Sayfa Yükleniyor...
Okulların açılmasıyla beraber her cumartesi etkinlikler düzenlemeye devam eden Türkiye Yazarlar Birliği İzmir Şubesi, yeni döneminde de başarılı yazar ve araştırmacıları konuk etti
SULTAN GÜMÜŞ
Her cumartesi konuk ettikleri yazarlarla keyifli bir sohbet gerçekleştiren Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) İzmir Şubesi, yeni dönemine merhaba dedi. Okulların açılmasıyla beraber etkinlikleri sürdürmeye devam eden TYB’nin bu haftaki konukları Eğitimci / Yazar Mehmet Yazıcı, Celal Bayar Üniversitesi Öğretim Görevlisi Kenan Erdoğan ve Araştırmacı / Yazar Murat Gülşan idi. Yeni çıkan kitaplarının tanıtımını yapan yazarlar, kendilerini dinlemek için gelen misafirlerin sorularını da yanıtladı.
Prof.Dr. Kenan Erdoğan, inceleme/araştırma kitabı ‘Kasabalı Nuri’ üzerine konuştu. Yazar, Turgutlu'da yaşayan Kasabalı Nuri’yi sabırlı bir çalışmayla Türk Edebiyatı’na kazandıran başarılı bir isim. Mehmet Yazıcı da uzun zamandır üzerinde çalıştığı romanı ‘Kayıp Nesil’ ile yetmişli yıllardan günümüze kadar ışık tutuyor. Kitap, ülkenin geçirdiği ideolojik dönemlerden izler taşıyor. Bu izler günümüze kadar uzanıyor. Murat Gülşan ise ‘Davanın Neferi’ adlı kitabı üzerine sohbet etti. Otomotiv fabrikasında işçi olarak çalışan yazar halkın içinden geliyor. Romanı daha çok belgesel düzeyinde. Yazarın gezmeyi çok sevdiğini görüyoruz. Her gittiği yerden izler taşıyor.
“YAŞAMALIYIZ VE YAŞATMALIYIZ”
Kitap tanıtımlarını gerçekleştiren üç yazar ve araştırmacının ardından Mehmet Yazıcı, söyleşinin kapanışında şu cümlelere yer verdi: “Toplumlarda asla değiştirilemeyecek değerler vardır. Bunlar da ‘dil ve dindir.’ Dil nesiller arasında bir köprü olduğu gibi, din de toplumun ana dinamizmini oluşturan en önemli ana ilham kaynağıdır.” Dil ve dinin önemine dair konuşmaya devam eden Yazıcı, “Toplumlarda dil ve dini değerleri değiştiremezsiniz. Değiştirmeye kalktığınız zaman, tıpkı beyin ve omurilikte olduğu gibi, o toplumu ya felç edersiniz ya da öldürürsünüz. Bu toplumların ölümüne de ‘Orta kıyamet’ diyoruz. Bu anlatılanlar doğrultusunda denilir ki, toplumların omuriliği dili, toplumların beyni de dinleridir. Merhum Prof.Dr. Erol Güngör hocamız ‘Kültür Değişimi ve Milliyetçilik’ adlı eserinde der ki, aynı inançla ve aynı kültürle 40 yaşına gelen bir insanı, ani olarak, din ve kültür değişimine iterseniz, o insandaki organizma anında durabilir. O halde dil ve din toplumların devamı için iki ana vazgeçilmezdir. Hangisi daha önemlidir sorusuna büyük dil üstadımız Yavuz Bülent Bakiler şöyle cevap vermişti; ‘Dilini iyi bilmeyen, dinini anlatamaz’ bu nedenle, toplumumuzun sağlıklı idamesi için güzel Türkçemizi yaşamalıyız ve de yaşatmalıyız” ifadelerini kullandı.
Dinleyiciler ile konuşmacıların karşılıklı sohbetinden sonra yazarlara katılımlarından dolayı teşekkür belgesi takdim edildi. Gelecek hafta sunum yaparak eylül ayını kapatacak olan Eğitimci-Yerel Tarih Araştırmacısı Yasin Kayış ise İzmir ve Çevresi sunumu ile Abdülhamid Eserleri adlı anlatımını gerçekleştirecek. Türkiye Yazarlar Birliği İzmir Şubesi, yeni döneminde düzenlemeyi planladığı tüm etkinlikler için herkesi davet ediyor.