Sayfa Yükleniyor...
Yazar ve Dilbilimci Feyza Hepçilingirler, Kitap Fuarında gerçekleştirilen söyleşide Türkçenin değerini yitirmeye başladığını belirtti
EMİRCAN IŞILDAK
Ünlü yazar ve dilbilimci Feyza Hepçilingirler, İzmir Kitap Fuarında Türkçe konulu bir söyleşi gerçekleştirdi. Hepçilingirler, Ülkelerin ve dillerin karşılaştırılması: İngilizcenin Türkçeye etkileri isimli söyleşide Türkçenin son yıllarda önemli bir baskı altında olduğunu anlattı. Özellikle yabancı kelimelerin kullanılma alışkanlığıyla beraber Türkçe kelimelerin değerini yitirdiğini ifade eden Hepçilingirler, İngilizce bu kadar önemli olunca Türkçe gözden düşüyor dedi.
ANA DİL ELZEMDİR
Hepçilingirler söyleşinin başında ana dilin önemine değindi. Çocuklarda ana dil öğretilmeden ikinci bir dil öğretilemeyeceğini ifade eden Hepçilingirler, Bireyler için ana dil çok büyük önem taşıyor. Ana dil, çoğu zaman annenin konuştuğu dille karıştırılıyor. İkisi de ayrı şeyler. Ana dil, bir çocuğun dünyaya geldiği bölgenin ve ortamın dilidir. İnsan hangi dilin içine doğuyorsa o dile ait olur. Bu dili öğrenmesi de elzemdir. Bilimsel açıdan çocuklarda ana dil oluşmadan ikinci bir dil öğretilmez. Öyle bir durumda diğer dil de sağlıklı gelişemez diyerek konunun önemini vurguladı.
YABANCI DİLLERE ÖZENİYORUZ
Gündelik yaşantıda Türkçe kelimelerden çok İngilizce kelimelerin kullanıldığına dikkat çeken Hepçilingirler, İngilizce git gide bu kadar önemli olmaya başlayınca Türkçe de buna bağlı olarak gözden düşüyor. Bunun en büyük nedeni de kendi dilimizi küçümsememiz. Yabancı dillere çok fazla özeniyoruz. Bu özenme ve boş heveslerimiz de dilimizi olumsuz etkiliyor. Halbuki Türkçe oldukça zengin ve dolu bir dildir. Günlük hayatımızda bile kendi dilimizde rahatlıkla söyleyebileceğimiz şeylerin yerine İngilizce kelimeler kullanmaya gayret ediyoruz. Türkçeyi kullanmaktan imtina ediyoruz. Konuşma diline bile sayısız yabancı kelime getirdik ifadelerini kullandı.
DİLİMİZ GERİ GİDİYOR
Hepçilingirler, milli ürünlerin bile yabancı isimlerle piyasaya sürüldüğüne atıf yaparak, Kendi ürettiğimiz ürünlere bile Türkçe isim veremiyoruz. Kendi markamızı oluşturuyoruz fakat her zaman yabancı bir sözcük kullanmaya çalışıyoruz. Bunların dışında zaten hastane isimleri, kafe isimleri gibi şeyler tamamen dilimizden çıktı. Hastaneler Hospital, pastaneler Patisserie oldu. Bu gereksiz özen dilimizi geri götürüyor şeklinde konuştu.
Haber Merkezi