- İzmir
- 20.03.2025 00:03
İBB Başkanı İmamoğlu’nun gözaltına alınmasına tepki gösteren CHP İzmir eski Milletvekili Sertel, “Bu bir siyasi darbedir. 16 milyon insanın oy verdiği İstanbul Belediye Başkanı’na değil Türkiye’deki demokrasiye karşı yapılmış bir darbedir” dedi
SEMİ TEKTAŞ-ÖZEL HABER/ Dün akşam saatlerinde üniversite diploması iptal edilen Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) Başkanı ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında "Kent Uzlaşısı" kapsamında terör ve yolsuzluk iddiasıyla iki soruşturma başlatıldı ve İmamoğlu gözaltına alındı.
Sabah saatlerinde düzenlenen operasyonda CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı olması beklenen İmamoğlu'nun evine operasyon düzenlendi. İmamoğlu, Vatan Caddesi'ndeki Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Soruşturma kapsamında İmamoğlu’nun yanı sıra Beylikdüzü Belediye Başkanı Murat Çalık, Şişli Belediye Başkanı Resul Ekrem Şahan, İmamoğlu'nun danışmanı Murat Ongun, Tuncay Yılmaz, Fatih Keleş, Ertan Yıldız, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat, İstanbul Planlama Ajansı Başkanı Buğra Gökçe ve Reform Enstitüsü Başkanı Mehmet Ali Çalışkan'ın da olduğu 106 kişi hakkında da gözaltı kararı verildi. CHP İzmir eski Milletvekili Atilla Sertel, karara tepki gösterirken, gözaltı kararını ise siyasi darbe olarak niteledi.
Gözaltı kararını siyasi darbe olarak nitelendiren Sertel, “Bu bir siyasi darbedir. 16 milyon insanın oy verdiği İstanbul Belediye Başkanı’na değil Türkiye’deki demokrasiye karşı yapılmış bir darbedir. İmamoğlu bu toplumun kalbine yer etmiş biridir ve önümüzdeki dönemde cumhurbaşkanı olacak kişidir. Onu gözaltına alarak yıldırmaya çalışanlar şunu bilsinler ki İmamoğlu’nu değil Türkiye'deki özgürlükler, insan hakları ve demokrasi gözaltına alınmıştır. Bunun yansıması çok büyük olacaktır. Türkiye'ye yazık edilmektedir. Dolar ve Euro’nun artışı ile insanlar yoksullaşıyor, insanları geleceği karartılıyor” diye konuştu.
“CHP MÜCADELEYE DEVAM ETMELİDİR”
Sertel, CHP’nin direnişine devam etmesi gerektiğini söylerken, şöyle devam etti:
“Cumhuriyet Halk Partisi bıkmadan, yorulmadan mücadeleye devam etmelidir. Bundan sonra Türkiye'de hiçbir şey normal olmayacak, görünen o. Gözaltına karşı Cumhuriyet Halk Partisi de direnişini en yüksek noktaya taşıyarak sürdürmelidir.”