Sayfa Yükleniyor...
Virolog Semih Tareen, “2 doz aralığını uzatmanın daha çok kişiye tek doz ulaştırmada faydası var. Fakat tam aşılanma sürecini geciktiriyor. Bu da yeni varyantlara karşı iyi bir strateji değil” dedi
ÇAĞLA GENİŞ/ÖZEL HABER
Sağlık Bakanlığı, ikinci doz BioNTech aşısı olacakların randevularının ertelenmesine yönelik kararın iptal edildiğini duyurdu. Buna göre mevcut randevular korunacak, yeni randevular ise 6-8 hafta arasına verilecek. Bakanlığın randevuları ertelemesi tepkilere yol açmış, hem aşı tedariki hem de iki doz arasındaki sürenin artırılması ile aşının koruyuculuğu konusunda soru işaretleri oluşmuştu. ABD Washington’da bir biyoteknoloji şirketi yöneticisi olan İzmirli Virolog Semih Tareen, konuya ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
ARTI VE EKSİLERİ VAR
Tek doz aşının virüsün Güney Afrika varyantına karşı tamamen etkisiz olduğunu söyleyen Tareen, “Burada tartışılan konu daha çok kişinin bir doz olması mı önemli? Yoksa insanların tam aşılanması mı önemli? Tahmin edeceğiniz gibi ilk senaryoda daha çok sayıda insana aşı ulaşmış oluyor tek doz olsa da. İkinci senaryoda ise insanların tam 2 dozu tamamlamış olması daha çok insana aşı ulaşmasına tercih ediliyor. Peki hangisi doğru? İki senaryonun da artı ve eksileri var. Tek doz mRNA aşısı ile bazı durumlarda yeterli koruma olduğunu gördük, fakat bu eski varyantlar ve İngiliz B.1.1.7 varyantı için geçerli. Maalesef Güney Afrika B.1.351 varyantı için geçerli değil. Bu yüzden UK verisine tek dozun yeterli olabildiğini gördük. Ama dünyada sadece B.1.1.7 yok. Türkiye’de de büyük ihtimalle sadece B.1.1.7 yok. Ve daha hangi varyantlar çıkar bilmiyoruz. Cell dergisinde çıkan bir yayında psödovirüs kullanarak tek doz ile çift dozun (BioNTech veya Moderna) varyantları nötralize etmesine bakıldı. Görüldüğü gibi tek doz daha düşük nötralize antikor oluşturuyor ama bu eski ve B.1.1.7 için sorun değil. Ama tek doz Güney Afrika B.1.351’e hemen hemen tamamen etkisiz. Tabii ki sadece antikorla olup bitmiyor bu iş. Aşılar hücresel bağışıklık da sağlar. Fakat ilk dozu alan birisi ikinci dozu alana kadar ‘1 dose’ etkisine sahip ve bu süre ne kadar uzarsa B.1.351 gibi veya antikorlardan kaçabilen yeni varyantlara karşı yetersiz nötralize kabiliyetine sahip” ifadelerini kullandı.
TAM AŞILANMA SÜRECİ GECİKMEMELİ
İki doz arasındaki sürenin uzatılmasının yeni varyantlara karşı iyi bir strateji olmadığının altını çizen Tareen, “Tek doz ile oluşan koruma eğer yetersiz ise yeni varyantların oluşumu için seçilim baskısı da oluşturabilir. Eğer iki doz aralığında insanlar kendilerini korurlarsa teoride tabii sorun yok. Ama insanların kendilerini iyi koruyamadıklarını maalesef Türkiye’deki vaka verilerinden görüyoruz. 2 doz aralığını uzatmanın daha çok kişiye tek doz ulaştırmada faydası var. Fakat tam aşılanma sürecini geciktiriyor. Bu da yeni varyantlara karşı iyi bir strateji değil. Çünkü tek doz ile yeni varyantlara antikor nötralize kabiliyeti yetersiz. Yeni varyantların oluşumunda seçilim baskısına sebep olabilir. Bence 2 doz klinik deneylerde uygulandığı gibi uygulanmalı ve tam aşılanma süreci gecikmemeli. Dileğim yeterli doz aşının olması ki herkes bir an önce tamamen aşılansın. Ama Türkiye’de ikinci dozun birkaç hafta daha geciktirilmesi aşı yetersizliğinden kaynaklanıyor. Teoride 3 hafta yerine 6-8 hafta aşının tamamlanmış etkinliğini değiştirmez, fakat doz aralığını geciktirir ve bu da bahsettiğim sebeplerden dolayı ideal bir durum değil. Tek doz olsak da iki doz olsak da yine de halkın belli bir yüzdesi aşılanana kadar tedbirlere devam etmeliyiz. Şu an Türkiye’de halkın yaklaşık yüzde 20-25’i aşılanmış. Bu rakamın yüzde 70 olması lazım” açıklamasında bulundu.
Haber Merkezi