Sayfa Yükleniyor...
İzmir Büyükşehir Belediyesi çalışan ücretlerinin iyileştirme ek protokolü imza töreninde konuşan Başkan Soyer, “Biz kur korumalı mevduat hesabı değil, emek korumalı yerel yönetim yapıyoruz” dedi
KEMAL ÖZKURT
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, İZENERJİ, İZFAŞ ve İZELMAN çalışanlarının maaşlarını iyileştirmek için 8 ay önce imzaladıkları toplu iş sözleşmesini ek protokolle iyileştirdi. Ek protokolün imzalanması için Kültürpark 1 Nolu Hol’deki İzmir Büyükşehir Belediyesi yerleşkesi önünde DİSK ve Genel İş sendikası işçileriyle birlikte tören düzenlendi. DİSK'e bağlı Genel-İş Sendikası ile İzmir Büyükşehir Belediyesi arasında gerçekleştirilen görüşmeler sonrası yapılan ek protokol görüşmelerinde anlaşmaya varılmış ve yüzde 11,50'lik zam üzerinde anlaşma sağlanmıştı. Törende konuşan Başkan Soyer, “Bu çok sembolik bir şey ancak buradan bütün Türkiye'deki yerel yönetimlere İzmir'den bir ses veriyoruz. Diyoruz ki bu ek sözleşmeleri yapın emekçiler mağdur olmasın enflasyona ezilmesin bir nefes alsınlar. Bu nedenle kıymetli. Mesele sadece ekonomik değil, hatta belki de ekonomik kavganın çok öncesinde başka bir şeyin mücadelesini vermek gerekiyor” dedi.
Yapılan maaş artışının sembolik bir şey olduğunu ve asıl amacın İzmir’den tüm Türkiye’ye seslenmek olduğunu ifade eden Başkan Soyer, “Diyoruz ki bu ek sözleşmeleri yapın emekçiler mağdur olmasın enflasyona ezilmesin bir nefes alsınlar. Bu nedenle kıymetli. Mesele sadece ekonomik değil, hatta belki de ekonomik kavganın çok öncesinde başka bir şeyin mücadelesini vermek gerekiyor, o da adalet mücadelesi. O da demokrasi mücadelesi. Neden? Bir memlekette düşünün ekonomi tıkır tıkır işliyor, üretim var ancak demokrasi var. Böyle ülkeler var. O zaman ne oluyor? Sadece 1 zümre zenginleşiyor. onun dışında emek verenler yoksullaşıyorsa mesela kur korumalı mevduat diye bi şey yapıyorsunuz. o milyonları olanları koruyor. Senin verdiğin vergin o milyonerler daha büyük milyon olsun diye gidiyor. Biz ne yapıyoruz? Biz kur korumalı mevduat hesabı değil , emek korumalı yerel yönetim yapıyoruz. Emeğin hakkını veren yerel yöneticilik yapıyoruz. Aramızdaki fark bu. Aramızdaki fark hakkın hukukun üstünlüğüne göre kurmuş. Demokratik bir yerel yönetim anlayışı. Bugün çok karanlık ve zor dönemden geçiyor ülke. Ancak kimse enseyi karartmasın. Bugün burada bulunan sizler sadece İzmir için değil tüm ülkemiz için kıymetlisiniz. Örgütlü mücadelenin öncülüğünü yapıyorsunuz. Bizim emeğin hakkını korumak ile ilgili 2 temel kaygımız var. Birincisi emek veren kardeşlerimin çok daha iyiye layık olduğunu biliyorum. o günler gelecek. Çok daha iyisini yapacağız. Aynı zamanda bunun bir anlamı daha var. Güzel İzmir'in güzel insanlarına hizmet veriyorsunuz. O güzel İzmir'in güzel insanları sizin emeğine muhtaç. İstiyoruz ki sizin yüzünüz gülsün, emeğinizi üretirken iç huzurunuzla üretin. Bu nedenle ekonomik hakkınızı almanızı çok önemli. İzmirli buna layık, sizde buna layıksınız” şeklinde konuştu.
Törende diğer CHP’li belediyelere seslenen DİSK Ege Temsilcisi Memiş Sarı, çalışan maaşları iyileştirmeleri gerektiğini belirterek şu ifadeleri kullandı;
"Bugün bir toplu sözleşme imzalasak bile bu yetmeyecek biliyoruz. Bugün bile AK Parti iktidarının gıda enflasyonu üzerindeki rakamları durdurmamasından kaynaklı her gün yoksullaşıyoruz. Ancak biz ekmeğimizi hep birlikte bölüşüyoruz. Başta İzmir olmak üzere CHP'li tüm belediye başkanlarına sesleniyorum, arkadaşlarımızı ek protokol yapmak için masaya davet edin. İçimizde kapsam dışı personellerin de sesiyiz. Onlar örgütlü mücadele dönsün diye çağrıda bulunuyoruz. Onların da önümüzdeki günlerde zam talepleri hayata geçirilecek inanıyoruz. Biz İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde paylaşmanın memur işçi kapsam dışı ayrımı yapmadan el ele işçi sınıfının mücadelesini büyütmek için yollara çıktık. Biz yola çıktıklarımızla yolda bulduklarımızı değişmeyiz demiştik. Yolunuz açık olsun. Bugün bir siyasi parti temsilcisi bir şeyler açıklamış, “İzmir’in de Dağı Tunç’u eritecek” demiş. Biz buradan sesleniyoruz. Barış, emek, özgürlük mücadelesi veren işçi sınıfı olarak sesleniyoruz. Biz Tunç’uz dağları deleriz. İzmir Büyükşehir Belediyesinde eşit dönüşüm adaletli dönüşüm sağlayan Tunç Başkan’a teşekkür ediyorum.”
Türkiye’de yaşanan ekonomik koşullar sebebiyle geride bıraktığımız yılda imzalanan Toplu İş Sözleşmesi’nin eridiğini belirten Genel İş Genel Başkanı Remzi Çalışkan, “8 ay önce burada bir toplu iş sözleşmesi imzaladık ve tören yaptık. Halaylar çektik birlikte, törenimizi yaptık ve sözleşmeyi kutladık. 8 ay sonra yine burada bir ek protokol için toplanıyoruz. Ben öncelikle bu ek protokol için emeğimiz karşılığı için bu ek protokole imza koyan sayın Tunç Soyer’e teşekkür ediyorum. Ve emeği geçen herkese, şube başkanlarına, yöneticilerine temsilcilerine teşekkür ediyorum. Ancak şimdi bir iyileştirme yapıyoruz. Neden enflasyonun hızına toplu iş sözleşmesi yetiştiremiyoruz. Toplu iş sözleşmesi kültürü değişti. Toplu iş sözleşmesi sonrasında ek protokol peşinde koşuyoruz. Bunun sorumlusu kim? Mücadelemizi büyütmemiz lazım. Sadece bunlara bakarsak bile bu ülkede yok olan ekonominin, hayat pahalılığının, cenderenin içerisinde kalma lüksümüz yok. Biz mücadelemizi büyüteceğiz ki insanca yaşayacağımız bir emeğimiz olsun. Emeği büyüteceğiz ki bu ülkede demokrasi olsun adalet olsun” diye konuştu.
Kürsüdeki konuşmasında ayrıca işçilere yerel seçim hatırlatmasında bulunan Çalışkan, “Önümüzde bir yerel seçim var. Bu yerel seçim çok önemli. Tüm ülke için geleceğimiz için aydınlık Türkiye için önemli. Yerel seçimlerde emekten yana olan belediye başkanları seçilmeli. Bu ülkenin karanlığına değil, halka emekçi halklara hizmet eden belediye başkanları öne çıkmalı. Biz gözü emekten yana olan belediye başkanlarına zaten yol arkadaşlarımız diyoruz. Bugün burada da bir ek protokol yapıyoruz. Tunç Başkan da bizim emekten yana yol arkadaşımızdır. Bu vesileyle bugün burada emekten yana bir imza attığı için sayın Tunç Soyer başkanıma tekrar teşekkür ediyorum” dedi.
HABER MERKEZİ