Yatırımcı direksiyonu İzmir’e kırdı ama!

NURETTİN BAKİ-ÖZEL HABER

Her şeyin tekerleğin icadıyla başladığı otomotiv sektörü; yedek parça, akaryakıt, servis, sigorta, ulaşım gibi sektörlerle olan yakın ilişkisi dolayısıyla lokomotif bir sanayi dalı. Hatta gelişmekte olan ülkeler için adeta anahtar sektör olarak tanımlanabilir. Türkiye otomotiv sektörü de dünyada çok önemli bir yer tutuyor. Öyle ki Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Otomotiv Yan Sanayi Meslek Komitesi Meclis Üyesi Süha Kahraman’a göre otomotivde dünyada yaşanan tedarik zincirleri probleminden dolayı Türkiye, önümüzdeki 15 yıl içinde yükselen bir yıldız olacak. Bu yıldızın bir ayağı da İzmir. Ancak Kahraman, İzmir’e gelip yatırım yapmak isteyen firmaların yer bulamadığına dikkat çekiyor.

TÜRKİYE’Yİ ÖNEMSİYORLAR

EBSO Otomotiv Yan Sanayi Meslek Komitesi Meclis Üyesi Süha Kahraman, “50-60 kadar otomotiv yan sanayi firması olarak üst düzey yöneticilerle görüşmek üzere İngiltere ve Amerika’ya gittik. Bir Amerikan firmasının daveti üzerine Davos’taki toplantılara katıldık. Davos’tan çıkan sonuçlardan biri, ‘globalizmin öldüğü’ yönündeydi. Amerika’daki Ford JM yetkilileri de bu görüşü onayladılar. Zira Ford JM firması 2035 yılında tamamıyla elektrikli araca dönecek ve bu üretimin tamamı Amerika’da yapılacak. Tedarikçi olarak Türkiye’yi oldukça önemsediklerini belirtiyorlar. Eskiden Amerikalı firma yöneticilerinden randevu alamazken şimdi onlar Türk firmalarıyla temasa geçiyor. Artık sistem değişti ve yeni bir dünya düzeni geldi” dedi.

DİKKATLİ OLMAMIZ GEREKİYOR!

Davos’taki en önemli konulardan birinin de yeni tedarik zincirlerinin oluşması ve yeniden yapılandırılması olduğunu ifade eden Kahraman, “Herkesin kendi müttefiklerini seçeceği dillendirildi. Bu konuda devletimizin ve iş insanlarımızın çok dikkatli olması gerekiyor. Dünya çok değişti; bizim en çok konuştuğumuz konu Rusya-Ukrayna savaşı iken Amerika’da herkes Çin-Amerika savaşından bahsediyor. Bu savaşta nerede duracaklarını görüşüyorlar. O nedenle bizim de dikkatli olmamız gerekiyor” diye konuştu.

KENDİ PİL TEKNOLOJİMİZİ KURMALIYIZ

Türkiye’nin kendi aracını yapmaya başladığını, yerli otomobil olan TOGG’un çok büyük önem arz ettiğini ama daha önemli noktanın dünyadaki pil ihtiyacı olduğunu vurgulayan Kahraman, “Zira pil almak isteyenler fiyattan önce ‘kaç adet verebilirsin’ diye soruyorlar. Kendi pil fabrikası olan tek otomotiv firması ise Tesla. Dünyadaki hammaddesi üzerinden Amerika’yla beraber program yaparak anlaşmalarını bitiriyor. Nasıl ki TOGG gibi bir firma herkesin elini taşın altına koyarak kurulduysa, kamu, üniversiteler ve özel sektör bir araya gelerek pil sanayisine yatırım yapılması gerektiğini söylemeye çalışıyorum. Kendi pilimizi yapamazsak TOGG’u satmamız mümkün olamayacak. Bu konunun çok ciddiye alınması gerekiyor. Şu anda Türkiye’de 1-2 kuruluş, Çin’den getirilmiş teknoloji ile üretim yapmaya çalışıyor. Oysa pil üretiminde yol alınmak isteniyorsa sivil toplum örgütlerinin bir araya gelerek ortak çalışma yapmaları gerek, yani kendi pil teknolojimizi kurmalıyız” ifadesini kullandı.

YATIRIMCI VAR YER YOK!

Kahraman, “Otomotiv yan sanayi en fazla ihracat yapan sektördür. Birçok firma da taşınmak için İzmir’i tercih ediyor. Tedarik zincirinde zaten Avrupa’da iyi konumdayız. Amerika da yanımızda. Her ne kadar politik olarak problemler olsa bile sektörümüzün temsilcileri büyümek istiyor. Önümüzdeki 5-10 sene dünyadaki tedarik zincirleri probleminden dolayı Türkiye yükselen bir yıldız olacak. Bu yıldızın bir ayağı da İzmir. Zira İzmir’e birçok firma gelmek istiyor ama bir türlü yer bulamıyorlar. Firmalar 40-50 dönümlük yerler istiyor. Yatırımcılar daha çok serbest bölgelerde ve limana yakın yerler istiyorlar. Özellikle İzmirli otomotivciler büyümek arzusunda. Ancak yer anlamında sıkıntı yaşıyoruz. Çok sıkışık alanlarda faaliyet gösteriyoruz. Bugün Torbalı OSB kadar yer verilse, bir günde doldurabiliriz. Şehrimizde yatırımcı olmak isteyen birçok firma var. Sektörümüze yönelik OSB kurulmasını talep ediyoruz” diye konuştu.

YÜZDE 99’U İZMİR’İ TERCİH ETTİ

Büyük bir firma üzerinden örnek vererek İzmir’in neden tercih edildiğini de aktaran Kahraman, “Bir otomotiv firması İstanbul’a taşınmak istedi ve bin kişilik çalışanlarına şu soruyu sordu: ‘Nereye taşınmak istiyorsunuz?’ Bu soruya verilen cevabın yüzde 99’u İzmir oldu. Herkes İzmir’e gelmek istiyor. Bunun yanında İstanbul ve Kocaeli hem dolduğundan hem de sıkıntılı olduğundan ve maliyetlerinden dolayı İzmir’i tercih etmeye başladı. Ancak yer yok” dedi.

İZMİR ÇOK ŞEY KAYBEDER…

Kahraman, “İsmini vermek istemiyorum İzmir’in büyük bir firması yer bulamadığı için az daha Sakarya’ya gidecekti, son anda serbest bölgede 50 bin dönümlük yer buldu, orda kaldı. Yer sorunu belediyelerle oturulup anlaşılıp yer çözülmeli. Ya organizeler genişletilecek ya da yeni yerler açılacak. Eğer yeni organizeler açılmazsa İzmir, önümüzdeki 10 sene çok şey kaybeder. Şu an yatırım yapacak firmalar var ama kimse yer bulamıyor” ifadelerine yer verdi.