- İzmir
- 04.10.2025 23:08
Dünya edebiyatının önemli isimlerinden Kenizé Mourad, İzmir’deki Institut français’te düzenlenen söyleşide, gazetecilikten edebiyata uzanan kariyerini ve romanlarının ilham kaynaklarını okurlarıyla paylaştı
Dünya edebiyatının güçlü kalemlerinden Kenizé Mourad, İzmir’de okurlarıyla buluştu. Osmanlı Sultanı V. Murad’ın torunu Selma Hanımsultan’ın kızı olan yazar, Institut français İzmir’de düzenlenen özel söyleşide, edebiyat yolculuğunu, romanlarının ilham kaynaklarını ve yazarlık serüvenini paylaştı. Gazetecilikten edebiyata uzanan kariyerine değinen Mourad, savaş muhabirliği yıllarında yaşadığı deneyimlerin, onun için roman yazma gerekliliğini doğurduğunu anlattı. İran Devrimi gibi tarihi olayların tek bir makale veya haberle tam olarak anlatılamayacağını gördüğünü belirten yazar, amacının okuyucuyu eğlendirmek değil, düşündürmek olduğunu vurguladı. Söyleşide, kimlik, hafıza ve tarih temalı eserlerinden örnekler de sunan Mourad, okurlara unutulmuş hikâyeleri romanları aracılığıyla nasıl gün yüzüne çıkardığını aktardı.
Gazetecilikten edebiyata uzanan yolculuğunu aktaran Mourad, uzun yıllar savaş muhabirliği yaptığını hatırlattı. İran Devrimi’ni yaşarken tek bir makale ya da dosyanın, gerçeği anlatmaya yetmediğini gördüğünü dile getiren Mourad, “Bu yüzden roman yazmaya başladım. Amacım eğlendirmek değil, düşündürmekti. Bir şeyi anlatmak için hem akla hem de kalbe dokunmak gerekir” diye aktardı. Mourad, romanlarının temelinde kimlik, hafıza ve tarih temasının bulunduğunu belirtti. İlk romanı Ölmüş Prensesin Anısına’da Osmanlı İmparatorluğu’nun sonunu ve Fransız Mandası döneminde Lübnan’daki mücadeleyi anlattığını söyleyen yazar, Gümüş Şehirde adlı eserinde ise İngiliz sömürgeciliğine karşı direnen Müslüman bir kraliçenin hikâyesine odaklandığını ifade etti. “Benim için roman, tarihe ışık tutmanın ve unutulmuş sesleri duyurmanın bir yoluydu” ifadelerini kullandı.
Üniversite yıllarında hocasından duyduğu Spinoza alıntısının hayatına yön verdiğini belirten Mourad, “Önemli olan yargılamak değil, anlamaktır” cümlesinin hem gazeteciliğinin hem de yazarlığının temelini oluşturduğunu ifade etti. İzmir’de bulunmaktan mutluluk duyduğunu belirterek başlayan Mourad, gençliğinde bir yılını bu şehirde geçirdiğini hatırlattı. “İzmir’i çok sevmiştim. Sonra İstanbul’a gittim, doğru mu yaptım bilmiyorum” sözleri salonda tebessümle karşılandı. Institut français İzmir Müdürü Juliette Bompoint ise Kenizé Mourad’ı ağırlamaktan duydukları mutluluğu dile getirdi. “O, hem gazeteci hem romancı kimliğiyle yaşayan bir anıt. Kadın kimliği, göç ve hafıza üzerine yazdığı eserleriyle bizlere derinlikli bir bakış sunuyor. Bu değerli anı paylaşmaktan mutluyuz” sözlerine yer verdi.
Kaynak : BÜLTEN