Yörük kadınının özgürlük simgesi: ‘Mor Cepken’

Yıllar önce bir Yörük geleneği olarak Aydın, Muğla ve Antalya’nın köylerinde karşımıza çıkan mor cepken, bir nevi kadının erkek şiddetinden kurtulması için tek yoldu diyebiliriz


  • Oluşturulma Tarihi : 09.03.2021 07:06
  • Güncelleme Tarihi : 09.03.2021 07:06
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Yörük kadınının özgürlük simgesi: ‘Mor Cepken’

BURCU YANAR/ÖZEL HABER

Kadınların günümüzde kadın cinayetlerine ve kadına şiddete karşı gösterdikleri mücadelenin ana rengidir mor. Peki hiç düşündünüz mü kadın mücadelesinde neden mor renk kullanılır? Yazılı bir kaynak olmakla birlikte eskilerin anlattığı rivayetlere göre bir Yörük geleneği olan mor cepkenden geliyor aslında kadının rengi. Şimdilerde kadına yönelik şiddetle mücadele için bir sürü yol deneniyor, teknoloji işin içine katılarak tek tuşla güvenlik güçlerini haberdar eder uygulamalar ve yazılımlar geliştirilmeye çalışılıyor ama nafile kadına yönelik şiddet dur durak bilmeden devam ediyor. Oysa tüm bunlara kafa patlatırken çözüm belki de yıllar önce bir mor cepkenle bulunmuştu. İşte size Karacaoğlan’ın bile şiirlerinde geçtiği söylenen mor cepkenin günümüze örnek olacak hikayesi…

ERKEK TOPLUMDAN DIŞLANIRDI

Aydın Efeleri Yörükleri Türkmenleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Mevlüt Kenar, Yörük geleneğinde kadınlar evlenme çağına geldiğinde çeyiz sandıklarına bir de mor cepken konulduğunu belirterek bu kadim geleneğin hikayesini bizlerle paylaştı. Başkan Kenar, “Kadın evlendikten sonra hayatına devam ederken eşi tarafından bir haksızlığa uğruyorsa ve buna uzun bir süredir tahammül ediyorsa ve sorunlarının çözümünü bulamıyorsa bu mor cepkeni giyerek oba kadınlarının göreceği bir yere giderek oturuyor. Yörük halkı bunu gördükten sonra o erkeğe karşı bir tavır sergilemeye başlıyor ve o erkek artık o alemde barınamaz hale geliyor. Bundan sonra o erkek orada ne evlenebilir ne iş yapabilir ne de mal mülk sahibi olabilir. Yani toplumdan dışlanır” diyerek geleneğin detaylarını ortaya serdi.

GELECEK KUŞAKLARA AKTARILMALI

Bu geleneğin günümüzde ne yazık ki fiili olarak devam ettirilmediğini de söyleyen Kenar, “Mor cepken geleneği fiili olarak uygulanmıyor ama Yörük toplumunda bir erkek bir kadına şiddet uygulayamaz. O kadın bunu Yörük topluluğun ileri gelenlerine anlattığı zaman o erkek aynı şekilde dışlanarak cezalandırılır. Fakat mor cepken giyilerek köy meydanında kadının beklemesine gerek yok.

Mor cepken ve diğer Yörük adet, gelenek ve göreneklerinin günümüz kuşaklarına aktarılması bizim görevlerimizden biridir” diye konuştu.

HER ŞEY GÜNEŞ GİBİDİR

Ege Yörükleri kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Celal Koç ise mor cepken hikayesi üzerinden tüm kadınların 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutlayarak “Bizim derneğimizi büyüten kadınlarımızdır. Ben 1 yıldan beri bu derneği yönetiyorum. Yönetimde de her zaman baş tacı olan kadınlarımızdır. Doğayı seven, hayvanı seven, toplumu ve kültürü yaşatan kadınlarımız her zaman elleri öpülecek insanlardır. Aynı zamanda Aydın, Antalya ve Muğla bölgesinde yaşayan Yörük halkının kadınları da eşinden kötü bir muamele gördüğü zaman mor cepkeni giyerek bu duruma dur demek istemişlerdir. Bunlar bizim çok eski kültürlerimizdir ve bunları bizler ağabeylerimizden, büyüklerimizden öğreniyoruz. Kadının olduğu yerde her şey bir güneş gibi parlar. Erkekleri ve toplumu belirli bir yere getiren, cumhuriyet döneminde cephede savaşan yine bizim kadınlarımızdır” ifadelerine yer verdi.

Haber Merkezi