmekte fayda var. Birçok motosiklet sürücüsü, kontrol sırasında kamera ile kayıt alıyor. Kamuya açık alanda kayıt almak yasal bir haktır. Anayasa’nın 20. maddesi ve Türk Ceza Kanunu’nun 134. maddesi, özel hayatın gizliliğini korur. Ancak, bu maddeler kamuya açık bir alanda çekim yapmayı yasaklamaz. Eğer polisin yüzü açıkça gösterilmiyorsa, kamera kaydını durdurmanızı talep etmek tamamen yasa dışıdır” dedi.
Trafik polislerince taşıtlarda yasaya aykırı değişiklik yapıldığı gerekçesiyle kesilen cezaların itiraz sonucu iptal edilebildiğini dile getiren Kara, bu işlemlerin gerekli teçhizat ile birlikte yapılması gerektiğini belirterek; “Ayrıca aracınızda standart dışı değişiklik sebebi gösterilerek trafik idari para cezası düzenlendiğinde itiraz hakkınız bulunmaktadır. Aracınızın fabrikasyon egzoz sisteminde değişiklik sebebiyle düzenlenen ceza tutanaklarında, ülkemizdeki eksik uygulama nedeniyle itiraz edilebilir, iptali sağlanabilir. Orijinal dışında yapılan değişiklik iddiasıyla aracınızda tespit yapıp tutanağı düzenleyen memurun sadece kendi duyduğu sesle işlem yapması hukuka aykırı ve eksik işlemdir. Çevre ve şehircilik bakanlığının ilgili il müdürlükleri tarafından da ses ve desibel tespiti yapılması gerekmektedir. Fakat ülkemizdeki trafik kontrollerini sağlayan kolluk kuvvetlerinde genellikle yeterli teçhizat bulunmamakta olup eksik inceleme ve tespitten ötürü düzenlenen trafik ceza tutanağı iptali sağlanabilir. Bu konuda birçok mahkeme kararı kesinleşmiş şekilde bulunmaktadır” şeklinde konuştu.
Kontrol için durdurulan motosikletlerin anahtarının kolluk kuvvetleri tarafından çıkartılıp alınmasını içeren sosyal medya paylaşımlarını yorumlayan Kara, kolluk kuvvetlerinin bazı durumlar haricinden anahtar almasının hukuki olmadığını söyledi. Anahtarı teslim etmemenin de polise mukavemet anlamı taşımayacağını söyleyen Kara, “Kolluk kuvvetleri, ülkemizde güven ortamını sağlamak için görev alan birimlerdir. Olağan kontroller esnasında şüpheli durumlarda ya da ihbar üzerine yapılan kontrollerde belirli seviyeye kadar arama yapma yetkisi ve izni bulunmaktadır. Son zamanlarda sosyal medya kullanıcısı birçok motosiklet sürücüsü, kontroller esnasında kullandıkları motosikletin anahtarına el koyulduğuna dair paylaşımlarda bulunmaktadır. Kanunda ya da yönetmelikte ‘Polisin motosikletin anahtarını almaya yetkisi vardır veya yoktur’ yazmaz. Ama olay yerinin, kendinin ve şüphelinin güvenliği açısından gerekli tedbirler kapsamında yorumlanıp alabilir. Kullanılan motorun eğer ki belgeleri tam, plakası üzerine takılı ve kanunda belirtildiği ölçülerde ve görünürlükte ise bu uygulama yasal değildir. Bu tür uygulamalar, sürücüleri maddi ve manevi zarara uğratıyor. Motosiklet anahtarının alınması, sürücünün hareket özgürlüğünü kısıtlayabilir ve bu da ‘kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma’ suçunu oluşturabilir. Eğer bir suç unsuru yoksa, polisin bu tür bir zorlamada bulunması tamamen hukuksuzdur. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'na göre, motosikletinizin belgeleri tamamsa polis sizin anahtarınızı almak zorunda değildir. Çünkü ortada hukuka aykırı, suç teşkil eden bir durum söz konusu değildir. Eğer ki güvenlik için yapılan denetimlerde, eğer motosikletinizin plakası yoksa ya da belgelerinizde bir eksiklik varsa polis anahtarınıza el koyabilir. Bunun sebebi ise yapılan kontrol esnasında karşıdaki kişinin ne yapmış olacağı kolluk kuvvetlerince bakıldığı anda bilinememesidir. Anahtarınızı vermeyi reddettiğinizde polise mukavemet suçunda işlem yapılamaz. Mukavemet, polis memuruna fiziksel bir direnç göstermeyi veya şiddet uygulamayı gerektirir. Anahtarınızı teslim etmemek ise bu kapsama girmez” ifadelerini aktardı.
Kontrol için durdurulan araçlarda arama yapılmasının mahkeme kararına bağlı olduğunu belirten Kara, savcılık kararı ile yapılan aramaların hukuksuz olduğunu belirtti. Hukuksuz aramaya maruz kalınması durumunda suç duyurusunda vatandaşların suç duyurusunda bulunabileceğini belirten Kara, sözlerini şu şekilde noktaladı: “Genel kontroller esnasında aracınıza arama yapılması gerekçesiyle sizi ve araçtaki yolcuların araçtan inmesini isteyen kolluk kuvvetleri, size bu kararı gösterip bunu size bizzat okuması gerekmektedir. Bu konu bazı durumlarda üst mahkemelerce haksız bulunduğu kararlar da bulunmaktadır. Zira arama ve el koyma kararları nöbetçi Sulh ceza mahkemelerinden alınması gerekmektedir. Sürecin hızlı ilerlemesi için Savcılık kanalıyla verilen arama kararları hatalı olup hukuka aykırıdır. Bu sebeple yapılacak aramalarda buna dikkat edilmesi gerekmektedir. Trafikte durdurulduğunuzda, belgeleriniz tam ve plakanız yerindeyse, anahtarınıza zorla el konulması hukuka aykırıdır. Bu gibi keyfi uygulamalarla karşı karşıya kaldığınızda memurun muamelesine karşı şikayet için Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunabilirsiniz. Ayrıca, e-Devlet üzerinden Emniyet Genel Müdürlüğü’ne ve özellikle CİMER sistemine şikayet kaydı oluşturarak, polis memurunun görevini kötüye kullanması hakkında işlem başlatılmasını talep edebilirsiniz. Bunun için de sizinle iletişimde bulunan kolluk kuvvetinin sicil numarasını isteyebilme hakkına sahipsiniz.”