- İzmir
- 22.03.2025 16:11
İLKSES TV’yi konuk olan Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınması ile ilgili AK Parti Konak İlçe Başkanı Mehmet Sait Başdaş, “İki gündür bütün kanalları izliyorum. Bir kişi çıkıp da yolsuzluk yoktur diyebiliyor mu? Kimse bu iddialar yalandır diyebiliyor mu?” dedi
HAYRİYE GÜLPERİ TİBİN - AK Parti Konak İlçe Başkanı Mehmet Sait Başdaş, İLKSES TV’de yayınlanan Gündem Özel Programı’nda Gazeteci Erdel Erek’in sorularını yanıtladı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınması ve sonrasında yaşananlar, Konak Belediyesi’ndeki son durum, Konak’ta verilen hizmetler gibi konu başlıkları üzerine konuşan Başdaş, Konak Belediye Başkanı Nilüfer Çınarlı Mutlu’ya da çağrıda bulundu.
Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptali ve gözaltına alınması sürecini değerlendiren Başdaş, “Diplomayla ilgili kimse çıkıp da sahte değildir doğrudur demiyor. Şu anda iddia edilen kimseye bu yolsuzluk yapmadı demiyor. Hep bir siyasi tutum olduğu söyleniyor. Bu ihbarları yapan CHP’li. Tanıklar CHP’li. Algı yaratılıyor. İki gündür bütün kanalları izliyorum. Bir kişi çıkıp da yolsuzluk yoktur diyebiliyor mu? Kimse bu iddialar yalandır diyebiliyor mu? Hukuki süreç devam ediyor ama hukukun vereceği karar beklenirken insanların sokağa davet edilmesi, farklı yerlere çekilmesi doğru değil. Hukukun vereceği karara hepimizin saygı duyması lazım. İnsanları sokağa davet ederek, polise karşı şiddet uygulayarak bu olmaz” dedi.
Başdaş, yerel seçimlerden beri Konak Belediyesi tarafından yürütülen çalışmalara da değindi. Konak’ta gelen başkanın gideni arattığını belirten Başdaş, şöyle konuştu: “Dört belediye başkanıyla çalıştım, her belediye başkanı bir öncekini suçladı. Sayın Abdül Batur geldi, Konak’ı bitirmişler dedi. Hiçbir şey yapmadı, gitti. Sayın Nilüfer Hanım geldi. İlk meclis toplantısında oradaydım ve sevinmiştim. Borçlu belediye bıraktılar, şeffaf belediyecilik yapacağım öyle çalışmayacağım, Konak’la beraber yöneteceğiz demişti ve ben sevindim. Ama gelen gideni arattı. Ben her programda aynı şeyi söylüyorum. Bilim adamlarının Konak’la ilgili araştırma yapmalı. Son 16 yılda Konak’ta 90 bin insan göç etti. İzmir’in birçok ilçesinden fazla bir nüfus Konak’tan göç ediyor. Sebepleri araştırılmalı. Biz biliyoruz, anlatıyoruz. Üzülerek söylüyorum ki böyle giderse Konak İzmir’in en küçük ilçelerinden biri haline gelecek. Çünkü insanlar Konak’tan kaçıyor, başka ilçelere gidiyor. Çünkü Konak’ta hiçbir çalışma yok. Konak’ı çantada keklik gören Cumhuriyet Halk Partisi’nin anlayışından dolayı Konak’a hizmet edilmiyor. Nilüfer Hanım geldiğinde ilk açıklamaları bizi sevindirdi. Belki diğerlerinden farklı olur dedik ama tam tersi hepsini arattı. Ortak akılla yönetmeyi bırakın meclis üyelerini, başkan yardımcılarını dahi dikkate almıyor. Nilüfer Hanım geldi, daha önce görev yapan tüm başkan yardımcılarını görevden aldı. 34 tane müdürü görevden aldı. Göreve atadıklarını da görevden aldı. Şu anda Konak’ta hiçbir müdür, müdür yardımcısı, çalışan mutlu değil. Zaten talimatlar İzmir’den değil İstanbul’dan geliyordu. Şu anda temizlik işçisinin bile kafası karma karışık. Maaşımı alabilecek miyim derdinde. Konak’ta hiç kimse mutlu değil şu an. Konak’ın gidişatı hakkında üzülüyorum.”
EXPO alanı perişan halde. İmkanı olmayan insanlar evlerini bırakamıyor. Belediye’nin verdiği paralarla yeni bir ev alamazlar diyen Başdaş, “Şimdiki Çevre Şehircilik Bakanımız Murat Kurum, İzmir depreminde hemen hemen her gün İzmir’deydi. 2021 yılına doğru depremle ilgili Sabancı Kültür Merkezi’nde bir panel gerçekleştirildi. Oradan çıkıp Konak tünelinden Bornova’ya doğru giderken İzmir’e yakışmayan bir görüntü karşısında aracı durdurdu, burayı hemen rezerv alan ilan edelim 500 artı 500 bir konut yapıp burayı toparlayalım dedi. Tabii biz sevindik. Ben ilçe başkanı olarak açıklama yaptım, bakana teşekkür ettik. Vatandaşlar çok sevinmişti, 30 yıldır hizmet alınmayan bir yere hizmet götürülecekti. Aradan 5-6 ay geçti, dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, sırf bakanın yaptıracağı projeyi yaptırmamak için 2026 yılında Pınarbaşı’nda yapılacak EXPO’yu buraya getirdi. Biz karşı koyduk ama meclise sunuldu. Cumhur ittifakı olarak reddettik ancak çoğunluk CHP’de olduğu için oy çokluğuyla geçti. Vatandaş itiraz etti ve mahkeme sürecine taşıdı. Belediye farklı bir kamulaştırmaya girdi. Kamulaştırma devam ederken vatandaş da bu karara saygı duydu. Düşük bedellerle evleri alındı. Sonrasında da Tunç Soyer dönemine yetişmedi zaten. Cemil Tugay geldi ve EXPO’yu iptal etti. Şu anda dava süreçleri devam eden vatandaşlarımızın davaları, Büyükşehir’in avukatlarının katılım göstermediği için düştü. Daha önce biz kamulaştırma bedeline razıyız diyenler parasını almadı. Hem parasını almayan hem mahkemesi düşen vatandaşlar orada perişan halde. AK Parti’nin Konak Belediye Başkan adayının en büyük projelerinden biriydi. En büyük kentsel dönüşüm oradan başlayacaktı. Nilüfer Hanım’ın da projesi vardı. İktidara gelince sözler unutuldu. EXPO alanı perişan halde. İmkanı olmayan insanlar evlerini bırakamıyor. Belediye’nin verdiği paralarla yeni bir ev alamazlar. Kamuyu zarara soktular ve oradaki insanlar muhatap bulamıyor perişan durumdalar. Konak Belediyesi de Büyükşehir de benim bünyemde değil diyor. Bir belediye düşünün ki kendi seçmenini, vatandaşını perişan ediyor. Böyle başka bir belediye bulamazsınız. Orası öyle atıl duruyor” diye konuştu.
Kentsel dönüşüm konusuna da değinen Baştaş, “Her gelen gideni aratır demiştik. Abdül Batur olmayacak bir imar planı yaptı. Bu imar planlarının Konak’ta olmasının imkanı yok ama bir umutla destek vermiştik. Nilüfer Hanım da bunları devam ettirdi. En büyük vaadi dirençli kentlerdi ve hemen başlatacağını söylemişti. Daha bir çivi çakılmadı. 75 tane mahallemizde doğalgaz yok. Önerge verdik dedik ki siz çalışma yapamayacağınız yerlerde bari vatandaşlarımız bu doğalgazdan yararlansın dedik. Bütün Konak için taahhüt verdi İzmir Gaz’a. Ben 10 yıl boyunca bir çivi çakmayacağım sen istediğin yere doğalgaz getir dedi. Bu demek ki, 10 yıl boyunca CHP Konak’ta iktidar olursa çivi çakılmayacak. Bir bakıyorsun insanlar üç dört aydır korku içindeler, Yunanistan tarafında hareketlilik var. İnsanlarda deprem korkusu var ve deprem bölgesiyiz. Bir an önce dönüşüm gerekiyor tüm İzmir’de. Ama Konak’ta öyle bir yapı var ki yüzde 50’den fazla dönüşüm gerektiren bir yer. Ama şu ana kadar Konak Belediyesi’nin kentsel dönüşümle ilgili bir başvurusu da yok. Bir önceki be ş yıl boyunca Abdül Batur kentsel dönüşüme yapıyor. O zamandan beri belediyenin bir başvurusu yok. Çünkü zaten yapamayacaklar. De ki başkan gel aracı ol, gidelim bakanlığa. Beş yıl içinde yapabildiğimiz kadar Konak için kentsel dönüşüm yapalım. Ama bunların böyle bir derdi yok” İfadelerini kullandı.
Acil olarak Konak’ta kentsel dönüşüm adımlarının atılması gerektiğini ifade eden Başdaş, “Bizim birinci vaadimiz buydu. Nilüfer Hanım şeffaf belediyecilik ortak akılla yönetim vaat etmişti. Ama 4-5 konuda meclis üyelerinin haberi olmadan bile meclise sunuluyor ve siz konak halkı tarafından seçildiniz ama ben ne dersem olur şeklinde bir tutum sergiliyor. Konak halkı tarafından seçilen üyelerin konuşma hakkını elinden alıyor. Siz buna imza atmak zorundasınız diyor. Öyle bir durum var ki şu an Konak’ta çektiği krediyle maaş ödüyor” dedi.
MAAŞ ÖDEMELERİ
Konak Belediyesi’nin maaşları kredi ile ödediğini ifade eden Başdaş, “Nilüfer Hanım hesap yapmasını bilmiyor, bütçe planlamaları yanlış yapıldı. Biz bunun uyarısını yaptık, dikkate almadılar. Sonunda da bizim dediğimiz yola geldiler. 3 aydır krediyle maaş ödüyordu. Bir sürü vatandaşımız emekli oldu ve 4-5 aydır kıdem tazminatlarını alamıyorlar. Hep belediye meclisinin önüne geliyorlar, isyan ediyorlar. Biz de hep iyi yoldan Konak’a destek olduk ve olmaya devam edeceğiz. Bu insanların mağdur edilmemesi gerektiğini belirttik. 60 milyon kredi istedi. Emeklilerin kıdem tazminatını ödemek için. Borçlanma talebinin sebebi buydu. Bir ay önce kredi çekildi, bu hafta emekliler ilçeye gelip, ‘Başkan siz destek verdiniz kredi çekildi ama bizim maaşlar ödenmedi’ dediler. Bu 60 milyon ne yapıldı? 60 milyon nerede? Sen bu parayı işçilerin parasını ödemek için almadın mı? Çıkıp açıklama yapsın. Eğer bir hafta 10 gün içinde para ödenmezse ben suç duyurusunda bulunacağım. Zaten Konak’ı yönetemiyorsunuz. Zaten siz yönetmiyorsunuz İstanbul’dan yönetiliyor. Bari Konak’taki insanları mağdur etmeyin. Konaklılar da 1 yılda Nilüfer Hanımın notunu verdi. Bu 5 yıl daha kaybettik. Nilüfer Hanımın Konak’a hiçbir şey yapamayacağı belli oldu. Büyükşehir belediyesi varken İstanbul’la protokol yapacak. Başkan yardımcılarının biri İstanbul’dan biri Samsun’dan biri de Kayseri’den gelecek. İzmirlileri yok sayıyorlar. Çünkü demişler ki seni başkan yapacağız ama hiçbir şeye karışma. Sahada görün ama bir şeye karışma. Bu hafta bana fatura geldi. Çöp poşetlerinin 10 aydır parası ödenmiyor. Yarın bu poşeti veren arkadaş bunu kesse çöpler bile toplanamayacak. Ama bütçeye bakıyorsun, 60 ilden büyük. Bu bütçe nereye harcanıyor?” dedi.
TAHMİNİ BORÇ
Belediyenin toplam borcunun 1 milyar lirayı geçtiğini söyleyen AK Parti Konak İlçe Başkanı Başdaş, “Büyükşehir Belediyesi, Konak’ın en değerli üç yerini Konak Belediye binası yapılsın diye takas yaptı. O zamanın parasıyla 2022 yılında 150 milyon liraya yapılacaktı. Hem bina yapılmadı hem büyükşehir 3 değerli yeri aldı. Şu anda Konak kendi imkanlarıyla belediye binasının yapımına başladı ama nereye kadar devam edecek? Bitiremez zaten. Eğer Büyükşehir’den alacaklar alınmazsa hizmet binası da duracak. Üç yıldır zaten yapılmıyor. Normalde 2023’ün sonlarında bitmesi gerekiyordu. Öyle değerli 3 yeri aldı ki o 3 değerli yerle 5 bina yapıldı. Tepecik Pazaryeri, Yenişehir Pazar yeri, Alanyalı Konağı bu üç yer Büyükşehir’e devrediyor hizmet binası için. 150 milyona karşılık 3 değerli yerdi. Şu anda belki 1 buçuk milyar TL eder orası. Nilüfer Hanım da bu yerleri geri alacağını söyledi. Ama demek ki gücü yetmedi. Ben suç duyurusunda da bulundum, görevi kötüye kullandıkları gerekçesiyle dava açtım” diye konuştu.
“620 BİN LİRAYA LOGO”
Logoyla ilgili faturaları bekliyorum onunla ilgili de dava açacağız diye konuşan Başdaş, “İş bilmez bir belediye başkanı geldi, zaten bir şey yapıldığı da yok. Logo için ödeme de yapıldıktan sonra meclise geliyor. E yapmışsın zaten. Kendi meclis üyelerini de yok sayıyor. Şu ana kadar biz bu kadar sıkıntı yaşıyorken 274 tane yeni eleman alınmış. Bir tasarım ücreti için İzmir’de firma kalmamış gibi Kayseri’deki bir firmayla anlaşıyor. Üç teklif alıyor, üç teklifi aldığı insanlar da aynı şirkete ortaklar. 620 bin lira bir logo ücreti. Bir sürü tasarımcı arkadaş logoyu gördükten sonra biz bunu ücretsiz yapardık dedi. Söz konusu firmanın yan firması da İstanbul. Şu anda Konak’ı İstanbul yönetiyor. Sadece görünen 620 bin lira tasarım ücreti. Elbiselerdeki, araçlardaki logolar değişecek. Bu en az 2-3 milyon liralık bir ihale. Senin bu kadar acil yapman gereken işler varken buraya yöneliyorsan bu seçimlerde birilerine borçlu olduğunu gösteriyor. Çünkü İstanbul diyor ki yapıyor. İstanbul’dan bunu aday kim yaptıysa, nereden destek aldıysa. Böyle bir şey lazımsa İzBB dururken İBB’yle mi protokol yapılırdı? Bana göre İzBB’ye hakarettir bu. Başkan yardımcısı İstanbul’dan geldi. Aldığım duyuma göre işlerin yüzde 60’ına yakınını İstanbul’dan gelen başkan yardımcısı yapıyor” dedi.
“İŞÇİLER DİKEN ÜSTÜNDE”
Başdaş, “Maaş ödemelerinden dolayı da işçiler diken üstünde. Verdiğimiz krediler bitmek üzere. Mayısta bitiyor. Daha sonra ne yapacak? Sen bir şey üretmezsen çalışma yapmazsan nereye kadar? Senin bu kadar sıkıntın varken 274 tane yeni eleman neden? Sen iş yapmıyorsun ki? Konak’ın nüfusu 411 bin iken, 2009’da Konak ve Karabağlar birleşikken bin 950 tane eleman vardı. 950 tane eleman Konak’ta kaldı bin tane eleman Karabağlar’a gitti. Biz hep geri gidiyoruz, iş de yapmıyoruz. Şu anda 2 bin 300 – 2 bin 400 tane eleman var. Şu anda 90 bin insan Konak’tan göç etti. Ama sen durmadan iş yapmıyorsun, meclis üyelerini muhtar kardeşlerimizin yakınlarını işe alacak ki kimse sesini çıkarmasın. İşe alımların özellikle denetlenmesi lazım. Yani emeklilerin kıdem tazminatını ödemek için kredi çekeceksin, bir yandan da 274 tane eleman alacaksın. Şu anda 2 bin 300’e yakın eleman var. Hiçbir şey de yapılmıyor. İhtiyaç vardır, çalışma yapıyorsundur diyeceğim ki ihtiyaç var. Hiçbir şey yapmıyorsun. Bir çivi dahi çakmıyorsun Konak’a. En önemlisi kreş açacağım diyordun. Ne oldu kreş Nilüfer Hanım? Kemeraltı’nda Ayla Ökmen anı evi var. İki ay oldu, orayı sayın CHP Genel Başkanı Özgür Özel açtı. Açılışta milletvekilleri ilçe belediyleler, büyükşehir belediye başkanı vardı. Bu yerin 4 defadır açılışı yapılıyor. Ayla Ökmen çocuk evi şimdi, Daha önce kadın evi oldu konuk evi oldu. Sıkıştıklarında açılış yapacaklar ya gidiyorlar orayı açıyorlar. Hükümetimiz o kadar hizmet etti ki Konak’a… 17 kişilik kreşi bu kadar kişi açtı. Sadece şu anda Konak’ta biten 10 tane okul var. Bunlar 2020 depreminden sonra yapılanlar. Hepsinde derslik arttı. Teknolojinin son hamlelerinin yapıldığı okullar bunlar ve biz daha bunların açılışını yapmadık. Bir tane gençlik merkezi yapıldı Alsancak’ta. Türkiye’nin en büyük gençlik merkezi. Eski tekel binaları yerine Kültür Turizm Bakanlığı tarafından yapılan muhteşem bir eser var. İki tane büyük stadı biz Konak’a yaptık. Şimdi de 2 yüzme havuzu yolda. Biri bitti, bu ay açılışı yapılacak. Bunlar büyük saydığım işler” dedi.
KENTSEL DÖNÜŞÜM
Başdaş, “TOKİ aracılığıyla belediye müracaat ederse olur. Karabağlar’da yapılmak isteniyor belediye engel oluyor. Hem çalışmıyor hem çalıştırmıyor. Nilüfer Hanım’a sesleniyorum, gel zaten bir şey yapamayacaksınız. Diğerleri gibi bir şey yapmadan gitme. Kentsel dönüşüm için biz de aracı olalım, en azından bir eser yap da git. Bulunduğumuz yerin arka tarafında 2012 yılında 5 mahalle için kentsel dönüşüm acil eylem planı kararı alındı. Cumhurbaşkanımız tardından da imzalandı. Kentsel dönüşüm ofisi açıldı hala açık. Hiçbir şey yapılmadı. Bu zihniyet Konak’ı ve İzmir’i düşünmediği için, Konak’taki insanları çantada keklik gördüklerinden hiçbir yapmıyorlar. Bizim elimizde Kemeraltı gibi bir hazine var” ifadelerini kullandı.
KEMERALTI’NDAKİ ÇALIŞMALAR
Kemeraltı’nın 50 yıllık değil 100 yıllık sorunu olduğunu ifade eden Sait Başdaş, “Sayın Tunç Soyer biliyordu ki Kemeraltı demek İzmir demek. Çünkü oraya her ilçeden vatandaşlarımız geliyor. Daha önceleri insanlar Türkiye’nin, Ege Bölgesi’nin her yerinden alışverişe gelirdi. Bir eser var Kemeraltı’nda. Tunç Soyer göreve başladı bir cadde yapıldı başka da bir şey yok. Yazın kokudan insanlar Kemeraltı’na gelemiyor. Kışın esnaf dua ediyor yağmur yağmasın diye. Çünkü altyapı sıkıntısı var. Her siyasetçi geldiğinde vaatler veriyor, seçimden sonra unutuluyor. Sen bir şey üretmezsen ne işçilerin parasını ödeyebilirsin ne de hizmet verebilirsin. Ayrıca bir sıkıntı daha var yıllardır Konak Belediyesi süre belgesi veriyordu. Şartlar tutmuyor, ruhsat alamıyorlardı. Yeni gelen Belediye Başkan Yardımcısı ve müdür bilmediği için insanlar şimdi süre belgesini almaya gidiyor ruhsat alamazsın diyor. Bütün Kemeraltı’nı kapatması gerekiyor süresi biten yani. Çünkü belediyedeki yeni düzen işi bilmiyor, bu yüzden de esnaf diken üstünde. İnsanlar 30 yıldır bu böyle işliyordu diyor. Belediye yıllardır gerçek ruhsat vermiyor. Çünkü her sene ruhsatı değiştirip bundan para alacak. Ama şimdi de yeni yönetim de ruhsat vermiyor. Konak’taki esnaf perişan durumda. Ruhsatsız işletiliyor mekanlar. Yeni ruhsat için gidilince de iptal ediliyor ruhsat.
Konak Belediyesi’nin yaptığı tek şey çöp toplamak ama bunu da beceremiyor. Gelenler İzmir’i bilmeyince, görevlendirmeler yanlış yapılınca böyle oluyor. Konak Belediye Başkanının şu an yaptığın tek şey çöp toplamak. Onu da lütfen düzgün yap. Biz çalışmalarımıza devam edeceğiz. İnşallah Cumhurbaşkanımızı Konak’ta seçtireceğiz sonra da Konaklıları bu durumdan kurtaracağız. Göç veren değil göç alan ilçe olacağız. Eskiden Konak’ta oturmak ayrıcalıktı. İnşallah 2029’dan sonra bunu bir daha başaracağız” diye konuştu.