Yalnız Efe’ye ödülü teslim edildi

Efemçukuru Altın Madeni’ne karşı tek başına yürüttüğü mücadele ile Çevre ve Ekoloji Mücadelesi Onur Ödülü’ne layık görülen ancak keçilerine bakacak kimse bulamadığı törene katılamayan Ahmet Karaçam’a ödülü, keçi çobanlığı yaptığı dağlarda verildi


  • Oluşturulma Tarihi : 10.06.2016 07:38
  • Güncelleme Tarihi : 10.06.2016 07:38
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Yalnız Efe’ye ödülü teslim edildi

E. ÇAĞLA GENİŞ

İzmir'de yıllardır tartışma konusu olan, ruhsatı ve ÇED süreçleri mahkemeye taşınan Efemçukuru Altın Madeni'ne karşı açtığı davayı kazanan ve yerel mücadele sürdüren ‘Yalnız Efe’ lakaplı keçi çobanı Ahmet Karaçam, Türkiye Barolar Birliği Çevre Kent Hukuku Komisyonu tarafından her yıl çevre hakkı için mücadeleyi teşvik etmek amacıyla verilen Avukat Noyan Özkan Çevre ve Ekoloji Mücadelesi Onur Ödülü’ne layık görülmüştü.

Keçilerine bakacak kimsesi olmadığı için Ankara’da düzenlenen törene katılamayan Karaçam’ın ödülünü avukatı ve EGEÇEP Hukuk Komisyonu Üyesi Av. Arif Ali Cangı almıştı. Cangı, törende, “Ödülü emaneten alacağım. Dağında, keçilerin arasında ona teslim edeceğim” demişti. Ahmet Karaçam’a ödülü, EGEÇEP'liler ve diğer yaşam savurucuları tarafından keçi çobanlığı yaptığı dağlarda verildi. Ödülle birlikte Baro’nun onur belgesini de Karaçam’a teslim edildi.

“BAŞIM MUSALLA TAŞINA KONMADAN…”

Ödülün Ahmet Karaçam’a verilme gerekçesi jüri tarafından şu sözlerle ifade edilmişti: “Ahmet Karaçam'ın ödüllendirilme gerekçesi İzmir'in damı olarak nitelendirilen, ekolojik üzümleri ile tanınan ve İzmir'in içme suyu havzalarını içeren Efemçukuru Köyü’nün tarım alanları altın madeni işletilmesi için 2008 yılında acele kamulaştırma kararları ile köylülerin elinden alınmak istenir. Hem tarım alanları hem de İzmir'in içme suyu havzaları tehdit altındadır. Önceleri madene ve yaşam alanlarının yok edilmesine direnen köylüler, kendilerine öncülük eden avukatları da yarı yolda bırakarak birer birer madencilerin önerdiği paralara topraklarını elden çıkarıp topraklarını terk ederler. Geride bir tek Ahmet Karaçam kalır. Ona ‘İzmir'in Yalnız Efesi’ derler. Ne madenciye ne hükümetin acele kamulaştırma kararına pirim verir. Toprağını satmaz, sekiz yıl boyunca acele kamulaştırma kararına direnir. Kendisine teklif edilen astronomik miktarları reddeder. Zaman zaman ölüm tehditleri alır, ama hiç birine aldırış etmez. ‘Başım musalla taşına konmadan altıncılar benden bir karış toprak alamaz’ der. Nihayet Danıştay İdari Dava Dairelerinin verdiği karar ile hakkı tescil edilir. Onun mücadelesi sadece kendi toprağı için değildir. İzmir'in içme suyunu zehirleyeceği yargı kararı ile sabit madene karşı İzmir'in içme suyu havzalarının korunması ve köyünün topraklarının kirletilmemesi için tek başına çok sayıda dava açar, mücadelesini on yıldır neredeyse tek başına sürdürür. Suyunu ve toprağını koruma mücadelesinde türlü türlü fedakarlıklara katlanarak risk alan, yalnız da olsa hep ‘Efe’ olabilen, ‘Efe’ kalma erdemini gösteren, çevresindekilere bu yolda örnek olan Efemçukuru köylüsü Ahmet Karaçam, Noyan Özkan'ın temsil ettiği değerlerin anıtsal bir ifadesidir ve onun adına verilen bu ödüle fazlasıyla değerdir."

Haber Merkezi