Yetki belgeleri için çağrı

EGETURDER Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Cirit, turizm sektöründe seyahat eden yolcuların güvenli taşınabilmeleri ve kaçak taşımaların ortadan kalkabilmesi için Karayolu Taşıma Yönetmeliği taslağında yer alan yetki belgelerinin yeniden düzenlenmesi gerektiğini söyledi


  • Oluşturulma Tarihi : 17.05.2017 07:49
  • Güncelleme Tarihi : 17.05.2017 07:49
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Yetki belgeleri için çağrı haberinin görseli

E. ÇAĞLA GENİŞ

Turizm taşımacılığındaki hatalı uygulamalar Muğla’nın Marmaris İlçesi’nde meydana gelen ve 24 kişinin ölümüne neden olan feci kazanın ardından bir kez daha gündeme geldi. Ege Turizm Taşımacılar Derneği (EGETURDER), turizm taşımacılığında yapılan hatalara dikkat çekmek için basın açıklaması düzenledi. EGETURDER Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Cirit, benzer kazaların yaşanmaması için tüm resmi kurumlar tarafından gerekli önlemlerin alınması gerektiğine vurgu yaparak, Karayolu Taşıma Yönetmeliği taslağında yer alan yetki belgelerine ilişkin maddelerin yeniden düzenlenmesi gerektiğini söyledi. Cirit, “Otogar taşımacılığı, turizm taşımacılığı ve servis taşımacılığının birleştirilerek belgelendirilmesi, ileride felakete ve önüne geçilemeyecek maddi ve manevi zararlara neden olacaktır. Birbirine girdikten sonra düzenlenmesi imkansızdır. Bu nedenle Karayolu Taşıma Yönetmeliği taslağı onaylanmadan gerekli müdahaleler yapılarak 3 ayrı koldan yolcu naklini düzenleyen yetki belgelerini oluşturmalıyız” dedi.

TÜRSAB’A KAYDI YOK

Kaza yapan aracın bir turizm aracı olmadığı söyleyen Cirit, “Aracın İzmir Ödemiş İlçesi’ndeki adrese kayıtlı galerici olarak tanınan Halil Karakaş’ın sahibi olduğu yetki belgesine 05.01.2016 tarihinde kaydedildiği araç taşıt kartında açıkça görülmektedir. Yetki belgesi sahibi ile yaptığımız görüşme üzerine 17 aylık sürede yetki belgesi sahibi adına herhangi bir iş yaparak fatura kesmediğini beyan etmektedir. Bülent Çetindağ’a ait kaza yapan bu araç, Afyon plakalı olup kirli bir D2 yetki belgesine muamma kayıt yaptırarak bireysel kaçak taşımalarda kullanılmaktadır. Araç hiçbir TÜRSAB acentasına bağlı değildir. Sadece o gün için günlük kaçak olarak turizm işine gittiği açık ve nettir” dedi.

ALAKASI YOK

Araç sürücüsünün ise, şehir içinde servis taşımacılığı yapan sürücü olarak tanındığını dile getiren Cirit, “Ayrıca kendi mülkiyetine ait S plakalı servis aracı da vardır. Turizm taşımacılığı ile alakası olmadığı açık ve nettir. Turizm taşımacılığı yapan tüm sürücüler Muğla Sakar rampalarında aracın ağır ağır inmesi gerektiğini ve virajlı yolda fren balatalarının şişebileceği için sürat yapmaması gerektiğini bilmektedir. Şehir içinde servis yapan servis sürücüleri ise maalesef bu deneyimlere sahip değildirler” diye konuştu.

NASIL ENGELLENECEK?

Benzer kazaların yaşanmaması için turizm taşımacılığını kurumsal olarak yapan firmalardan araç kiralanması gerektiğini belirten Cirit, “Bu kiralanan araçları TÜRSAB acentaları aracılığı ile yasal tur düzenleyerek gezi ve seyahatlerimizi yapmalıyız. Yapılan turların faturaları ve ödemeleri yetki belgesi sahibi firmalar tarafından kesilirse gerçek kontrol sağlanacak ve bu sayede kaçak taşımalar engellenmiş olacaktır. Buna TÜRSAB acentalarının da uyması gerekmektedir. Bireysel taşımalar maalesef sıkıntılı olmaktadır” dedi.

SÜRÜCÜ EĞİTİMSİZLİĞİ

Kaza ile ilgili en önemli hususun sürücü eğitimsizliği ve yetersizliği olduğuna dikkat çeken Cirit, şunları söyledi: “Artık şoför yetişmiyor, bakanlığın sürücü okulu açması mecburidir. Eskiden babadan oğula geçen ve muavinlikten gelen şoförlük mesleği artık geriden gelememektedir. Eskilerin tabiri ile muavinliğini yapmadığın otobüsün şoförlüğünü yapamazsın derler. Çünkü o aracı tanımalısın her hareketini ezbere bilmelisin, bilemezsen o aracı kullanamazsın ve kaza yaparsın. Bu nedenle Bakanlığımız meslek liselerinde sürücü bölümü açarak ortaokuldan sonra lisede bu eğitimi vererek sürücü yetiştirmeli ve bunu bir meslek dalı haline getirmelidir. Onlara en uygun olan alanda sürücü yetki belgeleri vererek onları bir ustalık belgesi gibi diploma sahibi yapmalıdır. Bu sayede eğitimli sürücüler yetişerek kazaların önüne geçilebilir.”

SAPLA SAMAN BİRBİRİNE KARIŞTI

21 Mart 2017 tarihinde yayınlanan Karayolu Taşıma Yönetmeliği taslağında yolcu taşımacılığı ve yük taşımacılığının birlikte yer almasını eleştiren Cirit, turizm sektöründe seyahat eden yolcuların güvenli taşınabilmeleri ve kaçak taşımaların ortadan kalkabilmesi için bazı hususlara dikkat çekti. Cirit, “Bakanlığımız yetki belgelerini derleyip toparlamak için yeni bir taslak hazırlamıştır. Fakat yetki belgelerini birleştirirken sapla-saman birbirine karışmış yolcu taşımacılığında ayrı ayrı faaliyet gösteren 3 grubu birbirine katarak KGM taslağında yetki belgelerini sıkıntılı bir şekilde birleştirmeyi planlamaktadır. Otogar taşımacılığı, turizm taşımacılığı ve servis taşımacılığının birleştirilerek belgelendirilmesi, ileride felakete ve önüne geçilemeyecek maddi ve manevi zararlara neden olacaktır. Birbirine girdikten sonra düzenlenmesi imkansızdır. Bu nedenle Karayolu Taşıma Yönetmeliği taslağı onaylanmadan gerekli müdahaleler yapılarak 3 ayrı koldan yolcu naklini düzenleyen yetki belgelerini oluşturmalıyız” dedi.

D YETKİ BELGESİ VERİLMELİ

Cirit, yetki belgesi birleştirilmelerinde yapılması gereken zorunlu düzenlemeleri şöyle sıraladı: “1. maddede yeni düzenleme ile B1 ve B2 yetki belgesi birleştirilerek B yetki belgesine; D1 ve D2 yetki belgesi birleştirilerek D yetki belgesine dönüştürülmüştür denilmektedir. Bu birleştirme olacak olursa her iki ayrı sektör birbirine girecektir. Oysa doğru olan otogar taşımacılığında kullanılan D1 ve B1 yetki belgelerinin birleştirilerek, sadece otogar taşımacılığında kullanılacak B yetki belgesi olarak verilmesi, turizm taşımacılığında kullanılan D2 ve B2 yetki belgelerinin ise birleştirilerek sadece turizm taşımacılığında kullanılacak olan D yetki belgesi olarak verilmesi gerekir. Bu vesile ile ayrı karakter ve şartlarda çalışan bu iki kolun sağlıklı bir şekilde hizmet vermesini sağlayarak yolcularımızın can ve mal güvenliği için doğru olanı bulmaktır.”

DOĞRU ŞEKİLDE UYGULANMIYOR

Turizm taşımacılığının doğru ve sağlıklı olarak yapılması için tüm resmi ve hukuki kurumlara çağrı yapan Cirit, “Karayolu Taşıma Yönetmeliği taslağı otogar taşımacılığı ile turizm taşımacılığını birleştirerek iç içe sokmuştur. Turizm taşımacılığı faaliyetlerinin garaj taşıması ile hiçbir alakası yoktur. Bu nedenle konu eski yetki belgelerindeki harf grubu nedeni ile yanlış anlaşıldığı için D1-D2 ile B1-B2 belgelerinin birleşmesi imkansızdır. Ancak otogar taşımacılığında D1-B1 ile birleşerek B yetki belgesi; turizm taşımacılığında D2-B2 ile birleşerek D yetki belgesi adı altında belgeler birleşmelidir. İki il arası servis taşımacılığı ise Karayolu Taşıma Yönetmeliği ile Büyükşehir Belediyeleri UKOME kararları arasında yasal mevzuat boşlukları nedeniyle sıkışıp kalmıştır. Sektör taşıması doğru şekilde uygulanamamaktadır. Bu nedenle kökten temizlik yapılarak servis taşımacılığında kullanılacak olan S yetki belgesinin sadece Ulaştırma Bölge Müdürlüğü tarafından verilmesi ile iki il arası servis taşımacılığının sağlıklı olarak hizmet vermesi sağlanacaktır” açıklamasında bulundu.