Sayfa Yükleniyor...
Zeytinyağı fiyatları iki yılda yüzde 250 oranında arttı. Uzmanlar ve sektör temsilcileri, üretim artmadan zeytinyağı fiyatlarında kısa vadede bir düşüş beklemiyor
E. ÇAĞLA GENİŞ
Fiyat artışı üreticiyi mutlu etmiş olsa da ihracatçı ve tüketici tarafında durum öyle değil. Üreticisinden, sektör yöneticilerine kadar herkes bu artışın rekolte eksikliğinden kaynaklandığı konusunda hem fikir.
Tarım Uzmanı Ali Ekber Yıldırım, zeytinyağı fiyatlarındaki artışın en önemli sebebinin üretimin azalması olduğuna dikkat çekerek, Burada bir çelişki var. Türkiyede zeytin ağacı sayısı arttıkça üretimimiz düşmeye başladı. Fazladan 70 bin zeytin ağacı dikilmesine rağmen üretim artmıyor. Bunun sorgulanması gerekiyor dedi.
Fiyatların fahiş fiyatlara yükselmesi tağşiş ürünlerin piyasada çoğalmasına neden oluyor. Zeytinyağı fiyatlarının yükselmesiyle birlikte artan tağşiş ürün tehlikesine dikkat çeken Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Topçu, Kanola yağının içine kimyasal katarak zeytinyağı yapıyorlar. Tağşiş ürün satanların bir an evvel nitelikli dolandırıcılık kapsamına alınması gerekiyor. Vatandaşlar ise bu ürünlere itibar etmeyerek, markalı ve marketlerden satın alarak zeytinyağı tüketmeleri gerekiyor ifadelerinde bulundu.
TEMEL SEBEP REKOLTE DÜŞÜŞÜ
Kuraklığın etkisiyle yaşanan rekolte düşüşünün zeytinyağı fiyatlarını yükselttiğine dikkat çeken Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Topçu, Temelde iki nedeni var. Kuraklık nedeniyle rekolte düştü. Rekolte düşünce panik havasıyla beraber inanılmaz derece fiyatlar artmaya başladı. Hane halkı tüketiminde yüzde 15 küçülme var. Sektör büyükleri ve paydaşları ile konuştuğumuz noktada yüzde 25lik bir gerileme olduğunu görüyoruz. Fiyatların artma nedeni temel artma nedeni rekolte eksikliği ikincisi ihracat yapamaz hale geldik. Rekolte tahminleri beklenenden düşük geldi. Kuraklık ve yanlış hasat teknikleri rekolte düşüşündeki en önemli endenler. Üstelik son yıllarda ağaç sayısı oldukça arttı. Biz ağaçlarımızı sulayamıyoruz, doğru ilaçlayamıyoruz ve yaptığımız plantasyonlar özellikle güneydoğu kısmı için söylüyorum ki doğru ağaçla yapılmamıştır dedi.
İHRACAT BİTTİ!
Türkiyenin zeytinyağı ihracatının iki yıl içerisinde 14 bin tona düştüğüne dikkat çeken Ege Zeytin Ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Topçu, Türkiye, artık ben bir zeytinyağı ihracatçısıyım diyemez. İhracat iki yıl içerisinde 92 bin tondan 14 bine düştü; daha da düşeceğini tahmin ediyoruz. Uluslararası pazarda fiyat rekabeti sağlanamıyor. İç pazara çalışan üretici, üretim azalsa bile fiyatlar arttığı için sonuçtan memnun. Çünkü ciroları arttı ama tüketici bundan memnun değil. Plantasyonlar doğru ve doğasına uygun zeytin ağaçlarıyla yapılmadı. Bu en önemli kurallardan biri... Fiyatlar düşerek dünya piyasalarıyla makul ölçüye gelmek zorunda. Fiyatlar yurtdışında bizden iyiyse bir de dış pazardaki ürünlerin ülkeye girme ihtimali de var. Şu anda verilen teşviklerin bir miktar artırılarak mevcut pazarın korunmasının tesis edilmesi lazım dedi.
KANOLA YAĞINDAN ZEYTİNYAĞI YAPIYORLAR
Zeytinyağı fiyatlarının yükselmesiyle birlikte artan tağşiş ürün tehlikesine de dikkat çeken Topçu, Kanola yağının içine kimyasal katarak zeytinyağı yapıyorlar. Kontrol yok çünkü Türkiyede beyaz teneke kesinlikle denetlenmiyor. Tağşiş ürün satanların bir an evvel nitelikli dolandırıcılık kapsamına alınması gerekiyor. Hapis cezaları, ağır idari para cezaları getirilerek tağşiş dolandırıcılığının önüne geçilmelidir. Vatandaşlar ise bu ürünlere itibar etmeyerek, markalı ve marketlerden satın alarak zeytinyağı tüketmeleri gerekiyor ifadelerini kullandı.
AĞAÇ SAYISI ARTTI AMA ÜRETİM DÜŞÜYOR
Zeytinyağı fiyatlarındaki artışın en önemli sebebinin üretimin azalması olduğuna dikkat çeken Tarım Uzmanı Ali Ekber Yıldırım, Burada bir çelişki var. Türkiyede zeytin ağacı sayısı arttıkça üretimimiz düşmeye başladı. Türkiye, dünyanın en önemli zeytin üreticilerinden birisi Türkiyenin 100 milyon civarında olan zeytin ağacı sayısı bugün 170 milyona çıktı. Fakat önceden zeytinyağı üretimi 200 bin ton civarındayken son iki yılda iklimin de etkisiyle üretim oldukça düştü. 750 bin ton seviyesine çıkması beklenirken 140 bin ton tahmini rekolteye bile ulaşılmadı. Fazladan 70 bin zeytin ağacı dikilmesine rağmen üretim artmıyor. Ağaçlar verim mi yoksa ürün mü vermiyor nedeni açıklanmadı. Bunun sorgulanması gerekiyor. Türkiyede zeytinyağı tüketimi çok az bunu artırmamız lazım diye şikayet ederdik. Şu an rekolte az ama tüketim arttı. 10 yıldır mücadele verip tüketimi 1 litreden 2 litreye çıkarmışken şimdi ürün yok. Kaldı ki 2 litre bile üretici bir ülke için çok düşük bir rakam. Tekrar geriye dönüş olur mu endişesi var. Fiyat yükselince tüketicinin talebi azalıyor dolayısıyla tekrar tüketimin düşmesi bekleniyor diye konuştu.
YAKIN ZAMANDA DÜŞÜŞ BEKLENMİYOR
Yakın zamanda fiyat düşüşünün ve üretimin artmasının beklenmediğini kaydeden Yıldırım, İklimle ilgili bir sorunsa mutlaka iklimin iyi olduğu zaman üretim artacaktır. Ancak çok yaşlı ve bakımsız ağaçlarımız da var. Üretici para kazandıkça ağacına bakmaya başlıyor. Dolayısıyla önümüzdeki yıllarda üretim artabilir. 4 sene içerisinde üretim 400-450 bine ulaşırsa fiyatlar mutlaka düşecektir. Ama üretim bu seviyelerdeyken düşmesini beklemek mümkün değil. Mutlaka zeytincilikle ilgili ciddi bir politika arayışı içine girmesi gerekiyor. Net bir harita ortaya konularak bunun üzerine üretim, ihracat ve tüketim politikalarının oluşturulması gerekiyor şeklinde açıklama yaptı.
Haber Merkezi