- İzmir
- 21.11.2025 14:40
Ege’nin zeytin mirası Urla’da anlamlı bir panel ile masaya yatırıldı
Urla’da 2’nci kez düzenlenen Urla Zeytin ve Sanat Festivali, kapsamlı bir panelle başladı. Panelde tarım politikalarından zeytinlikleri tehdit eden yasal düzenlemelere kadar birçok başlık ele alınarak Ege Bölgesi’nin geleceğine yönelik ortak çözüm çağrısı yapıldı
- Oluşturulma Tarihi :
- Güncelleme Tarihi :
- Kaynak : MERVE AĞRIÇ
Urla’nın renkli buluşmalarından biri olan 2’nci Uluslararası Urla Zeytin ve Sanat Festivali, tarım ve zeytincilik politikalarının masaya yatırıldığı kapsamlı bir panelle başladı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Balıkesir Belediye Başkanı Ahmet Akın, Bozcaada Belediye Başkanı Yahya Göztepe, Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan ve çok sayıda protokol üyesinin katılımıyla gerçekleşen açılış panelinde, bölgenin tarımsal geleceği, zeytinlikleri tehdit eden düzenlemeler ve yerel kalkınma modelleri tüm yönleriyle ele alındı. Başkanlar hem zeytinin Ege kültüründeki yerini hem de artan tehditlere karşı ortak mücadele gerekliliğini vurgularken, üreticiyi güçlendiren politikaların önemine dikkat çekti.
TUGAY: TARIMI DEĞERSİZ HALE GETİRDİLER
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, “İzmir’de 350 bin hektarlık alanda tarım yapılıyor. 190 bin hane çiftçilikle uğraşıyor. Tarımı genellikle herkes geleneksel yöntemlerle yapıyor. Kooperatiflerimiz son 15- 20 yılda gelişti. Ziraat odalarımız çaba gösteriyor. Ancak biraz ürünlerle ilgili özel politikalarımız yok. Yol haritası çizmiyoruz. Yerelleşerek bakılması gerekiyor. İzmir’in birbirinden farklı havzası var. Farklı açılardan bakmamız gerektiğiniz anlıyoruz. Dolayısıyla politikaların yerelleşmesi lazım. Bu bakış açısıyla çalışıyoruz. Hayvansal tarım da İzmir için çok önemli. Hepimizin bilinçaltında tarımı değersiz hale getirdiler. Bugün yaşadıklarımızla anlıyoruz ki gıda en hayati konulardan biri olarak, bir kriz potansiyeli taşıyacak şekilde önümüzde duruyor. Su, gıda ve enerji çok önemli. Büyük krizlere dönüşecekler. Dolayısıyla tarımın sadece geleneksel yöntemle, insanların düşük bütçe ile geçinilecek bir şey olmaktan çıkması lazım. Doğru konumlanması lazım” diye aktardı.

“YEREL KONSEYLERİN OLMASI LAZIM”
Sözlerinin devamında ise Tugay şu ifadelere yer verdi: “Tarımda en önemli şeylerden biri zeytin. Ege Bölgesi de zeytinin en çok rekoltesinin olduğu yerlerden biri. Bunun daha kaliteli olması, rekoltesinin artırılması, doğru işlenmesi, markalanması, standartta ulaşılması ve standartın markalaşması için becerilerimizin artması lazım. Bu bir politika meselesi. Bunun için çalışacağız. Yerel konseylerin olması lazım. İzmir Gıda Konseyi oluşturduk. Ancak Bakırçay ile Menderes’in sorununun aynı olmadığını ve aynı konsey içinde çözülemeyeceğini anladık. İlçe bazlı olmalı. Urla’nın kendi tarım konseyi olmalı. Urla’daki ürünlerin gelişimi ortaya konmalı. Her anlamda desteklemek için kararlıyız. Gıdanın stratejik bir konu olduğunu biliyoruz. Zeytin de dahil her tür tarımsal ürün için kendimize bir yol haritası oluşturmamız gerekiyor. Sahip olan bilgi geliştirilerek aktarılmalı. Tesislerimizi artırmamız lazım. Suyu daha verimli kullanmak için araç gereç veya altyapıyı geliştirmeliyiz. Markalaşma ve pazarlamayı başarabilirsek, kalkınmasına önemli katkı veren yüksek katma değerli ürünlerimiz olur. Zeytinyağı İtalya’dan İspanya’dan ihraç edildiği zaman çok önemli bir ürün olarak pazarda karşılık buluyor. Ancak Türkiye’de bu değeri bulmuyor. Türkiye’den zeytinyağını alıyorlar, orada koyuyorlar, üzerlerine başka markaların etiketlerini yaptırıp 1 TL’ye aldıkları ürünü 10 TL’ye satıyorlar. Elimizdeki ürünün, hazinenin kıymetini bilmeliyiz. Bizler Ege Bölgesi’ni ortak bir havza olarak düşünüyoruz. Yakın kültürlerdeyiz. Bu ölçekte de iş birliklerine dönüştürebilirsek herkese faydası olacağını düşünüyoruz.”
AKIN: ÇİFTÇİLER TOPRAĞA KÜSÜYOR
Balıkesir Belediye Başkanı Ahmet Akın, “6 yıldır zeytin ağaçları yasası geldi gitti. Ancak şöyle bir şey var; torba yasasıyla gelen olay neticesinde kamu yararı gerekçesiyle önünü açmak adına farkı farklı gelen bir yasa. Balıkesir’de zeytinliklerimizin bertaraf edilmesine asla izin vermiyoruz. Zeytin güçlü bir meyve. Bereketin sembolü. Bizlere emanet edilmiş. Zeytin ağacı yıllarca ölmez. Ancak bunu taşımak için yeterli performansı alamıyoruz. Bunu biz komisyonlarda defalarca hep inceledik baktık. Yarısından çoğunluk kaybettik. Mustafa Kemal Atatürk'ün dediği çiftçilerimize kol kola vererek birlikte zeytin vatanımızı daha da büyütmek için mücadele edeceğiz. Balıkesir'de 13 milyona yaşlı zeytin ağacımız var. Balıkesir'de 2 ayrı bölgemizde büyük zeytin vatanımız var. Çiftçiler toprağa küsüyor ve evlatlarına tavsiye etmiyor. Bizlerde ‘Tarımda Balıkesir’ adı altında bir model yaptık. Ekilmeyen biçilmeyen toprakları tarıma kazandırıyoruz. Gerekirse biz yapıyoruz. Çiftçiye yardım ediyoruz, ihraç yapıyoruz. Su ve ilaçlama depolarının kuruluma eğildik bu yıl. 14 adet 20 tonluk depolar kurduk. Gelen verimin karşısında biz bile şaşkınlıkla kaldık” ifadelerini kullandı.
GÖZTEPE: TEHDİTE KARŞI HEP BERABER SAVAŞACAĞIZ
Bozcaada Belediye Başkanı Yahya Göztepe, “Bozcada küçük bir yer. Bizim esas kültürümüz bağcılık. Yaklaşık 3 bin yıldır bir bağcılık geçmişimiz var. Adada inanılmaz bir poyraz rüzgârı var. Rüzgâr çiçeklenme zamanında geliyor bu nedenle zeytin alanı çok iyi durumda değil. Bin 700 dönüm zeytinimiz var. Bunun ortalama 250 dönümünde yağ türü var. 300 dönümde yenilen türü var ortalama. Biz de 6’ncı kez zeytin festivali düzenledik. Mustafa Kemal Atatürk'ün bizzat 1939'da yürürlüğe giren Zeytin yasası. Başkanlarımın da ifade ettiği gibi 2003 yılından beri sürekli değiştirmek isteniyor. En son 2025'te Ekim ayında maalesef madencilik ve enerji ile alakalı kamulaştırmalar kolaylıkla alakalı bir yasa geldi. Bu büyük bir tehdittir. Büyükşehir Belediye Başkanlığımız zaten bambaşka bir tehdit altında. Böyle bir zamanlarda tek yapabileceğimiz şey birlik olmak. Büyüğümüz ve küçüğümüzle hep beraber bir olmalıyız. Bu tehdite karşı hep beraber savaşacağız” sözlerine yer verdi.
BALKAN: 750 YILLIK BİR KOLEKSİYON BAHÇESİ OLUŞTURACAĞIZ
Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan, “Zeytinlik yasası 11 kez meclise sunulmuş. Kamuoyu baskısıyla yasa değiştirerek farklı yıllarda meclise geldi. 2003, 2006, 2019, 2013, 2014, 2017 ve 2022’de. Tam 10 kez değiştirilmek istendi. Zeytin, bu topraklarda Ege’de Balıkesir’den, Muğla’ya kadar kadim toprakların bıraktığı en büyük miras. Maden sahalarının açılmaması için, zeytinlik civarlarında yakınında bulunan taş ocaklarının olmaması için üniversite zamanından beri mücadele veriyoruz. Özellikle zeytincilik yasası bizim en büyük kalkanımızdı aslında. Özellikle taş ocaklarına, rüzgâr güllerine karşıyız. Zeytinliklerin doğasını korumak için mücadele etmeye devam edeceğiz. Tarım arazilerinin yüzde 25’i zeytinliklerden oluşuyor. Bizler kendimizi zeytine göre şekillendirmek istiyoruz. Tarım arazilerimizi koruma altına almak için büyükşehir belediye başkanımızla birlikte Kırsal Kalkınma Daire Başkanımızla birlikte kurulumuzla kırsal koruma planı yapıyoruz. Plan, özellikle zeytincilik yasası için tarım alanlarını koruma planını ortaya koyacak. Bu şekilde direnmeye devam edeceğiz. 750 yıllık bir koleksiyon bahçesi oluşturacağız” dedi.
Kaynak : MERVE AĞRIÇ