- Gündem
- 13.06.2025 13:26
Eğitim ve Rehberlik Danışmanı Cansu Toptaş, LYS tercihleri hakkında önemli ipuçları verdi
EMİRCAN IŞILDAK ÖZEL HABER
Öğrenciler, YGS ve LYS sınavları sonrası yükseköğretim serüveninde en büyük adımı üniversite tercihlerinde atıyor.
Son değişiklikle tarihi uzatılan tercih maratonu bugün başlıyor. Eğitim ve Rehberlik Danışmanı Cansu Toptaş ise bu süreçte doğru tercih ile ilgili ipuçları verdi. Toptaş, ayrıca tercih sırasında yapılan hatalara da dikkat çekti.
PUAN VE SIRALAMALAR ÇOK FARKLI
Toptaş, 2016 yılındaki sınavın diğer sınavlara göre nispeten daha kolay olduğuna dikkat çekti. Bu nedenle puanların yüksek çıktığı ve sıralamaların düşük olduğunu ifade eden Toptaş, Biz eğitimciler olarak her sene sıralama ve puanlama türüne dikkat çekmeye çalışıyoruz. Özellikle bu sene puanlarla sıralamalar arasında çok ciddi farklar var. Bu seneki LYS sonuçlarına göre puanlar yüksek fakat bunun tersi olarak da önceki yıllardan daha düşük sıralamalar göze çarpıyor. Bunun en önemli nedeni de 2016 yılındaki sınavın kolay olmasıydı. Buna bağlı olarak da başarı düzeyi yüksek olarak karşımıza çıktı değerlendirmesinde bulundu.
PUAN DEĞİL SIRALAMAYI BAZ ALIN
Toptaş ayrıca öğrencilerin tercih sürecinde puan yerine sıralamalarını baz alarak seçim yapmaları gerektiğini belirterek, Öğrenciler genellikle aynı hataları yapıyorlar. Puanları baz alıyorlar. Çok büyük bir yanlış yapıyorlar. Tercih sıralarında yanlışlıklar yapılıyor. Öğrencilere tavsiyem puan türlerinde kendi aralarında bir sıralama yapmaları olacaktır. Çünkü Matematik-Fen1, Matematik-Fen2 gibi birçok ayrı puan türü var. Bunlara dikkat ederek bir harmanlama yapmaları uygun olacaktır. Ayrıca sınavdan elde ettikleri sıralamanın 10 bine kadar üst bölümlerinden başlayarak, 20 bin civarında alt sıradaki yükseköğretim programlarına kadar tercih yapmalarında fayda var dedi.
DOĞRU MESLEK VURGUSU
Öğrencilerin yeteneklerine göre meslek tercihlerinde bulunmasının önemine vurgu yapan Toptaş, Tercihler öğrencilerin kendi hayatlarını etkileyecek. Bu yüzden onların kişisel görüşlerine ve beklentilerine yanıt verecek yükseköğretim tercihleri yapılmalıdır. Tercih yaparken de yalnızca iş beklentisi içinde olmak yanlış bir düşüncedir. Türkiye şartlarında her meslek zaman zaman değişkenlik gösterebilmektedir. Unutulmamalıdır ki insanlar sevdikleri ve istedikleri mesleği yaparken başarılı olabilirler. Bu yüzden öğrenciler klişelerden uzak, kendi yeteneklerini en iyi hayata geçirebilecekleri meslekleri seçmeliler. Ailelere de bu konuda büyük görevler düşüyor. Sonuçta bu tercihler yalnızca bir okul tercihi değildir. Bir insanın belki de önündeki 50-60 yılı planlıyoruz. Buradan hareketle öğrencilerin kararına saygı duymaları, baskı yapmamaları gerekmektedir şeklinde konuştu.