Sağlıklı yaşayın ki ilerde sağlıklı yaşlanın

EMİNE YALÇIN

İzmir İl Sağlık Müdürü Ayhan İzzettinoğlu, kurum bünyesinde yapılan çalışmaları anlatarak, Koruyucu Sağlık Hizmetleri kapsamında kadının kendi kendine meme muayenesi yapması konusunda yıllardan beri kadınlara öğrettiklerini ve meme kanserinde en önemli olan şeyin periyodik sağlık muayenesi olduğunu söyledi.

“TÜRKİYE GENELİNDE İZMİR İLK BÜYÜK İLDİ”

İzmir İl Sağlık Müdürü Ayhan İzzettinoğlu, 23 yıldır sağlık alanında İzmir’de hizmet verdiğini ifade ederek, İzmir’de bulunan sağlık alanlarının her basamağında çalıştığını da sözlerine ekledi. 2004 yılında İl Eğitim ekibi içinde yer aldığını ve sonrasında da aile hekimliği ile ilgili olan konularda yer aldığını da söyleyen İzzettinoğlu, “Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın birinci basamağı aile hekimliği sisteminin getirilmesiydi. Bunda da Türkiye genelinde İzmir ilk büyük ildi. Bizden önce elbette geçen iller vardı. Ama o iller küçük illerdi. İzmir ilk büyük il olarak 2007 yılında aile hekimliği sistemine geçti. Bizden sonra 2010 yılında Türkiye genelinde aile hekimliği sistemi başladı” dedi.

“365 GÜN BOYUNCA HALKIMIZA BİLGİ VERİYORUZ”

İzmirlilerin İzmir İl Sağlık Müdürlüğü sitesini takip ederek yararlanabileceklerine dikkat çeken İzzettinoğlu, her özel gün ile ilgili sitelerinde vatandaşları bilgilendirmek adına paylaşımlarda bulunduklarını söyledi. Kamu spotu olacak şekilde kendi çabaları ile videolar hazırlayıp sisteme yüklediklerini de belirten İzzettinoğlu, “Biz kurum olarak 365 gün boyunca halkımıza bilgi veriyoruz. Bu senede biz ‘Sağlık Okur Yazarlığı’ ile ilgili bir çalışma yapıyoruz. Bu çalışmada fuarda 6 adet anket ile 8 ölçekli terminolojik bazında halkımız 6 farklı konuda yaklaşık 2 bin 400 tane anket doldurdu. Gerekli programlara yüklenip yorumlandıktan sonra paylaşacağız. Buradaki amacımızda İzmir’de yaşayan vatandaşların sağlık okuryazarlığının hangi düzeyde olduğunu öğrenmek. 365 gün boyunca vatandaşlarımıza sağlıklı beslenme ile ilgili gibi konularda bilgi aktarıyoruz. Hatta bu sağlık okuryazarlığın ölçeğinde var olan kelimeleri de 365 güne yayacağız. 365 kelime takvim ile belirli gruplara göndereceğiz. Önce bir test yapacağız. Daha sonra da 1 yıl sonra yine aynı gruba bir ölçek daha uygulayacağız. Ta ki o kelimeyi yaygınlaştırıncaya kadar istediğimiz yüzde 85’in üstüne çıkarıncaya kadar bu projeyi böyle devam ettireceğiz. Dünya Sağlık Örgütü’nün de sağlık okuryazarlığı ile ilgili tanımı şu şekilde: ‘Sağlık bilgilerini okuma, anlama ve bunları kullanma yetkisine sahip olan kişiler kendi sağlığı ile ilgili kararlar alamaya yetkisini kazanır.’ Biz de bu tanımdan yola çıkarak böyle bir anket uyguladık. Anket sonuçları yaklaşık 2 ay sonra açıklanır” şeklinde konuştu.

“BAĞIŞ KONUSUNDA TÜRKİYE GENELİNDE BİRİNCİ SIRADAYIZ”

İzzettinoğlu, her özel gün için farklı etkinlikler düzenlediklerini de anlatarak, örnek olarak da 3-9 Kasım arası organ nakli ile ilgili farklı etkinlikler düzenleyeceklerini söyledi. İzzettinoğlu, “Biz daha çok kitleye ulaşabilmek için 2013 yılında organ nakli ile ilgili müftülüğümüzle bir proje ile yola çıktık. O projeden de çok verim aldık. 2013 yılından bu yana bağış konusunda Türkiye genelinde birinci sırada yer alıyoruz. Bu verimi aldıktan sonra bu yıl sağlıklı yaşam sohbetlerini oluşturduk. Sağlıklı yaşam sohbetleri konusunda da İl Müftüsü Prof. Dr. Ramazan Muslu’ya da çok teşekkür ediyorum. Örneğin sağlıklı beslenme diyoruz. Din çerçevesinde de beslenme ile ilgili ayetler ve hadisler var. Din adamlarımız buradan yola çıkarak gelen cemaate sağlığı anlatacaklar. Şimdi biz hareket ediyorsak, sağlıklı besleniyor ve hijyene dikkat ediyorsak sağlıklı bir birey oluyoruz. Sağlıklı bir birey oluyorsak ilerde sağlıklı yaşlanıyoruz. Organ nakli ve bağışı konusunda şu an için Kur’an kursları etkili. Bir hayattan birden fazla hayat kurtarılabiliyor. Matruşka bebeklerinden bir kamu spotu hazırladık. Matruşka bebeklerinde ilk bakıldığında bir hayat görünüyor. Ama açıldıkça içinden bir sürü hayat çıkabiliyor. Bu yüzden sağlıklı yaşlanma adına başka bir çalışmamız daha var. Bu konu ile ilgili başka bir çalışmamız ise belirli bir bölgede yaşlılarımıza anket uygulayacağız. Bu anket sonucunda özellikle yalnız yaşayanlar hakkında bilgi edineceğiz” diye konuştu.

“YAŞLILARIMIZ İÇİN SOSYAL BİR FAALİYET OLACAK”

“Ananemin yemeğini yiyoruz sağlıklı yaşıyoruz” diyen İzzettinoğlu, sözlerine şu şekilde devam etti: “65 yaş üstü olan kişilere ‘artık siz bir işe yaramıyorsunuz’ demiyoruz. ‘Sizin göreviniz bu toplum içinde daha bitmedi’ diyoruz. Biz bu kişilerden geleneksel yemeklerimizi gençlere öğretmelerini istiyoruz. Bu projede biz hem kendi kültürümüzü kaybetmeyeceğiz hem de gençlerimiz yalnız kaldıklarında yemek yapabilecekler. Gençler gerçekten geleneksel yemekleri bilmiyorlar. Bizde belirli okullarla iş birliği içinde olacağız. Bunların dışında başka bir etkende yaşlılarımız için sosyal bir faaliyet olacak.”

“BİRÇOK KONUDA ÇOCUKLAR ETKİLİ OLABİLİYOR”

İzzettinoğlu, Sağlık Bakanlığı’nın 112’liler ilgili ‘Hayata Yol Ver’ projesinin de olduğuna dikkat çekerek, bu projenin amacının çocukları çekirdekten yetiştirmek olduğunu söyledi. İzzettinoğlu, “’Ağaç yaşken eğilir’ mantığıyla anaokul, ilkokul ve ortaokul öğrencilere yönelik olacak. Çocuklar aile büyüklerinin sürdüğü araçta seyahat ederken arkalarından gelen ambulans için ‘arkamızdan ambulans geliyor. ambulansa yol ver’ diyecek. Pek çok konuda çocuklarımız etkili olabiliyorlar. Mesela sigara içinde aynı şey geçerli. Sigara içen bir kişiye istediğiniz kadar ‘sigara sağlığa zararlı içme’ deseniz bile etkili olmaz. Ama o kişiye ‘içtiğin sigara çocuğuna zarar veriyor’ dediğinizde o kişi bir durur ve düşünür. Sonrasında çocuğuna zarar geleceği için sorgusuz sualsiz sigarayı bırakır. Bizde kişilerin hayatlarında en değerli olan varlıkları çocuklarına öğretiyoruz ki onlar bizim gözümüz olacaklar” ifadelerini kullandı.

40 YAŞINDAN SONRA SENEDE 1 DEFA

Koruyucu Sağlık Hizmetleri kapsamında kadının kendi kendine meme muayenesi yapması konusunda yıllardan beri kadınlara öğrettiklerini de açıklayan İzzettinoğlu, meme kanserinde en önemli olan şeyin periyodik sağlık muayenesi olduğunu söyledi. İzzettinoğlu, “Eğer kişi sigara içiyorsa doğum kontrol hapı kullanıyorsa ya da ailesinde böyle bir durum söz konusu ise muhakkak taramaya gitmesi gerekiyor. Ama mutlaka ve mutlaka her kadının her ay adet bitimi sonrası kendi kendine meme muayenesi yapması gerekiyor. Kişinin vücudunu en iyi kişinin kendisi tanır. Bir değişikli olduğu zaman ilk kendisi farkına varır. Kendisi farkına varıp hekime başvurduğu zaman gerekli tetkikler ve tahliller yapılır. Eğer bir durum söz konusu ise erken müdahale edilir. Bir kadın 40 yaşından sonra senede 1 defa mamografi çektirmesi gerekiyor. Ama ailesinde böyle bir durum söz konusu ise 40 yaşından önce başlayacak. Sonuç itibari ile erken konulan tanı hayat kurtarıyor” dedi.

“HER KURUMLA İŞ BİRLİĞİ İÇİNDEYİZ”

İzzettinoğlu, sözlerini şu şekilde bitirdi: “Mamografi bir tarama programıdır. Rahim kanseri için de simir testi bir tarama yöntemidir. Bir tarama programının kişiye öncelikle zararından çok faydası olması gerekiyor. Mesela akciğer kanseri için bir tarama programı yok. Neden? Çünkü henüz erken saptayan bir tarama programı keşfedemedik. Biz halkımıza sağlık konularında bilgi vermek için her fırsatı kolluyoruz. Çünkü ele geçen fırsatlar hiçbir şekilde hiçbir zaman kaçırılmamalı diye düşünüyoruz. Bu amaçla da her kurumla iş birliği içinde oluyoruz. Hareket edin. Sağlıklı beslenenin. Sağlıklı yaşayın ki ilerde sağlıklı yaşlanın diyoruz.”

İZMİR İL SAĞLIK MÜDÜRÜ AYHAN İZZETTİNOĞLU KİMDİR?

Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun oldu. Pratisyen hekim olup Sağlık Yönetimi’nde yüksek lisansını tamamladı. İşaret dili biliyor. 2 yıllık Adalet Yüksek Okulu’nu bitirdi. Evli ve 2 çocuk annesi.

Haber Merkezi