“Yapısal reformlara devam edeceğiz”

İzmir’de konuşan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, “Yapısal reformları hayat geçirmeye devam edeceğiz. Bunlardan birisi de Türkiye’nin teknoloji üreten bir ülke olmasına bağlı dönüşüm çalışmalarıdır. Teknoloji üretme noktasında bilimsel faaliyetleri desteklemek istiyoruz” dedi

  • Oluşturulma Tarihi :
  • Güncelleme Tarihi :
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
“Yapısal reformlara devam edeceğiz” haberinin görseli

E. ÇAĞLA GENİŞ

Bir dizi ziyaretler için İzmir’de bulunan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, programının ikinci gününde Konsolosluk Erkanı Üyeleri ile buluştu. Buluşmada İzmir Valisi Erol Ayyıldız, AK Parti İzmir Milletvekili Necip Kalkan, İzmir Emniyet Müdürü Hüseyin Aşkın, Konsolosluk Birliği Üyeleri Başkanı Ömer Kaplan ve konsolosluk üyeleri hazır bulundu. Son 14 yılda aslında araştırma, geliştirme ve teknoloji çalışmalarında ciddi artışlar olduğunu dile getiren Özlü,  artışa rağmen ihracat payında ileri teknoloji ürünlerinin sayısının düşük olduğuna dikkat çekti. Türkiye’nin yapısal dönüşüm faaliyetlerine ihtiyacı olduğunun altını çizen Özlü, bu amaçla yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdi.

EKONOMİMİZİ ETKİLEDİ

Mustafa Kemal Atatürk’ün, “Yurtta sulh, cihanda sulh” sözleriyle konsoloslara seslenen Bakan Özlü, “Sizlerin görevi ülkelerimiz arasındaki barışı, iyi ilişkileri kalkınmayı gelişmeyi hızlandıran bir vazife icra ediyorsunuz. Sizleri tebrik ediyorum. Geçen yıl bir muhasebe yaparsak, hem Türkiye hem dünya için çok başarılı geçmedi. Hem küresel güvenlik sorunları hem de terörizmin ağırlık kazandığı bir yıldı. Hem ülkemizde hem çevre ülkelerde yaşanan güvenlik sorunları ekonomimizi etkiledi. Ülkemizdeki her bir sorunun küresel boyutu da var. En önemli üç konu; ekonomi, güvenlik ve işsizlik. Hükümetimiz bu üç konu üzerinde ciddiyetle çalışıyor. Bakanlar Kurulu toplantılarında bu konular detaylı olarak görüşülüyor. Sokakta ne konuşuluyorsa hepsi bakanlar kurulunda görüşülüyor” dedi.

RAHAT OLMAYACAK

Hükümet olarak geçen yıldan bu yana çok önemli reform niteliğinde kararlar alındığına dikkat çeken Özlü, “Varlık fonu, bireysel emeklilik fonu, KOBİ’lere vermekte olduğumuz destekler gibi çok sayıda karar var. Bu kararların bir kısmı topluma ve piyasalara yansımadı. Yasa çıkarıldı ama henüz önemli bir kısmı piyasalara yansımadı. Bunun için zamana ihtiyaç var. Yasalara ilişkin usul ve esaslar tamamlandı bu yılın başından itibaren uygulamaya geçireceğiz. 2017 yılının ilk yarısında piyasaya ve topluma yansıyacak. Ekonomistler, geçtiğimiz 50 yılda dünyanın yakaladığı ekonomik hızın, önümüzdeki 50 yılda yakalanamayacağını söylüyor. Ayrıca dünya ticaretsizleşmeye doğru gidiyor. Bu küresel ölçekte bir sıkıntı. Geleceğin geçmişten çok daha rahat olmayacağını anlamamız gerekiyor. Türkiye’de geçen senenin ilk iki çeyreği büyüme açısından birçok ülkenin ötesindeydi. Yüzde 4,5 civarıydı. İkinci çeyrekte eksiler oldu. Piyasaların durgunlaşması noktasında iş dünyasının biraz bekleyelim önümüzü görelim yaklaşımından kaynakladı. Geçen yılın son çeyreğinde bir toparlanma görebiliyoruz. Dolayısıyla 2017 yılında Türkiye’nin orta vadeli planında öngörülen oranda bir büyüme yakalayacağımızı düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.

DESTEKLEMEK İSTİYORUZ

Türkiye’nin yapısal dönüşüm faaliyetlerine ihtiyacı olduğunun altını çizen Özlü, bu amaçla yapılan çalışmaları şöyle aktardı: “Yapısal reformları hayat geçirmeye devam edeceğiz. Her ne kadar güvenlik konuları ve iç siyasi faaliyetler olsa da bunlardan vazgeçmeyeceğiz. Bunlardan birisi de Türkiye’nin teknoloji üreten bir ülke olmasına bağlı dönüşüm çalışmalarıdır. Her bir sanayicimiz aynı zamanda bir tüccardır. Ticaret, ekonomiye katkı sağlıyor. Bilim, teknoloji ve sanayi dediğimiz üç halkayı birbiriyle ilişkilendirmek üzere bir politikayı önemsiyoruz. Birisinin çıktısı öbürünün girdisi olsun. Teknolojiyi ya transfer edersiniz ya da kendiniz üretirsiniz. Teknoloji üretme noktasında bilimsel faaliyetleri desteklemek istiyoruz. Bu kapsamda 6 ay süren bir çalışma yaptık. Ortaya çıkan yeni modeli Bakanlar Kurulumuza arz ettik. Bu modelin yasalaşması için çalışıyoruz. Bu ay içerisinde yasalaştıracağız. Yeni bir fon oluşturacağız. Bu bütçe içi bir fon olacak. Amacımız araştırma, geliştirme ve teknoloji faaliyetlerine daha fazla kaynak oluşturmak. Bu kaynağı gayri safi milli hasılatımızın bunu yüzde 3’üne çıkarmayı hedefliyoruz.”

BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ İCRA KURULU

Son 14 yılda aslında araştırma, geliştirme ve teknoloji çalışmalarında ciddi artışlar olduğunu dile getiren Özlü,  artışa rağmen ihracat payında ileri teknoloji ürünlerinin sayısının düşük olduğuna dikkat çekti. Özlü, “Harcamalarımız geçen yıl için 20 milyar 600 milyon, personel sayımız ise 122 bine ulaştı. Patent başvurularında ciddi artışlar oldu ama bütün bu girdilere rağmen ihracatımız içerisinde yüksek teknoloji ürünlerin payı yüzde 4’ün altında.  Güney Kore ve Çin gibi ülkelerde bu yüzde 30larda. Bu manada bu yapısal dönüşüm önemli. Yeni sistemde umarım bütün kamunun araştırma, geliştirme ve teknoloji için özel sektöre yapacağı fonlamayı tek bir merkezden bütçelemeyi ve çıktı bazlı performans değerlendirmesi yapıp gözden geçirmeyi düşünüyoruz. Bilim, Sanayi ve Teknoloji İcra Kurulu oluşturulacak.  Gündemimizdeki konulara göre kurulun üyeleri belirlenecek. Bu diğer ülkelerle ilişkilerimizde bizi daha kolay ortak olabilen bir konuma getirecek” dedi.

ÜRETİM REFORM PAKETİ

Sanayinin desteklenmesi noktasında üzerinde çalıştıkları bir üretim reform paketini bulunduğunu kaydeden Özlü, şunları söyledi:  “Bunu gelecek hafta arz edeceğiz. Bir sonraki hafta Bakanlar Kuruluna sunacağız. Bu pakette pek çok problemin çözümü var. Organize sanayi bölgelerinden tutun da şehrin ücra köşelerinde kalmış sanayi sitelerinin taşınmasına kadar her hususu içeren bir paket. Türkiye’de özel endüstri bölgelerinin kurulmasının önünü açıyoruz. Yatırımcılar bunları kurup işletebilecek. Organize sanayi bölgeleri içerisinde bulunan fabrikalardan emlak vergisi alınmamasına ilişkin hususlar var. Eğitim noktasında ve sanayimizin ihtiyaç duyduğu nitelikli insan gücü kapsamında bazı maddeler var. Paket yaklaşık 71 maddeden oluşuyor. Bu paket bugüne kadar sanayicilerden bize üretilen ne kadar sıkıntı varsa hepsini toparladık ve taslak hazırladık. Sanayi odalarımızla konuştuk. Bunu da çıkaracağız.”

HEDEF BİN ADET MERKEZ

Türkiye’de araştırma, geliştirme ve teknoloji merkezi sayısının 376 olduğunu, İzmir ise 31 adet bulunduğu bilgisini paylaşan Özlü, “Bunu bine tamamlamayı hedefliyoruz. İlk aşamada bu sayıyı 500’e akabinde bine ulaştırmayı hedefliyoruz. MEB’le ortak teknik kolej okulları açacağız. İzmir’le ilgili bir iki çalışma yürütüyoruz. İlk raporlardan çok tatminkar olmadık. Bunu da önümüzdeki günlerde sizinle paylaşacağız.  İzmir’le ilgili çok sayıda proje var masamda. Biraz daha derinleşmesi lazım. 23 ilde cazibe merkezleri programımız var. Bu proje aslında entegre bir proje. Kalkınma Bankası ve Kalkınma Bakanlığı koordinatör. Önemli destekler var. Bu bölgelerde yatırım yapmak isteyenler öncelikle Kalkınma Bankası ve Bakanlığımızla görüşebilirler. Sizlerden de düşünenler varsa yardımcı oluruz. Bu projede çok sayıda vergi indirimi var. 1400 hektara yakın parselimiz var. Elimizde yeterince parsel var. 400 hektara yakın bir başvuru oldu. Bina yapmaları için 10 milyon liraya kadar kredi vereceğiz” diye konuştu.

 

Kaynak : HABER MERKEZİ

Okumaya Devam Et

Aşağı kaydırmaya devam edebilir veya ilgi alanınıza göre seçim yapabilirsiniz.