Uzun menzilli uçuşlarda yaşanan tehlikeler sonrası kabin içi elektronik cihazlara yasak geldi. Hangi cihazlar riskli ve nasıl taşınacak?
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, son dönemde artan uçuş güvenliği risklerini önlemek amacıyla “powerbank yasağı” tavsiyesinde bulundu. Bakanlık, lityum bataryalı taşınabilir şarj cihazlarının uçuş sırasında potansiyel yangın ve kısa devre riskleri oluşturduğunu belirterek tüm hava yolu şirketlerine, kabin içi kullanımın durdurulması yönünde tavsiyede bulundu. Bu adım, özellikle uzun menzilli uçuşlarda olası kazaların önüne geçmeyi hedefleyen kritik bir güvenlik önlemi olarak değerlendiriliyor.
Bakanlığın uyarısı, uygulamada da kendini gösterdi. Geçtiğimiz günlerde İstanbul-Seul seferini gerçekleştiren bir uçakta, yolculardan birinin powerbankini koltuk arasına düşürmesi nedeniyle uçuş ortasında geri dönmek zorunda kalındı. Benzer bir olay Kazakistan’da da yaşandı. Her iki vaka, taşınabilir bataryaların kontrolsüz kullanımının uçuş güvenliğini ciddi şekilde tehdit edebileceğini ortaya koydu. Uzmanlar, bu tür olayların artması halinde hem yolcu güvenliğinin hem de uçak operasyonlarının risk altında olacağını vurguladı.
Bakanlığın tavsiyesinin ardından ilk adımı Türk Hava Yolları (THY) attı ve kabin içi powerbank kullanımını yasakladı. Pegasus da benzer şekilde kuralları uygulamaya başladı. Şimdi ise AJet, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün tavsiyesine uygun olarak kabin içinde powerbank kullanımını yasaklayan üçüncü hava yolu şirketi oldu. Bu gelişme, Türkiye’deki tüm büyük hava yolu şirketlerinin uçuş güvenliği konusunda ortak hareket etmeye başladığını gösteriyor.
AJet’in resmi açıklamasına göre, 100 Watt/Saat’e kadar olan lityum bataryalı powerbankler ve elektronik sigaralar, yalnızca kabin bagajında taşınabilecek; uçuş sırasında kullanılamayacak. Şirket ayrıca, 100-160 Watt/Saat arasındaki lityum bataryalar için özel izin alınması gerektiğini, 160 Watt/Saat’in üzerindeki bataryaların ise yolcu bagajı olarak taşınamayacağını ve yalnızca belirli şartların sağlanması durumunda kargo olarak gönderilebileceğini belirtti. Bu düzenleme, hem kabin içindeki yangın riskini azaltmayı hem de uçuş sırasında yaşanabilecek teknik aksaklıkları önlemeyi amaçlıyor.
AJet yetkilileri, bu kararın yolcu güvenliğini önceliklendirdiğini ve uçuş sırasında yaşanabilecek beklenmedik olayların önüne geçeceğini ifade etti. Yetkililer, düzenlemenin sadece riskleri azaltmakla kalmayıp aynı zamanda hava yolu operasyonlarının daha sorunsuz ve güvenli bir şekilde devam etmesine katkı sağlayacağını vurguladı. Uzmanlar, bu tür önlemlerin sektörde yaygınlaşmasının, uçuş güvenliğinde standartların yükselmesine ve benzer kazaların önlenmesine yardımcı olacağını belirtiyor.
Kaynak : HABER MERKEZİ