- Gündem
- 15.05.2025 15:48
Dünya zeytinciliğinde önemli ülkeler arasında yer alan Türkiyenin zeytinyağı ihracatında zor bir dönem yaşanıyor. Yeterli üretim olmaması ve buna bağlı olarak fiyatın yükselmesi ihracatı zorlaştırıyor
E. ÇAĞLA GENİŞ-ÖZEL HABER
Tarım Yazarı Ali Ekber yıldırım, zeytinyağı ihracatında yaşanan sıkıntılara dikkat çekerek, ihracat miktarındaki düşüşün nedenlerinin çok iyi analiz edilmesi ve yaşanan süreçten dersler çıkarılması gerektiğini kaydetti.
Özellikle zeytin ağacı sayısı, verimlilik, prim desteği ve fiyat konusunda değerlendirmelerde bulunan Yıldırım, yüksek fiyat nedeniyle ihracat yapılamadığı dile getirdi. Türkiyenin zeytincilikte sahip olduğu potansiyelini akılcı politikalarla değerlendirebilirse hem iç piyasaya hem de ihracata yetecek düzeyde üretimin artacağına vurgu yapan Yıldırım, Böylelikle uygun fiyatla hem tüketilir hem de ihraç edilir dedi.
İHRACAT HIZLA DÜŞÜYOR
2006-2007 sezonunda 42 bin ton zeytinyağı ihraç edilirken ertesi sezon ihracatın 15 bin 832 tona gerilediğini belirten Yıldırım, 2010-2011 sezonunda 11 bin 727 tona düştü. 2012-2013 sezonunda ise rekor sayılacak bir düzeye 92 bin tona sıçradı. Sonra tekrar düşüş trendine girdi ve 2013-2014 sezonunda 26 bin tona, geçen sezon ise 14 bin tona geriledi. Bu sezonda ise ihracat 1 Kasım 2015ten 31 Temmuz 2016ya kadar 7 bin 160 ton olarak gerçekleşti. İhracat hızla düşerken bir yandan da ihracatın yapısı değişti. Dökme zeytinyağı ihracatı yerini markalı ve ambalajlı ihracata bıraktı. Bunda devletin markalı ve ambalajlı ihracata verdiği desteğin rolü büyük dedi.
ÜRETİM 10 YIL ÖNCESİYLE AYNI SEVİYEDE
Son yıllarda zeytinde ağaç varlığının 90 milyondan 170 milyona çıktığını fakat ağaç varlığındaki bu artışın üretime yansımadığını kaydeden Yıldırım, Zeytinyağı üretimi 10 yıl öncesi ile aynı seviyede bazı yıllar daha da geride. O zaman bunun sorgulanması gerekiyor. Gerçekte Türkiyenin 170 milyon zeytin ağacı var mı? Diyelim ki 170 milyon zeytin ağacı var. O zaman ağaç seçiminde yanlışlıklar var. Her bölgenin kendi özgün çeşidi yerine devletin verdiği yanlış teşvikle ülkenin her yerine Gemlik tipi zeytin fidanı dikildiği için bu ağaçlardan istenen verim alınamıyor. Çünkü Gemlik zeytini her bölgeye uygun değil, adaptasyon sorunu yaşanıyor. Nizip-Kilis çeşidi varken siz bu bölgeye Gemlik zeytini dikerseniz ağaç sayınız artsa da verim alamazsınız. Nitekim bazı bölgelerde yanlış dikilen zeytin ağaçları şimdi sökülüyor. Para kazanırım umuduyla sektör dışından bu işe girenler şimdi çekiliyor ifadelerini kullandı.
ZEYTİNYAĞI PRİMİ AB SEVİYESİNE ÇIKARILMALI
Geleneksel üretim bölgelerindeki yaşlı ve verimi düşük zeytin ağaçlarına gençleştirme yapılması için devlet tarafından bu yıl destek verilmeye destek verilmeye başlandığını ifade eden Yıldırım, son olarak şunları söyledi: Bu desteğin de mutlaka amacına uygun kullanılarak gençleştirme yapılmalı. Üretim maliyetleri dikkate alınarak zeytinyağı primi en azından rakip üretici ülkelerle yani Avrupa Birliği ile aynı seviyeye çıkarılmalı. Avrupa Birliğinde zeytinyağı desteği litre başına 1 Avronun üzerinde. Ayrıca 10 yılı aşkın bir süreden beri sektörün talep ettiği zeytin danesine de prim verilmeli. Bu primle sektör büyük oranda kayıt altına alınarak devletin vergi geliri de artırılmış olur. Üretime yönelik bu önlemler verimliliği ve kaliteyi artırarak üretimi ve dolayısıyla ihracatı artıracaktır.